“Biz Bilecik’te Tek Alternatifiz”

Konuşmasında Belediyeyi almalarına 1 adım kaldığını belirten Karaahmet, “2014 Mart yerel seçimlerine 3 aydan kısa bir süre kaldı. Bu süre içinde Cumhuriyet Halk Partisi yaklaşık 15 gün önce Bilecik bölgesindeki adaylarını 22 Aralık tarihinde yapılan parti toplantısıyla belirledi. Elbette seçim süreçleri elbette kongre süreçleri elbette aday belirleme süreçleri siyasi partiler içerisinde bir tek Cumhuriyet Halk Partisi için değil bütün siyasi partiler için sancılı süreçlerdir. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleri veya bu toplumda görev veren diğer siyasi partilerin üyeleri bu dönemlerde elbette aday adayı olmak ve dahasında aday olmak için çalışırlar ve bu çalışmalarının verimini almak isterler. Elbette birbirinden güzel, birbirinden değerli birbirinden daha fazla bu memlekette hizmet edecek nitelikte aday adaylarım vardı benim. Sonuç itibarıyla bir yöntemle Genel Merkez ki tüzük gereği hepimizin üzerinde olan bir kurul, Cumhuriyet Halk Partisi’nin adaylarını belirledi. Şimdi tüzük varken bunun ötesinde bir şey olmaz. Genel merkez varken bunun ötesinde kimsenin söz söyleme hakkı yoktur. Yine aynı şekilde kongreler neticesinde belirlenen yönetimler olduktan sonra seçimle gelen yönetimler olduktan sonra kimsenin hiçbir noktada söz söyleme tavrı yoktur. Bu parti geleneğidir, parti etiğidir, parti ödevidir. Şimdi gelinen noktada Cumhuriyet Halk Partisi aday belirleme sürecini tüzüğüne de uygun olarak Bilecik’te halka sorarak yaptı. Halka sordu, anketli bir referandum yaptı. Bu referandumlar neticesinde genel merkezde oluşturulan 5 kişiden oluşan kurul anket neticesine bakarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayını, halkın sesini dinleyerek tespit etti. Bu noktada Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bilecik Merkez ilçeleri Bozüyük çok aday adaylı yerlerdeki adayları bu neticeyle tespit etti. Dolayısıyla siz değerli partililerime ‘Arkadaşlar biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak Bilecik’te belediyelerin tek alternatifi, iktidarın tek alternatifiyiz’ demek düşüyor. Bakın, çok adaylı seçime gidilen partilerde umut vardır, çok aday adayının fazla olduğu bir partide gelecek vardır. Bu parti iktidar vaat ediyordur. Bununla övünün lütfen. Belirlenen adayınızla övünün. Gün içeride mücadele etme günü değildir. Gün Türkiye’de gelinen noktada Bilecik’in derdi değildir Türkiye derdidir. Dolayısıyla bu işin lamı cimi yok. Bu işler bitti. Aday belirleme süreci bitti. Dolayısıyla hepimize düşen görev hepimize düşen tek sorumluluk Cumhuriyet Halk Partisi’ni Bilecik’te iktidar yapmaktır. Dolayısıyla benim partililerim benim parti üyelerim bu olgunlukta bu bilinçte insanlardır.

‘Artık sokaklara çıkma vaktidir’

Gelinen noktada Cumhuriyet Halk Partisi artık söz söyleme vakti değil eyleme geçme vaktidir. Cumhuriyet Halk Partisi’nde artık sokaklara çıkma vaktidir. Bunu hep beraber aynı olgunlukla, aynı duyguyla, iktidarı alma düşüncesiyle gerçekleştireceğiz. Bizim kaybedecek vaktimiz yok. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi İl Örgütü olarak kaybedeceğimiz bir süre yok. Zira gelinen noktada Cumhuriyete karşı uzanan bu eller, nereden geldiği belli olmayan, ama tek doğru ki Amerikan emperyalist güçlerinin ortaya çıkarttığı bir siyasi oluşum Türkiye’nin bütün değerlerini yok etmektedir. Bakınız yıkılmayan tek kale Cumhuriyet Halk Partisi diyorum. İktidara geldikten bu yana yaklaşık 11 yıldır yerel yönetimleri aldıktan sonra aynı süreçte geçmiştir. Gelinen noktada bir dönüştürme politikası, bir değerleri yıkma politikası, bir cumhuriyetle hesaplaşma politikası içinde bu iktidar. Cumhuriyet sevdalıları bugün Türkiye’de bu duruma karşı dik duran genel merkeziyle, örgütleriyle dik duran tek siyasi oluşumsunuz. Dolayısıyla bu noktada bu siyasi oluşum Türkiye’de Cumhuriyeti kuran emperyalist güçlere karşı mücadele veren dünyada eşi benzeri olmayan bir siyasi oluşumdur. Bu siyasi oluşuma ve bu siyasi oluşumun üyelerini yıldıracaklarını mı zannediyorlar? Hayır. Bizlere düşen bu noktada tıpkı 1920’lerde olduğu gibi kendi direncimizi tekrardan koymak. Tavrımızı tekrardan koymak. Bu cumhuriyet bizim. Bu topraklar bu coğrafya bizim. Dolayısıyla bunların yok olmaması için bunların elden gitmemesi için yıkılmayan tek kale Cumhuriyet Halk Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleri bu mücadeleyi canı yürekten vereceklerdir. Başka çıkış yolu, başka bir Türkiye’miz yoktur.

‘Bu gidişe dur diyeceğiz’

Bakıyorsunuz, geliştirilen oluşum gelinen nokta ve iktidar ciddi anlamda kurgulanarak gelen ve 11 yılda planlı bir şekilde ilerleyerek bir adım sonrasını hesap ederek oluşmuş ve bu planı belki 20-30 yıl önce kurmuş bir düşünce yapısını ortaya koymuştur. Türkiye’de bir olay oluyor, 3 gün geçmeden ikinci bir olay patlıyor. İlkini unutturmak için ayrı bir dümen çevriliyor. Bu gelişme tıpkı ve tıpkı Amerikan ajanlarının düzenlediği komplolar gibi tıpkı CIA filmleri gibi. Lütfen bir hafızanızı zorlayın. Bakın adım adım ilerledi her şey. Bizler bir şekilde bunun ayırdında olan insanlar gelişen her noktada gelen her dalgada aslında genel merkezimizle beraber bu insanlara bu topluma ‘Bakın bu topraklar bu coğrafya  bu cumhuriyeti kullanıyorlar. Bu topraklar satılıyor. Yoktan var edilen bu coğrafya bu ekonomi batırılmak isteniyor. Topraklar parçalanıyor. Misak-ı Milli sınırları parçalanıyor.’ dedik uyardık. Bakın yok oldu denilen bir milletten bir halktan kuruldu bu cumhuriyet ve bunun öncülüğünü siz burada oturan Cumhuriyet Halk Partililer yaptı. O yüzden hiçbir endişem yok, hiçbir kaygım yok. 1923 ruhuyla tekrardan 2014’te biz Cumhuriyet Halk Partililer bu gidişata dur diyeceğiz. Sokakta olacağız, sıkmadık el çalmadık kapı bırakmayacağız. Dönüm noktasıdır, son virajdır. Bu iktidarın sonu geldi. Toplumun tüm kurumlarıyla toplumun bütün oluşturulmuş yapısıyla dönüştürme projesinin sonu geldi. Artık bu iş bitti artık AKP bitti. Boş vaatlerin sonu geldi.

‘3 şeyle geldik, yolsuzluğu, yoksulluğu ve yasakları kaldıracağız.’ dediler. Yasaklar, bir referandum oyunu oynandı Türkiye’de bir Anayasa oylamasına gidildi. Buradaki hedef yasakları kaldırmaktı. Yasadaki boşlukları doldurup belki bunca yıldır yapılmayan ve belli bir kesimin de nefret ettiği 12 Eylül paşalarını yargılamaktı. Referanduma çıktık bağırdık, yanlış yapılıyor dedik. Ama bir şekilde bu halk teveccühünü gösterdi. Ancak bizler elbette demokrasi kültürünü içine sindirmiş demokrasiyi bilen demokrasiyi bir yaşam biçimi olarak kendine edinmiş bir siyasi yapıyız. Dolayısıyla evet dedik. Ama bunu halka anlatma vakti geldi.

Yine aynı şekilde yolsuzluk dediler. Yılbaşında asgari ücrete zam geldi dalga geçer gibi. 1,5 TL. kendisinin yandaşlarının yırtık ayakkabıyla siyasete giren Kasımpaşa çocuğunun evlatlarının gemicikleri var. Bakanlarının çocuklarının para sayma makineleri var. Evlerinde kasalar var. Nerede yolsuzlukla mücadele? Yoksulluk artmadı ama yandaşlar zenginleşti. Halk fakirleşirken yandaşlar zenginleşti. Yandaşlar nasıl zenginleşti? Yolsuzlukla. Gelinen noktada ayakkabı kutularından çıkan dolarlar havada uçuşuyor. Bugün ulaştırma bakanının yolsuzlukları ortaya çıktı. 5 ayrı ilde operasyon yapıldı. Şimdi bizi kandırdılar. Bu halkı bu coğrafyayı Allah ile aldattılar. Dinle imanla bu insanların en temiz duygularını sömürdüler. Bunu da çok güzel ortaya koydular. Tabi devletin bütün kurumlarını yasamayı, yürütmeyi yargıyı bir anda tek başına bir kişi de topladılar. O kişiyi diktatör yaptılar. Açık açık zikrediyor. Kim zikrediyor? Başbakanın danışmanı, diyor ki ‘Orduya kumpas kuruldu.’ Şimdi kurgulanan oyunlardan biri Türkiye’nin en kutsal ve güvenilir kurumları cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’di ve orduydu. Ahmet Necdet Sezer’in görevi ondan sonra diğer güvenilir kurum ordu ve orduya da tezgah kuruldu. Şimdi bunu kendi çocukları bakan çocukları yolsuzluğa bulaştıktan sonra direk yargıya müdahale olarak bu bakan çocuklarının aklanmaları veya yargının işleyişi anlamında bir şekilde rövanş yapar gibi orduya kumpas kuruldu diyerek yeniden yargılanmaların veya içeriye haksız yere atılan yurtsevenlerin dışarıya çıkarılması pahasına tekrardan yargıya el atıyor. Bu ülkenin meclis başkanı diyor ki, ‘Anayasanın 138’inci maddesi bitmiştir.’ Nedir Anayasanın 138’inci maddesi? Hakimler görevlerinde bağımsızdırlar, anayasa kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler. Sen yürütme, yasama organısın erkler ayrılığı kuralına göre senin kesinlikle yargıya müdahale etmemen gerekiyor ama bunu meclis başkanı söylüyor. Türkiye’de gelinen nokta bu. Anlatılacak değinilecek o kadar çok konu var ki ama kendisi diyor babadan oğla mirastır bu iş. Hırsızlık yolsuzluk. Baştaki yaparsa diğerleri de aynı şeyi yapar. Buyurun bakın o zaman aynaya. Siz baş yöneticisiniz. Sizin 4 tane bakanınız istifa ediyor ve bir bakanınız diyor ki istifa ederken, ‘Ben talimatı yukarıdan aldım. Ben istifa ettim sen de istifa et.’ Gelinen noktada Türkiye üzerinde oynanan oyunlar ve Türkiye’de hakikaten devşirilen değiştirmeye çalışılan yapı ve dönüştürülmeye çalışılan sosyal hayat. Hepsi ama hepsi bir kurgunun parçası. 11 yıllık oynanan oyunun sonu geldi. Hiç merak etmeyin. Gelinen noktada bu oyunun noktalanacağı yer elbette 2014 Mart yerel seçimleri. Cumhuriyet Halk Partisi Bilecik İl Örgütü adaylarını hazırladı ve Cumhuriyet Halk Partisi Bilecik İl Örgütü seçime gireceği 11 seçim bölgesinde ciddi anlamda iddialı.” ZEYNEP KILBAHRİ