Köy kahvesinde, altın arama şirketi ve Bilecik Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri, kamu kurum ve kuruluşu temsilcileri ile köylülerin katıldığı toplantıya, Tema Vakfı Bozüyük Gönüllüsü Okan Mumcu ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
Toplantıda konuşan işletmenin jeoloji mühendisi Gökçe Çetiner, 265 dönümlük çet alanı içerisinde 34 dönümlük bir açık ocak alanı belirlediklerini söyledi.
Gerekli kurumlardan tüm izinleri aldıktan sonra faaliyete başlayacaklarını ifade eden Çetiner, "Projemiz kapsamında 299 bin ton cevher üretilmesi planlanmakta. 2,7 milyon ton pasa malzememiz çıkacak ve 1,12 ton da altın tenörümüz bulunmakta. Projemiz sahasında çıkartılacak olan cevher, herhangi bir işleme tabi tutulmadan Eskişehir'in Kaymak ilçesindeki tesisimize nakledilecek. Projemizin arazi hazırlık süresi 3 ay, üretim aşamamız 36 ay, bunun sonucunda sahayı yeniden doğaya kazandırma amaçlı rehabilitasyon çalışmamız da 6 ay sürecek. Projemiz çerçevesinde de 35 kişinin çalıştırılması planlanmakta. Üretimimizi, gevşetme patlatması yöntemiyle gerçekleştireceğiz" diye konuştu.
İşletmede görevli çevre mühendisi Yusuf Topçu da çalışmada kesinlikle siyanür kullanılmayacağını belirterek, toplantıya katılan katılımcıların sorularını cevapladı.
Bozüyük Yardımseverler Derneği Başkanı Nermin Nalbantoğlu ise altın arama konusunda izinlerde ve kanunlardan bahsedildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bir şeyi yapmaya hakkınız olması, yaptığınızın haklı olduğu anlamına gelmez. Ben bu kadar insanın tek bir endişesini dile getirmeye çalışıyorum. Şunu hissettim orada izlerken, 'Senin bir kolunu ve bacağını keseceğim. Hiç acımayacak, canın yanmayacak, şöyle anestezi yapacağım ve sonrasında sana pırıl pırıl bir kol ve bacak takacağım' diyorsunuz. Orada kazarken tarihi bir şey çıkmayabilir. Şehit kemiği çıkar oradan. O tepelerde savaşmış dedelerimizin kemikleri çıkar. Bizim endişemiz odur. O kemiklere dokunulmasını istemiyoruz. Kurtuluşa şahitlik eden ağaçları yok edeceksiniz, yaptıklarınız bize kaybettiklerinizin yerini tutmayacak."
Tema Vakfı Bozüyük Gönüllüsü Okan Mumcu da çet sürecinin 4 Temmuz 2013 tarihinde başladığını hatırlatarak, "Patlatma faaliyetlerinin en yakın köy olan Metristepe köyüne etkilileri ne olacaktır, hangi önlemler alınacaktır? Gelecekteki olası su sıkıntılarına karşı en büyük güvencemiz olan yer altı suları, kirliliğin yanında yer altı suyu besleme havzalarına, akiferlere zarar verecek faaliyetlerden korunmalıdır. Söz konusu projede ise yer altı sularını sahadan uzaklaştırılması için susuzlaştırma yöntemlerinin kullanılacağı belirtilmektedir. Bu yöntemlerin yer altı su kaynaklarına vereceği zarar kabul edilemez" şeklinde konuştu.
Ayrıca toplantıya katılan köylüler de Metristepe bölgesinde altın ocağı işletmesine karşı olduklarını tekrar dile getirdi.
Toplantıya katılan Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri de ellerindeki pankartlarla şirketi protesto etti.AA
