“Bileciklileri haysiyetimize sahip çıkmaya davet ediyoruz”
Seçim yolumuza safını belirle sloganı ve haysiyet seçimi propagandasıyla başladık diyen Kamber, “Vatandaşlarımızın safını iyiden, doğrudan, güzellikten yana belirlemesini istiyoruz. Özellikle Bileciklileri haysiyetimize sahip çıkmaya davet ediyoruz.”ifadelerinde bulundu.
KAMBER’DEN BBP VAATLERİ
Kamber, Büyük Birlik Partisi Genel Merkezi tarafından belirlenen genel vaatlerin yanında kendi vaatlerini de ilk kez açıkladı.
Kamber, parti merkezi tarafından açıklanan genel vaatleri şu şekilde açıkladı:
“Vaatlerimizden bir tanesi, ülkemizin bu durumlara gelmesinde etken olarak gördüğümüz çözüm süreci altında bize göre çözülme süreci adı altında yürütülen çalışma sonrasında artan terör olayları ve kutuplaşmalar. Bunlara karşı partimiz bu sürece son verecek ve ülkemizin bu duruma gelmesine sebep olan herkesten tek tek hesap sorulacak. Genel başkanımızın da her zaman söylediği gibi ülkemizde Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır. Terör sorununu 1 yılda ortadan kaldırmayı vaat ediyoruz.
Güvenlik güçlerimize, askerlerimize, polisimize, masum vatandaşlarımıza haince terörö saldırıları yaparak haince canlarına kast edenlere idam cezasının getirilmesi için Büyük Birlik Partisi olarak mecliste bunu ilk icraatlarımızdan biri olarak kanunlaştıracağız.
Asgari ücreti 1500 TL yapıyoruz.
65 yaş maaşına yüzde 100 zam yapıyoruz.
Memur ve emeklimizin maaşlarına yüzde 50 zam yapıyoruz.
Kadınlarımız 45, erkeklerimiz 50 yaşında emekli olacak. Emeklilik yaşını aşağıya çekiyoruz.
Sağlıkta vatandaşlarımızdan alınan katkı paylarını kaldırıyoruz.
Herkese ücretsiz Genel Sağlık Sigortası yapacağız.
Öğretmenlerimiz ne kadar paranın hesabını yapmaz duruma gelirlerse, o kadar iyi şartlarda hizmet verirler. Bizler de bunun için öğretmenlerimizin maaşlarına ve özlük hakalrına iyileştirme vaadinde bulunuyoruz.
Kalkınan Anadolu Projemiz ile ülkenin refah düzeyine ulaşabilmesi için sanayileşmenin yanında, kalkınmanın Anadolu’dan başlaması gerektiğine inanıyoruz. İnşallah bu projemizi hayata geçirerek bunu başaracağız.
En önemli vaatlerimizden birisi de çiftçilerimiz için, mazotu 1 TL yapıyoruz. Olması gereken rakam bu. Gemilere 1 TL yapılabiliyorsa, ülkenin kalkınması için çiftçimize 1 TL çok değil.
En büyük sorunlardan bir tanesi de elektrikte Kayık Kaçak bedeli. Partimiz vatandaşın en küçük sorununa dahi eğilmiş durumda. Kayık Kaçak bedelleri faturalara yansıtılıyor. 1 yılda 12 kere sayaç okuma bedeli alınması gerekirken 24 defa sayaç okuma bedelinin yanında Kayıp Kaçak bedeli alınıyor. Biz tüm bunları ortadan kaldıracak kanun düzenlemelerini vaat listemize koyduk.
Diğer önemli vaatlerimizden biri de saraya her yıl harcanan parayla biz her yıl 100 bin aileye ev verme vaadinde bulunuyoruz.
Evlenecek her çifte brüt asgari ücret kadar karşılıksız destek verilecek.
Savcılar ve hakimler yapısal ve kurumsal olarak birbirinden ayrılacak, iddia ve savunma makamları işlerini yerine getiren savcılar ve avukatların konumlarına denk hale getirilecek. Güçler eşit hale gelecek.
