“ÇOCUĞA YÖNELİK ŞİDDET VE ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARI SUÇLARI İNFAZ İNDİRİMİ KAPSAMINA ALINMAMALIDIR”

featured

Türkiye Barolar Birliği ve aralarında Bilecik Barosu’nun da bulunduğu ülkedeki 78 Baro, yıllardır çocuk hakları ihlallerinin önüne geçilmesi için mücadele verdiklerini ve birkaç gündür infaz yasası üzerinde değişiklik yapılmasına ilişkin çalışmaları bu yönden endişe ile izlediklerini ifade ederek; “çocuğa yönelik şiddet ve çocuğun cinsel istismarı suçları infaz indirimi kapsamına alınmamalıdır” dediler.

Yapılan yazılı açıklamada Barolar, çocuk ve kadın hakları savunucuları olarak çocuğa ve kadına yönelik şiddet uygulayanların, çocukları ve kadınları cinsel olarak istismar edenlerin fail olarak aramızda dolaşmasını istemediklerini belirterek, toplumun çok geniş kesimlerinin de bunu istemediğini vurguladı.

Açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:

“BUNU DOĞRU BULMUYORUZ”

“Çocuğun cinsel istismarı suçları ile üstsoya, altsoya, eşe, kardeşe, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenen kasten yaralama ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçlarının faillerinin cezalarının hapishanedeki infaz sürelerini azaltacak bir değişiklik düşünülüyorsa, bunu doğru bulmuyoruz.

“İnfaz indiriminin kapsamına alınmaları cezaların caydırıcılığına zarar verecektir.”

Böyle bir değişikliğin toplumun her kesimden büyük tepki alacağını biliyoruz. Konu çocuklar ve şiddet mağduru kadınlarla doğrudan ilgili olduğu için tüm milletvekilleri ile siyasi partilere geç olmadan hatırlatma gereğini duyuyoruz. Bu suçlardan verilen mahkumiyet kararlarında yıllar içinde gözle görülür bir artış var iken, infaz indiriminin kapsamına alınmaları cezaların caydırıcılığına zarar verecektir.

“Böyle bir düzenlemenin tüm mağdurlar açısından telafisi imkansız bir haksızlık”

Ülkemiz virüs salgını ile topyekün mücadele halindeyken bu şekilde bir değişikliği tartışmanın dahi toplumu böleceğini düşünüyoruz. Buna neden olacak girişimlerden özenle kaçınılması gerektiğinin bilinmesini istiyoruz.

Böyle bir düzenlemenin tüm mağdurlar açısından telafisi imkansız bir haksızlık anlamına geleceğini, onların hukuki güvenliğine ve hukuka olan inançlarına ağır şekilde zarar vereceğini hatırlatıyoruz.

Biz çocuk ve kadın hakları savunucuları olarak çocuğa ve kadına yönelik şiddet uygulayanların, çocukları ve kadınları cinsel olarak istismar edenlerin fail olarak aramızda dolaşmasını istemiyoruz. Toplumun çok geniş kesimlerinin de bunu istemediğini biliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ve kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.”

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir