Bakan Çelik, Bilecik’teydi

Bilecik ve Bozüyük Sosyal Güvenlik Kurumlarının açılışı için Bilecik’e gelen Bakan Çelik Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar, AK Parti Bilecik Milletvekili Fahrettin Poyraz, MHP Bilecik Milletvekili Bahattin Şeker, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fevzi Uzun ve katılımcılar tarafından karşılandı.

Bakan Çelik Bilecik Sosyal Güvenlik Kurumu bahçesinde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, istikrar ve güvenin çok önemli olduğunu söyledi. Bakan Çelik şöyle konuştu:

“Açılışını gerçekleştireceğimiz Bilecik İl Müdürlüğümüz ve Bozüyük Merkez Müdürlüğümüzün Bilecik’imize, ülkemize hayırlı olması temennisinde bulunuyorum. Bugün açılışlar vesilesiyle de Bilecik’te olmaktan büyük mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum.

 

‘Sosyal güvenlik yıllardır siyasete malzeme edildi’

 

Sosyal Güvenlik Kurumu doğumdan ölüme, aslından öldükten sonra da hak sahipleriyle ilgili olarak da son derece önemli bir kurumumuz. Dolayısıyla Sosyal Güvenlik kapısının herkese açık olması, bu hizmet kapısının herkese yakın olması gerekiyor. En yakın yerden en sağlıklı, en güzel hizmetleri sunma adına bu fiziki imkanların, fiziki mekanların yaygınlaştırılmasında büyük yararlar var. Bu anlayış çerçevesinde reform gerçekleştirildi.

Neden Türkiye’de Sosyal Güvenlik Reformuna ihtiyaç duyuldu? Çünkü Sosyal Güvenlik 76 milyon için önemli, siyasetçiler için de önemli olmuş. Yıllarca siyasetçiler siyasete malzeme yapma adına 3 tane oyu fazla alma adına en yakın ilgilendikleri sosyal güvenlik kurumlarının sistemleri olmuş. Neden? Sosyal güvenlik sisteminde siz vatandaş 60 yaşında emekli olacakken derseniz ki ‘38 yaşında sizi emekli yapacağız’, vatandaş size oy vermez mi? O vatandaş oy verir, oğlu ağlar, torunu ağlar, memleket perişan olur ayrı bir şey. Ama onun o gün için, o mevsim için, o seçim için, o vatandaştan oy alabilmek için bu tür atraksiyonlara bu tür siyasi konulara ne yazık ki sosyal güvenlik kurumumuz malzeme edilmiştir. Halen yapılan o yanlışlıkların telafisi için istediğimiz noktaya gelemediğimizi burada ifade etmek istiyorum. 15-20 yıldır çalışılıyor. Yapılan bir günlük tahribatın bedelini ülke olarak, millet olarak ödemeye devam ediyoruz. Çok şükür sosyal güvenlik açıkları 1991’e kadar yoktu. 91’den sonra sosyal güvenlik açıkları oluşmaya başladı, sebeplerini hepiniz biliyorsunuz. İşte o açıkların ortadan kalkması için yaptığımız çalışmalar neticesinde belki de ilk kez açıklarda ciddi bir düşme yaşandı. 2013 yılı içerisinde ilk 7 ayda bütçede 62 katrilyon prim toplayacaksınız diye bütçe öngörülüyor ama çok şükür biz 66,2 katrilyon prim topladık yani 7 ay içerisinde 4,2 milyar, başka ifadeyle 4,2 katrilyon prim gelirlerimizde bir artış oldu. Toplam gelirlerimizde 7 ay içerisinde ise öngörülen 87,5 katrilyon iken bunun 94 katrilyon olarak gerçekleştiğini 6,5 katrilyonluk burada da fazlalığı, artışı görüyoruz. Bu reformun getirileri. Reform demek ki sağlıklı işliyor, inşallah sağlıklı işlemeye de devam edecek.

 

‘3 kurumu birleştirerek vatandaş arasında eşitlik sağlamış olduk’

 

Reformun en önemli getirilerinden bir tanesi, nüfus cüzdanını cebinde taşıyan bizim vatandaşımız yani Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her birimiz arasında ayrımlar vardı. Bağkur’lu başka bir işleme tabi tutuluyor, SSK’lı başka bir işleme tabi tutuluyor, emekli sandığı mensubu vatandaşlarımız başka bir işleme tabi tutuluyordu. Örnek olarak söylersek, siz esnafsanız 8 ay sonra hastaneye gidebiliyorsunuz, 8 ay prim yatıracaksınız. Siz işçiyseniz 90 gün yani 3 ay prim yatırarak ancak hastaneye gidebiliyorsunuz. Eğer siz kamu çalışanıysanız, devlet memuruysanız bugün memur oldunuz sabahleyin de hastaneye gitme imkanına sahipsiniz. Nasıl bir iştir bu? Hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı biri 240 gün sonra hastaneye gidebiliyor, diğeri 1 gün sonra gidebiliyor. İşte bu yanlış, sakat gidişata dur diyen bir reformu 2008 yılında yürürlüğe koyduk. Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı eşit olarak sağlıktan yararlanma konusunda önemli adımların atıldığı bu reforma kavuşmuş oldu.