İnsan Hakları konusunda ele alınan İnsan Hakları İhtisas Mahkemeleri kuracağız. Artık ülkemizde güçlüden yana değil, haklıdan yana bir hukuk sisteminin olması gerekiyor.
Siyaset demokratikleşecek ve seçim barajı kaldırılacak. Şu andaki siyasi partiler sistemi halkın iradesini temsil etmiyor. Biz geldiğimizde siyasi partiler yasasını da değiştireceğiz. Seçim barajını da düşüreceğiz
Sivil Toplum Kuruluşlarına destek olacağız.
Türkiye’nin dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına girmesi için projelerimiz var. Bunları uygulamaya hazırız. Cari açığı artan bir ülke değil, üreten, zenginleşen, borçsuz bir ülke için yola çıkıyoruz.
Esnaf, Sanatkarlar ve KOBİ’lere hak ettikleri değeri vereceğiz.
Hiçbir parti basın emekçilerini düşünmedi. Genel merkezimiz her kesimin sorunlarına parmak basmaya çalıştı. Bunlardan bir tanesi de bizleriz. Ben de kendimi hala bir gazeteci olarak gördüğüm için söylüyorum bunları. Basını özgür olmayan toplum özgür olamaz. O ülkede demokrasiden bahsedilemez. Bizim iktidarımızda basın özgürleşecek ve her türlü vesayetten kurtulacak. Kimsenin iradesi altında olmayacak. Milletimizin verdiği vergilerle finanse edilmesine rağmen iktidarın halk üzerindeki propaganda aracına dönüşen kamu yayın kuruluşları gerçek anlamda kamu yararı için çalışan kurumlara dönüştürülecek. Medya çalışanlarının çalışma koşulları iyileştirilecek. Bunun düzenlemelerini de yapmanın sözünü veriyoruz. Ayrıca medya sahiplerinin objektif olması da çok önemli. Medya sahiplerinin sadece medyayla ilgili faaliyet göstermesi zorunlu olarak sağlanacak. Resmi ilan gelirleri iyileştirilecek.”
“VEKİLLİK MAAŞIMI İHTİYAÇ SAHİPLERİNE VERECEĞİM”
Kamber, genel merkez vaatlerinin ardından kendi vaatlerini açıkladı. Özellikle sadece seçimden seçime vatandaşla bir araya gelen bir aday olmayacağını vurgulayan Kamber’in diğer bir çarpıcı vaadi ise vekillik maaşını ihtiyaç sahiplerine hibe edeceği şeklinde oldu.Bilecik’in önemli sorunları olarak gördüğü noktalara da parmak basan Kamber şu ifadelerde bulundu:
“Seçimden seçime ortaya çıkan, seçim öncesi reklam panolarında boy gösteren, seçildikten sonra Ankara’da kaybolan, binlerce oyu alıp seçilemeyince seçmenini unutan, arkasında duramayan, yüzünü yıldan yıla, seçimden seçime oy zamanı gelince gösteren, oy avcılığı yapan, makam peşinde koşan, sözlerini meclise gidince unutup kıyak emeklilik peşinde koşan, vatandaşa gelince batan, vekil maaşına gelince yüzde yüz artıran, devletin imkanlarını babasının malı gibi kullanan, meclisi işyerine çevirip sekreterya kuran, seçimde köylüyü efendi yapıp seçilince ağa olan, vekil olup devletten iş bağlayan, arazi kapatan, proje çalanlara inat aday oldum. Vekillik ticarethane değil, ya da maaşlı makam değil. Marifet maaş almadan hizmet edebilmekte. Makam maaşı alıp, icraat yaptık diye gerinme, oy makam, kıyak peşinde olan siyasilere inat, siyaset anlayışını değiştirmek için Bilecik siyasetine giriş yaptım. Makam ve maaş için aday olmadım. Bunun göstergesi olarak da seçildiğimde her ay maaşımı ihtiyaç sahiplerine bağışlıyorum. Maaş almayacağım. Ben de partimin seçim vaatleri arasında yer aldığı gibi evlenen çiftlere yardım edeceğim. Her ay evlenen bir çiftin hem düğünü yapacağım, hem de evlerini kuracağım.
