“Odadan maaş almayacağım, pazarcılar derneği başkanı olarak da maaş almıyorum”
Yiyecek maddesi satan esnaf odasına aday olan sebze, meyve ve pazarcılar derneği başkanı Bahattin Çalık gazetemize yazılı bir açıklama yaptı. Çalık açıklamasında, “19 Mart 2014 Çarşamba günü yapılacak olan odamız kongresinde ben ve yönetim kurulu arkadaşlarımız oda yönetimine talip olduk. Odamız yönetimine aday olmamızın en önemli nedeni esnaf odaları seçimlerinin birinci basamağı olan genel kurullarında esnafın sorunlarının konuşulmadığı gibi, sivil toplum kuruluşu olarak ilimizin, Ülkemizin sosyo-ekonomik konularında da esnafın görüş ve önerilerinin gündeme getirilmeyişidir” dedi ve yazılı açıklamasına şöyle devam etti.
“Ben adayım, bana oy ver anlayışına karşıyım. Dört yılda bir genel kurulda oy isteyen ve oy verenlerin hayatında mecbur kalmadıkça odasına bir defa bile uğramamış, ne aranmış, ne sorulmuş, hak ve menfaatleri temelde gündeme hiç getirilmemiş üyeler olarak 19.Mart 2014 tarihinde bir genel kurul yapacağız. Başkan adayı olarak ben Bahattin Çalık, yapacağım istişareler sonucu oluşturacağım yönetim kurulu ile beraber göreve talibim.
Aday olarak ülke gündeminden de bahsetmeden geçemeyeceğim. Evinden ekmek almaya çıkan kara kaşlı, kara gözlü 14 yaşındaki çocuk ve hiçbir şeyden haberi olmadığı halde nereden geldiği belli olmayan, askerden geleli henüz 3 ay olmuş Berkcan kardeşimizin ölümleri hepimizi üzdü ve ağlattı. Berkin ve Berkcan kardeşlerimiz sizler ebediyette uykuya daldınız ama milyonları uyandırdınız. Mekanınız cennet olsun, Yüce Allah’ım Milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın. Güvenlik güçlerimiz de bu ve benzeri olaylar karşısında gerekli önlemleri alsın.
Oda başkanlığına gelince; Diğer adaylarımızı bilmem ama ben yönetim kurulu başkanı olarak odayı odadan yöneteceğime söz veriyorum. Odadan maaş almayacağım, pazarcılar derneği başkanı olarak ta maaş almıyorum. Derneğimizde çalışan genel sekreterimize maaş veriyorum. Bizler sırtımızda taş taşımayacağız. Yönetim ve denetleme kurulu üyelerimizde huzur hakkı adı altında ücret almayacaklardır. Değerli üyelerimiz, bir konuya daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Çok ilginçtir ki şu anda aday olduğumuz makamın bir koltuğu bile yoktur. Öncelikle odamıza bir makam koltuğu alacağız ve o koltuğun etrafında esnaflarımızın sorunlarına çözüm ve çare arayacağız. Tüm esnafımızı aidat ödemeye değil, çay kahve içmeye çağıracağız. Baktık ki esnafımız gelmiyor, biz onların ayaklarına, onların işyerlerine gideceğiz. Aynı meslek gruplarını odamıza istişareye davet edeceğiz. Bu çalışmalarımız neticesinde eğer bir yıl içerisinde davetimize icabet eden üye sayısı yüzde elliyi aşmazsa, 19 Mart 2015 tarihinde olağanüstü kongre kararı alıp, görevi genel kurula, yani sizlere iade edeceğiz. Bizler seçildik deyip dört yıl koltuğu işgal etmeyeceğiz.
Esnafların en önemli sorunu, Sosyal Güvenlik sorunudur. Bu sorunun adı genel sorundur. Bağ-Kur’lu bayanların doğum borçlanması yapamamasını birileri bizlere izah etsin. SGK(4/A’lı) olan bayanlar çocuk doğuruyor da, Bağ-Kur’lu bayanlar taş mı doğuruyor? Esnaf bayanlar başkasının yanında türlü riski olan 4/A statüsünde çalışırsa ancak doğum borçlanması yapabiliyor. Hani Sosyal Güvenlik Kurulu tek çatı altında eşitlik sağlayacaktı. Bağ-Kur’lu esnaf 2 ay Bağ-Kur primini yatırmadığında sağlıktan yararlanamıyor, hastane kapısından çoluğu çocuğu geri gönderiliyor, Oysa Bağ-Kur’luya vermediği sağlık hizmetini faiziyle almasını biliyorlar. SGK’lı bir işçi patronu primlerini ödemese dahi sağlık hizmeti alabiliyor. SGK’lı ile Bağ-Kur’lu arasındaki eşitlik nerededir. SGK’lı bir işçi kademeli olarak gün sayısıyla emekli olurken, Bağ-Kur’lu bir esnaf 9000 iş günü doldurmadan emekli olamıyor. Üstüne üstlük Bağ-Kur primi olarak daha fazla prim ödeyip daha az emekli maaşı alıyor. SGK’lıyı desteklemek emekli esnafı mı kalmıştır. Çalışan bir emekli esnafımızın maaşından yüzde 15 kesiliyor. Dünyanın hiçbir yerinde bunun başka bir örneği yoktur. SGK desteklenecekse Devlet desteklesin, SGK’yı desteklemek esnafımıza mı kalmıştır. SGK’lıya, memura emekli olunca ikramiye veya tazminat verilirken, neden bir fon kurulup emekli olan esnaflarımıza da tazminat ödenmiyor. İşsiz kalan esnafa işsiz kaldığı sürelerde işsizlik maaşı neden ödenmesin. Bir milyon Altıyüz bin esnafız. Kongrelerde bu konuları tartışsak, gündeme getirsek, hak ve menfaatlerimizin takipçisi olsak, gerekirse demokratik haklarımızı kullansak olmaz mı? Bu saydığım haklı taleplerimizi şimdilik şahsım adına protesto etmek için yakama Siyah kurdele takacağım ve Genel Kurula o şekilde geleceğim.
Bir başka konuya daha değinmeden geçemeyeceğim. Ülkemizde her çıkan kanun esnafımızı batırmaktan başka bir işe yaramıyor. AVM’lerin açılması, senelerdir perakende yasasının çıkmaması haklı protestolarımıza sebep değil midir? İş güvenliği uzmanınız var mı, işyeri doktorunuz var mı? Hijyen sertifikanız, hal kayıt sistemine kaydınız var mı? Bunların her birinin cezasının 5.000 TL’den başladığını biliyorsanız ve gerekli hazırlığınız varsa, benim sizlere diyecek hiçbir şeyim yoktur. Eğer bunları yeni duyuyorsanız, duyduğunuza pişman olacağınız gün yakındır.
Siz değerli esnaflarımızın zor günler geçirdiği, çalışma ve yaşam şartlarının her geçen gün daha da zorlaştığı bu günlerde kongremizi yapıyoruz. Göreve geldiğimizde bu zor günleri el birliği ile aşacak çalışmaları hep birlikte yapacağız. Öncelikle Yüce Allah’ın izni ve siz değerli üyelerimizin destek ve yardımlarıyla da bu zor günleri aşacağız.
Kongremizin siz değerli esnaflarımıza hayırlı olmasını Yüce Allah’tan niyaz eder bol ve bereketli kazançlar dilerim. Saygılarımla”