Bütün sosyal devlet olmanın gerekleri için bu hizmetleri milletin ayağına götürerek büyük bir çaba büyük bir gayret içerisindeyiz, hangi dönemde? Sosyal devlet anlayışının çatırdadığı dönemde bunları gerçekleştiriyoruz.

 

‘Milletimizin hak ettiği hakları teslim etme konusunda çalışmaya devam edeceğiz’

 

Bakınız Avrupa’da yanı başımızdaki ülkelerde -zaten doğuya bakmıyoruz, savaştan geçilmiyor orada kan akıp duruyor-. Ama özellikle batıya baktığınız zaman yıllarca verilen, elde edilen sosyal hakların geri alındığını, ekonomide ciddi sarsıntıların yaşandığı bir dönemde Türkiye sosyal haklar açısından, sosyal devlet olma konusunda milletimizin hak ettiği hakları vatandaşlarımıza teslim etme konusunda çalışmalarını devam ettiriyor ve devam ettireceğiz. Bütün bu başarıların altında ne yatıyor? Bütün bu başarıların şu yanı başımızdan duble yol geçmiş, tren yolu İstanbul’a doğru gidiyor. Merkezler açılıyor. Yalnız Bilecik’te mi oluyor? Hayır. Ben 3 dönem Bursa milletvekiliydim. Bu dönem Urfa’dayım, aynı şeyler Urfa’da da oluyor, aynı şeyler Hakkari’de de oluyor, Edirne’de de oluyor. 81 ilde topyekun bir kalkınma gerçekleşiyor.

 

‘İşin sırrı, istikrar ve güven’

 

‘Nasıl gerçekleşiyor bu, bunun sırrı nedir?’ derseniz çok kolay. Siyasette istikrar ve güven. Ekonomide istikrar ve güven, hizmette ise eşitlik ve adalet. Yani kendine güvenen bir millet ve devletine güvenen bir millet anlayışı iyice yer etmiş bulunuyor. İşin sırrı bu. İstikrar, güven ve hizmetlerin adil bir şekilde dağıtılması. Eskiden olduğu gibi Bursa’ya, Bilecik’e, Sakarya’ya, Kocaeli’ne, İstanbul’a yatırım yapacaksınız. Ne güzel 8 ilde yatırım, bütün millet Anadolu’dan kopup buraya gelecek. Şehirler çarpık yapılaşmayla karşı karşıya kalacak. Bu anlayışların tümü şimdi kaldırıldı. Teşvikler yaygın hale getirildi, insan nerede doğuyorsa orada doyma imkanı o vatandaşımıza sağlandı. Diğer açıdan siyasi istikrar ve güven, ekonomideki istikrar ve güven çok önemli. Bilecikliler, 20 yaşında olanlar, 25 yaşında olanlar bunu bilemezler. Bizim gibi orta yaş ve orta yaşın üzerinde olan birçok vatandaşımız bu alanda da bulunan birçok kardeşimiz istikrarsızlığın ne olduğunu çok iyi bilir. Güvensiz ortamın ne olduğunu çok iyi bilir. Ben şahsen dört dönemdir parlamentodayım, parlamentoda yaşadıklarımızı biliyoruz. İyi ki istikrar var, iyi ki güven var. Bunların neticesinde de Türkiye hızlı bir şekilde yol almaya devam ediyor.

 

‘Memnuniyet neden % 100 olmasın?’

 

Evet, güzel hizmetler her alanda olduğu gibi sosyal güvenlik alanında da var. Fiziki mekanlarımız çok güzel oluyor. Hakikaten en güzel binalara kavuşuyorsunuz. Çalışanlarımız buradalar. Bu kuruma gelenler bin bir türlü sıkıntıya geliyorlar. Birçok sıkıntıyla kapıdan içeri girip, yüzünü ekşiterek sizin huzurunuza gelen vatandaşımızı, Bileciklimizi, Bozüyüklümüzü ne yapacaksınız güler yüzle karşılayacaksınız. Karşılamıyor musunuz? Karşılıyorsunuz. Memnuniyet oranı %80lere gelmiş sosyal güvenlikte. Ama niye %100 olmasın? Buraya gelen vatandaşımızın %100 memnun olacak şekilde buradan göndermek bu binalarda, böyle güzel binalara böyle güler yüzlü binalara kavuştuktan sonra içeride de ondan daha güzel bir güler yüzlülükle vatandaşı uğurlamak sizlerin görevidir diye ifade ediyorum. Zaten gereğini yerine sizler getiriyorsunuz. Sizlerle bu konuda iftihar ediyoruz.

 

‘Kayıt dışılıkla mücadeleye devam edeceğiz’

 

Sayın Valim 60 bin sigortalı olduğunu söyledi. Ama ben bir baktım, pasif sigortalı yani emeklilerle 37 bin. Yani 1 çalışana 2 emekli düşüyor. Oysa gelişmiş ülkelerde 1 çalışana 1 emekli. Bizim burada maalesef yarı yarıya bile değil. O halde kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz tabi ki. Ama bu sayıların yani sigortalı sayısının artması mutlaka gerekli bir durumdur. Bu konuda kurum çalışanlarımızın da gerekli hassasiyeti gösterecekleri inancı içerisindeyim. Bu güzel hizmet binalarının gerek Bilecik’imize gerekse Bozüyük’ümüze hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Kurum çalışanlarını da bu hizmetlerinden dolayı tebrik ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun diyorum.” ZEYNEP KILBAHRİ



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir