Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi, 2016-2017 Akademik yılı düzenlenen törenle açıldı.
Gerçekleştirilen törene Bilecik Valisi Süleyman Elban, CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, Belediye Başkan Selim Yağcı, Bilecik 2. Jandarma Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Halis Zafer Koç, Cumhuriyet Başsavcısı Cuma Çoban, Emniyet Müdürü Ertuğrul Namal, Baro Başkanı Halime Aynur, Bilecik İl Genel Meclisi Başkanı Oğuz Sertler, Ak Parti Bilecik İl Başkanı Fikret Karabıyık, CHP Bilecik İl Başkanı Metin Yaşar, öğretim üyeleri ve öğrenciler ile davetliler katıldı.
“15 Temmuz Demokrasi Şehitleri” sinevizyon gösterisi, saygı duruşu ve İstiklal marşı’nın okunması ile başlayan 2016-2017 akademik yılı açılış programı, Üniversite tanıtım videosu ile devam etti.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nin Gülümbe Yerleşkesi’nde ki Spor Salonu’nda düzenlenen akademik yıl açılış töreninde konuşan Bilecik Valisi Süleyman Elban, Üniversitelerin özgür düşünce eğitiminin yaratıldığı yerler olmasını gerektiğini söyledi.
Üniversitelerin, faaliyet gösterdiği ildeki vatandaşlar, sanayici ve işadamlarıyla işbirliği yapmak zorunda olduğunu söyleyen Vali Elban yaptığı açıklamamada şunları söyledi:
“Herkesin bu üniversite ile ilgili beklentileri farklı görünsede büyük bir çoğunluğunun beklentisi ekonomidir. Ama ben kendi adıma birkaç beklentimizi özellikle ifade etmek istiyorum
Birisi maalesef 15 Temmuz gecesi yaşanan olayların, yaşanan felaketin ve nasıl insanların bir gecede canavarlaştığını, hunharca cinayetler işlediğini görüyorsunuz dolayısıyla bütün bunların arkasında birçok neden sayabiliriz ama bir tanesi de bu insanların özgür düşüncesinin olmamasını gösterebiliriz. Üniversiteden birinci beklentimiz Üniversiteler özgür düşünce eğitiminin yaratıldığı yer olmalı. Aklı hür, vicdanı hür, serbest düşünen, bilimsel verilere, ilime iyi bir değer veren ve vicdanına göre hareket edebilen, elindeki bilimsel veriyi kullanan insanlar yetiştirmemiz, öyle ortamlar oluşturmamız gerekiyor Üniversitelerimizde.
Böyle olduğu zaman yetiştirdiğimiz öğrenciler vali olabilir, belediye başkanı olabilir, Üniversitede hoca olabilir, milletvekili olabilir ama bir düğmeye bastığında kendi iradesini kullanmadan hunharca cinayet işleyemez, vicdanının sesini dinlemeden yada karşısındakinin ne olduğunu varsaymadan ne olduğunu umursamadan biraz önce izlediğiniz gibi garip garip işlere kalkışmazlar. Bir başka üniversiteden beklentimiz Üniversite özgür düşünce oluştursun, bilim hayatımıza çok ciddi katkılar yapsın, güzel arge merkezleri oluştursun yapsın ama bizede faydası olsun. Dolayısıyla üniversitemiz İşbirliği. Üniversite faaliyet gösterdiği ilde oradaki vatandaşlarla, stklarla, sanayicisiyle, işadamıyla bilhassa ilin tüm dinamikleriyle işbirliği yapmak zorunda ve yaptığı her çalışmayı onlarla paylaşmak, yaptığı her işe onları katmak zorunda. Öyle olursa yapılan bilimsel çalışma bir anlam ifade eder, o ildeki insanlar arasında bir değer kazanır. Üniversitemizin, hocalarımızın ve yapılan bilimsel çalışmalarında o insanlar arasında saygınlık kazanır. Aksi takdirde yaptığımız çalışmaları kendi kendimize anlatır, akademik uygulamalarımızı geliştirir, öğrencilerimiz derslerine girer, derslerini yapar ve notunu alır ama siz burada ne yapıyorsunuz hiç kimsenin haberi olmaz.
Konum olarak üniversite aslında çok şanslı 2 Organize sanayi bölgesinin hemen arasında, şehrin hemen dibinde ve ölçek olarak ilimiz küçük ölçekli bir il ama bu ölçeği avantaja dönüştürerek tüm ildeki tüm insanların kucaklama şansına sahip. Üniversitenin birde tek dezavantajı var bu ilin tek üniversitesi dolayısıyla mazeret üretmeye hakkı ve şansı yok. Bir başka üniversiteyle yada bir başkasıyla deme şansı yok. Dolayısıyla ben ve bütün Bilecikliler istiyoruz ki Üniversitede güçlü olalım, onlar bilimsel veriler üretsin bize versin biz onların verdiği verileri kullanalım onlar bizden istesin biz de yapalım. Hep beraber yapalım hem onlar bilimsel olarak daha çok gelişsin hem de biz şehir olarak daha çok kazanalım. “
Rektör İbrahim Taş ise İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi temelinde kurulan üniversitenin, gelinen noktada 18 bin öğrencisi, 500’e yakın akademik personeli ve 132 programıyla büyük bir aileye dönüştüğünü söyledi.
Türkiye’nin 2023 ve 2071 hedeflerine ulaşmasında üniversitelerin önemli bir rol oynayacağına değinen Taş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Üniversitemizin 2016-2017 akademik yılı açılış törenine hoş geldiniz diyorum. Sayın Valim, değerli konuklar Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ailesi olarak 2016-2017 akademik yılı açılışının heyecanını yaşıyoruz. Akademik yılın üniversitemize, Bilecik’imize ve tüm ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyor, eğitim öğretim yılının akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz adına başarılarla dolu geçmesini temenni ediyorum. Bu vesileyle bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmayan şehir içinden ve şehir dışından açılış törenimize teşrif eden kıymetli misafirlerimize, akademik ve idari personelimize ve tabii ki sevgili öğrencilerimize teşekkürü bir borç bilirim. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ailesi olarak 10’uncu yılımıza adım atmış bulunuyoruz. Başlangıçta il ve ilçelerimizdeki meslek yüksekokulları ve şehrimizdeki İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi temelinde kurulan üniversitemiz, gelinen noktada 18 bin öğrencisi, 500’e yakın akademik personeli ve 132 programıyla büyük bir aileye dönüşmüştür. Bu 10 yıllık süreçte üniversitemizin personel ve bina alt yapısı güçlendirilmeye çalışılmış, gerekli görülen fakülteler, yüksekokullar, enstitüler, bölümler ve programlar açılmıştır. Değerli akademisyen arkadaşlarım, üniversitemizin kuruluşundan bugüne değin edindiğiniz bilgi birikimini ve tecrübelerinizi büyük bir özveriyle öğrencilerinize aktarmaktasınız. Bir yandan ülkemize nitelikli insan gücü yetiştirirken diğer yandan da araştırma ve geliştirme çalışmalarınızı yürütmektesiniz. Sizler bu kurumun asli unsurlarısınız. Üniversitemizi nitelik ve kalite bakımından yüksek noktalara taşımak sizlerin idealist kimliği ve çalışkanlığı ile olacaktır.
Değerli akademisyenler, Türkiye’nin 2023 ve 2071 hedeflerine ulaşmasında üniversitelerimizin önemli bir rol oynayacağı aşikardır. Bu nedenle üniversitemizin stratejik hedefleri Türkiye’nin vizyonuna koşut olarak şekillendirilmektedir. Bu noktada ulaştığımız 10 yıllık bilgi, birikim ve donanımın da katkısıyla AR-GE’de atılım yapma zamanının geldiğini düşünüyoruz. Bu minval üzere hükümetimizin, Kalkınma Bakanlığının ve Yüksek Öğretim Kurulunun üniversitelerden beklediği ihtisaslaşma yani belirli alanlara odaklanmış, nitelikli bilgi ve ürün üreten üniversite modeline geçiş için gerekli çalışmalara başladık. Bunun için Üniversite Senatomuzda kabul edilen 5 yıllık stratejik plan çerçevesinde adımlarımızı atıyoruz. Bu stratejik plana göre belirli amaçlar etrafında hedeflerimizi toplamış bulunmaktayız. İlk olarak fiziki ve beşeri kaynakların geliştirilmesi ve iyileştirilmesi ile nitelik ve niceliklerinin arttırılmasını hedefledik. Bunu gerçekleştirmek için kampus alanının genişletilmesi ve yeni kazanımlara ulaşmak için çalışmalar başlatılmıştır. Diğer bir hedefimiz ise üniversitemizi bölgemize ve ülkemize ulusal ve uluslar arası ölçekte hizmet edecek ve belirli bir tematik alanlarda, küçük ama etkin bir üniversite hedefiyle AR-GE çalışmaları üretecek bir planlama yapmaktadır. Bir misalle açıklamam gerekirse tren bildiğiniz gibi lokomotif ve vagonlardan oluşur. Vagonları çeken lokomotif çalışmadığı sürece vagonların hareket etmesi imkansızdır.ülkelerin vagonları fabrikaları, sanayileri, üretim yapan birimleridir.
Bu birimleri taşıyacak, hareket ettirecek lokomotif ise bilimdir, bilimsel çalışmadır, araştırma ve geliştirmedir. Dolayısıyla üniversiteler birer lokomotiftir. Lokomotifleri olmayan ekonomiler ise geri kalmaya mahkumdur. Bu nedenle üniversitelerin üretim yapan birimlerinin, bilimsel çalışmalar ile desteklenmesi gerekmektedir. Bizde Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi olarak AR-GE’ye yatırım yapacağız; nüfusu küçük olan ilimizin, kuruluş ve kurtuluşun şehri Bilecik’in kalkınma adımlarını atan şehir haline getirilmesinde başrolü oynayacağız. Bu amaçla AR-GE çalışmalarını odaklaşma ve belirli alanlarda ihtisaslaşma çalışmaları çerçevesinde Fen bilimlerinde 2 temel alan üzerine kurguladık. Bu alanlardaki çalışmalarımızı planlamak ve yürütmek üzere iki merkez kuruldu. Ayrıca sosyal bilimler alanında ilimizin önceliklerini göz önüme alan ve bu alanlarda ciddi çalışmalar yapacak, bir kısmı önceden devam edegelen beş merkezden oluşturulmuştur. Sevgili öğrenciler, mevcut akademik, sosyal ve kültürel imkanlardan sonuna kadar yararlanarak çalışmak, araştırmak ve öğrenmeye hevesli olmak sizlerin elindedir. Osmanlı Devletinin kurulduğu topraklarda bulunan sizler kendinize tarihine sahip çıkan, manevi değerlerine önem veren, sosyal sorumluluk bilinci taşıyan, çok okuyan ve çok çalışan bireyler olarak kendinizi yetiştirin. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de belirttiği gibi ‘Vatanını en çok seven vazifesini en iyi yapandır’ Geleceğin Türkiye’sinin mimarı sizler olacaksınız. Sizlere sağlıklı, mutlu, başarılarla dolu bir öğrencilik hayatı diliyorum. Bu duygu ve düşüncelerle konuşmamı sonlandırırken üniversitemizin 2016-2017 akademik yılı açılış törenine teşriflerinizden dolayı bir kez daha teşekkür ediyor, eğitim öğretim yılının öğrencilerimize, akademik ve idari personelime, şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyor, en kalbi duygularla sevgi ve saygılarımı sunuyorum. “
Bilecik CHP Milletvekili Yaşar Tüzün ve Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı’nın da konuşma yaptığı program Maarif Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cem Zorlu tarafından 2016-2017 akademik yılı ilk dersinin verilmesiyle son buldu.