Her hafta mahalle ve köylerde seçmenlerimle, vatandaşlarımla buluşacağım.
Gençlere ve spora yatırım yapacağız. Bunun için Amatör Spor Kulüpleri’ne finans sağlayacak, kendilerine ait spor komplekslerinin kurulması için faaliyetlerim olacak. Buradan elde edilen gelir tamamen onlara kalacak. Böylece gençlerimiz daha iyi koşullarda sportif malzeme ihtiyacını giderecek. Bu sadece futbol değil sporun her alanı için geçerli. Ayrıca danışman maaşımız da nasip olursa buradan gelecek maaşı da spor kulüplerine ve yardım derneklerine hibe ediyorum.
Kalkınan Bilecik için önce Bilecik diyorum. Öncelik olarak ilçelerin birbirine bağlanması, ilçelerin il merkezine bağlanması önemli. Ulaşım yoksa işletmenin bütün faktörleri bir araya gelse bile bir işletme kurulamaz. Bunun için tüm ilçelerin Bilecik’e bağlanmasını, ayrıca ilçelerin de kendi aralarında birbirlerine bağlanması için yolların daha iyi, gerekirse çift şerit haline getirilmesi için çalışmalar başlatmayı planlıyorum. Bunun için Bozüyük-Cihangazi-Kütahya yolunu yapmak için projem var. Ayrıca Osmaneli-Vezirhan,Gölpazarı-Eskişehir duble yol projesini hayata geçirmek için projelerim olacak.
Bozüyük’te yılan hikayesine dönen bir lojistik köyümüz var. Çözüldü dönüyor ancak bir hareket göremiyoruz. Bu lojistik köy sorununun çözülmesi için her türlü çalışmayı yapacağım ve bu sorunu çözeceğim.
Bozüyük’e ve gereken diğer ilçelerimize 2. OSB’lerin kurulması için çalışmaları başlatıyoruz.
Çiftçini mahsulü elinde kalmasın diye Toprak Mahsulleri Ofisi’ni Bilecik’e kuruyorum.
Yine çiftçini ürününü ucuza gitmekten kurtaracak diğer projem de Ticaret Borsası’nı Bilecik’e kurmak.
Geçtiğimiz yalarda Muratdere Ormanlarında bakır madeni kurulması için bir çalışma gündme geldi. Ben burasının kurulmaması için meslek hayatımda da çalışmalar yaptım. Şu andaki geçici hükümetin başındaki sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun baş danışmanını Muratdere’ye getirdim. Bizzat oradaki köylülerle görüştürdüm. Şu an konu il genel meclisimize de aksetiirldi. Onlar da gerekli hassasiyeti gösterdiler. Onlara da teşekkür ediyorum. Çalışmalar bir nevi durdu ama bunun tamamen ortadan kalıdırlmamsı için ben gerekli çalışmaları yapacağım. Muratdere Ormanları’nın koruma altına alınması için gerekli kanun düzenlemelerini de yapacağım.
Bizim kutsal değerlerimizden birisi de Metristepe. Burasının koruma kurulu kararlarıyla koruma altına alınarak sit alanları olması ve asla herhangi bir çalışma yapılamaması için düzenlemeleri yapacağız. Şu an Metristepe’nin etekleri maden şantiyesine dönmüş durumda.
İnönü ilçe sınırlarına bir çimento fabrikası kurulması gündemde. Bu ilçe sınırlarındaki köylerindeki topraklar çok verimli topraklar. Ancak bu fabrikanın kurulmasıyla tarım toprakları tehdit altında. Bu fabrikanın kurulmaması için de halkımızın yanındayım.
Özellikle mermer ve seramik fabrikalarında çalışan silikozist hastalarımız var. Bu kişiler ölüme mahkum yaşıyorlar. Bu işlerin haklarını almaları ve daha sağlıklı koşullara ulaşmaları için gerekli kanun düzenlemelerini yapmaya hazırım.
Son olarak da “Haydi Bilecik Millet vekil görsün, Bilecik hizmet görsün, Bilecik’te Büyük Birlik oluyoruz. Birlikte kalkınıyoruz.” diyorum
