Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özcan: “Hepiniz Ailemizin Birer Ferdisiniz”

 

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan öğrencilere hitaben, “Öğrendiğiniz bilgi ve becerileri insanlığın hayrına kullanacaksınız. Burada belki en tehlikeli silahların nasıl yapıldığını da öğreneceksiniz ama onları insanlara kullanmayacaksınız. Atomu öğreneceksiniz ama onları insanları öldürmek için kullanmayacaksınız, insanların faydası için kullanacaksınız.” dedi.

                Rektör Prof. Dr. Özcan, üniversitelerinde okuyan yabancı uyruklu öğrencilere, “Sizler bizim ailemizin birer ferdisiniz. Sizler yabancı değil misafir öğrencisiniz.” dedi ve şunları aktardı:

“Hepiniz ailemizin birer ferdisiniz”

“Burada bulunduğunuz süre içerisinde hem sizin hayata en iyi şekilde hazırlanabilmeniz için gerekli bilgi ve donanımı size kazandırmaya gayret edeceğiz hem de iyi bir insan olarak bulunduğunuz coğrafyalarda, gideceğiniz yerlerde insanlığın birlikte, huzur içerisinde, kardeşlik içinde yaşayabilmesi için değerleri paylaşacağız. Bizim buradaki görevimiz bu iki genel prensibi sizlerle birlikte hayata geçirmek. Bu tek taraflı iradeyle olmaz. Sizin de bu konularda bize katkı sağlamanız taleplerinizi, beklentilerinizi ve ihtiyaçlarınızı bize yerinde ve zamanında olarak bildirmenizi bekliyorum. Hiçbirinizi ayırmıyoruz. Sadece tanışmak adına nerelerden geldiğinizi sordum onun dışında hepiniz bizim ailemizin birer ferdisiniz.

‘Gece gündüz demeden üniversitede çalışan herkese müracaat edebilirsiniz’

Önce insanlıkta sonra iyilikte hepimiz bir bedenin uzuvları gibiyiz. Bir ailenin fertleri gibiyiz. Canınız sıkıldığında, başınızı bir omuza dayamak istediğinizde ya da bir nefes aradığınızda burada bulunan, üniversitede çalışan herkese gönül rahatlığıyla müracaat edebilirsiniz. Gece gündüz hangi konuda olursa olsun bir şey sormak, danışmak, paylaşmak istediğinizde bizlerden herhangi birimizi her zaman arayabilirsiniz. Size serbest kullanım kartı veriyoruz böylece. Yetki veriyoruz. Hiç kimse size ‘Neden bu saatte beni aradın.’ demeyecek. Eğer bizi bir büyüğünüz, bir abiniz bir ebeveyniniz olarak görürseniz bizim kapımız size her zaman açık. Ama sizde buraya hangi şartlarda geldiğinizi ve ne amaçla geldiğinizi hiç unutmayın. Ülkeleriniz ve insanlarınız sizden büyük hizmetler bekliyor. Belki bir kısmınızın aileleri fedakarlık yapıp sizleri ta buralara kadar göndermişler ki bir an önce çağın gerektirdiği bilgiyi ve ehliyeti kazanın, kendi insanınıza ve bütün insanlığa katkıda bulunun hizmet verin.

‘Öğrendiklerinizi insanların faydası için kullanın’

Hayatınızın en büyük amacı sakın ola ki çok para kazanmak olmasın. Bu sizi yanıltır. Hiçbirimiz çok zengin olmak zorunda değiliz, vali, kaymakam, rektör olmak zorunda değiliz. Ama hepimiz iyi insan olmak zorundayız. İyi insan olmak da önce dürüstlükten geçer sonra çalışkanlıktan geçer ve arkasından da güvenilir olmak, sözümüzü yerine getirmek, ahde vefa göstermek, emaneti korumak gibi başka değerleri de getirir. O yüzden burada bulunduğunuz süre içerisinde bu toprakların dünyaya kazandırdığı değerleri tanımaya çalışın. Mesela bunlardan birisi üniversitemize de ismini veren Şeyh Edebali. Edebali bir isim, bir büyük zatın ismi. Onun önemi bu coğrafyadan bu bölgeden dünyaya yükselen büyük bir medeniyetin hocası olması. Onun hayat görüşü tamamen insan sevgisi üzerine kurulan ve yeryüzünde dünya hayatında insan hayatını, insan onurunu, şerefini en kıymetli, en yüksek değer olarak gören anlayış. Belki şehirde gezerken okumuşsunuzdur, onun en veciz ifadesi de, ‘İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın.’ Sizlerden de beklediğimiz o. Öğrendiğiniz bilgi ve becerileri insanlığın hayrına kullanacaksınız. Burada belki en tehlikeli silahların nasıl yapıldığını da öğreneceksiniz ama onları insanlara kullanmayacaksınız. Atomu öğreneceksiniz ama onları insanları öldürmek için kullanmayacaksınız, insanların faydası için kullanacaksınız. Eğer bunu yaparsak o zaman bizde sizlerle iftihar edeceğiz ve sizlerin daha iyi yetişmesini, yüksek lisans, doktora yapmalarını, daha başka ihtisaslarda çalışmaları için elimizden her türlü gayreti göstereceğiz. Genç olmanız dolayısıyla zaman zaman buradaki diğer gençlerle de belki diyalog sıkıntılarınız olabilir. O konularda da anlayışlı olacağız, hoşgörülü olacağız. Biz onlara da aynı şeyi söylüyoruz. Ama bizim için siz daha önce geliyorsunuz. Çünkü siz bize emanetsiniz. Emaneti önce tutmak gibi bir sorumluluğumuz var.”

                Rektör Prof. Dr. Özcan’ın konuşmasının ardından öğrencilere söz verildi. Öğrenciler istek ve sorunlarından söz etti. Çoğunlukla sınavlarda soruları anlayamadığından yakınan öğrencilere çözüm Rektör Özcan’dan geldi. Rektör Özcan, “Sürekli Eğitim Merkezi’yle koordineli olarak talep edenlere takviye kursları açalım. Birde sınavlarınızda hocalarınız yanınıza gelerek size soruda ne istendiğini farklı kelimeler kullanarak anlatmaya çalışsın ama bu sadece ilk sene için.” dedi.

                Rektör Özcan öğrencilere, ‘Kalacak yer sıkıntısı olan var mı?, Yemeklerden memnun olmayan var mı?’ şeklinde sorular yöneltti. Maddi manevi her türlü destek olmaya çalışacaklarını ifade eden Rektör Özcan, ‘Sıkıntınız olduğunda bize iletin ki bizde size yardımcı olabilelim.’ dedi.

                Okul harçlarının yüksekliğinden söz eden öğrenciler burs alamadıklarını belirtti. Burs konusunda kendilerine yardımcı olmaya çalışacaklarını belirten Rektör Özcan, “Biz sizlerin başarı durumunuza göre çalışma yaparız. Eğer siz bize başarılı olduğunuzu gösterme gayreti içinde olursanız bizde sorunu çözme gayreti içinde oluruz.” dedi.

                Rektör Özcan ayrıca misafir öğrencilerin yöresel çalgılarını çalabilenler varsa Bilecik’teki sivil toplum kuruluşlarına yönelik bir gece düzenleyebileceklerinden bahsetti.

                Yemeğe katılan BİSİAD Başkanı Yusuf Subaşı, burs konusunda öğrencilere yardımcı olabileceklerini söyledi. Bu sene burs verecekleri kişilerin belirlendiğini fakat önümüzdeki sene Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü olarak öğrencilere yardımcı olabileceklerini aktardı.

                Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Harun Tunçel de öğrencilere, “Bizi bir büyükleri ağabeyleri olarak kabul etmelerini, öyle görmelerini istiyorum. Rektör Hocamızın dediği gibi herhangi bir sıkıntınız olduğunda hiç çekinmeden gelebileceğinizi, kapımızın hepinize açık olduğunu ifade etmek istiyorum ve eğitim hayatınızda başarılar diliyorum. Ülkelerinize gittiğinizde hem bizim ülkemizin birer temsilcisi olacağınızı hem de kendi ülkenizde çok iyi konumlar alacağınızı düşünüyorum. Hepinize başarılar diliyorum.” dedi.

                Öğrencilere eğitimlerine önem vermelerini söyleyen Rektör Özcan, “Dünyanın dört bir yanından huzur içinde burada yaşıyoruz. Her tarafta ateş var, kan var, gözyaşı var ve bunların tamamı bizim insanlarımız. Afrika’da, Asya’da. Eğer bu kardeşliği korur, ilerletir 5-10 sene sonra kendi ülkenizde önemli hizmetler yapabilecek konumlara gelebilirseniz bölgemizde huzurun tesis edilmesi için çok büyük katkılarınız olur. Fakat bunu yapabilmek içinde şu sıralarda çok iyi yetişmeniz lazım. Boş işlere biraz az vakit ayırın. Çok çalışıp çok okumanız lazım. Eğer bu söylediklerimizi yapabilirseniz tarih sizi hayırla yad edecek. Bizde size destek olmaya çalışacağız.” dedi.

                Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Özcan’a misafir öğrenciler tarafından çiçek hediye edildi.

Bilecik’te, Afganistan’dan 2, Arnavutluk’tan 4, Azerbaycan’dan 13, Bosna Hersek’ten 1, Bulgaristan’dan 1, Gine’den 2, Irak’tan 1, İran’dan 3, Kırgızistan’dan 3, Kosova’dan 1, Somali’den 2, Suriye’den 1, Türkmenistan’dan 23 ve Yunanistan’dan 12 öğrenci eğitim görüyor.

ZEYNEP KILBAHRİ



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir