Göçmen Kızından hemşehrilerine ziyaret

Kendisinin de bir göçmen kızı olduğunu ifade eden Akşener, meşhur Pazaryeri Bozasının da tadına bakmayı ihmal etmedi.

“Biz kimleri kovalamadık, onları da kovalarız”

Akşener açıklamalarına Dernekte  devam etti. Yazar Mücahit Bilici ve Ali Kulaç tarafından Türkiye’ye Balkanlardan göç gelmiş aileler için kullanılan ‘suyun diğer tarafından’, ne Türkler ne de Müslümanlar’ ifadelerden rahatsızlığını dile getirdi.  Akşener “Ona yönelik epeyce Rumeli göçmenleri, Balkan göçmenleri derneklerinde görev yapanlar, ben de onlardan biriyim tepkiler koyduk. Ama ilginç bir şey oldu önce BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık çıktı siz Balkanlardan geldiniz, Kafkaslardan geldiniz dağdan gelip bağdakini kovamazsın dedi” şeklinde konuştu.  Katılımcılardan bir vatandaşın “ Yunan’ı kovduk” demesiniz üzerine Akşener “  Biz kimleri kovalamadık, onları da kovalarız, kovalama konusunda sıkıntı yok, kovalayacağız Elhamdülillah” ifadelerinde bulundu.

Akşener sözlerine şu şekilde sürdürdü:

 “O şuuraltının işlediğini, birincisi Sırrı Sakık’tan duyduk, ikinci Ak Parti Yalova Milletvekili’nin ağzından duyduk,  Sayın Muharrem İnce için. Mecliste iki kere göçmenler için hakaretane söz söylendi. Çok enteresan bir yan yana geliş var. Niye BDP’liler bize böyle bir söz söyleme gereğini hissetti? Ne için AKP’liler benzerini söyleme gereğini hissetti? Abdullah Öcalan ile bebek katiliyle, İmralı canisiyle pazarlık yapılmasına ilk karşı çıkan, bu konuda da çok dirayet gösteren göçmenler oldu da ondan. Çünkü göçmenler Atatürk’ün deyimiyle evlad-ı Fatihan, toprak kaybetmenin ne olduğunu bilir. O topraklardan çıkıp gelerek, yeni baştan bir hayat kurmanın ne manaya geldiğini bilir. Her göçmen ailesinin yaşlıları, kızlarına oğullarına bu hikâyeyi anlatır, vatanın varlığı ve dirliği için duruş gösterme, vatan sevgisi verirler. 

Vatanı, vatan toprağını gördüğümüz için biz kaçak elektrik kullanmayız, biz burslarla çocuklarımızı okutmayız, biz vergimizi zamanında veririz, biz vergi kaçırmayız, biz sahte fakir belgesiyle kömür, makarna, bulgur almayız. Çünkü biz göçmenler, analarımızdan helal kazanmak gerektiğini öğrendik. Devlet malı Beyt-ül maldir. Biz analarımızdan öğrenmişizdir ki, çocuklarımızın boğazından haram lokma geçirmemek gerektir. Onun için vergisini zamanında veren, kirada oturuyorsa, kirasını zamanında ödeyen, çocuğunu kendi kendine okutan vatan evlatlarıyız.

 

“Milletvekillerinin  sözlerini kitap yapacağım”

Katil devlet demeyen, adi devlet demeyen, şerefsiz devlet demeyen analarından bunu öğrenmiş bu topluluk elbette ki katil devlet diyen şerefsiz devlet diyen siyasetçiler var. Ben o Milletvekillerinin konuşmalarını özel olarak kitap halinde bastırmayı düşünüyorum. Katil devlet sözünü farklı partilerin benzer Milletvekillerinden duyuyorum. O partilerin genel Başkanları da ağzını açıp bakıyor.  

 

 

Akşener, daha önce BDP Milletvekili Selehattin Demirtaş’ın ‘ Abdullah Öcalan’ın heykelini yapacağız’ ifadelerine yönelik  “Yapmaya kalkarsanız o elleri çıtır çıtır kırar bu göçmen kızları” şeklinde konuştuğunu söyleyerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Öcalan’a milletvekilliğinin yollarını açtığını belirtti. 

 

“Bölünmenin karşısında ilk tepki gösteren biziz”

Rumeli ve Balkanlar göçmenlerine tavsiyeler de bulunan Akşener “Aşağı yukarı çok uzun yıllardır bu meselenin içinde yer alan bir kişi olarak kendi aramızda bölünmeye, kendi aramızda fitneye müsaade etmeyeceğiz.  Benim bu derneğe ikinci gelişim o zaman bunları söylememiştim, şimdi bunları söylüyorum, bugün bölünmeyi konuşuyoruz. Bölünmenin karşısında ilk tepki gösteren bizi diyoruz diyorum ben. Dolayısıyla 30 Mart sadece bir yerel seçim değil Türkiye’nin geleceğinin oylanacağı bir seçim.  O nedenle bölünmeden, parçalanmadan, araya fitneye fesada müsaade etmeden, yaşlıların bu konuda yol göstermesini rica ediyorum. Kendi evladınız sizin içinizden birisi Hüseyin Şensoy’a oylarınızı istemeye geldim.” dedi.

Akşener sözlerinin devamında ise şunları kaydetti:

“Beğenmedikleri Atatürk,  malını mülkünü millete bıraktı”

“Bir diğer konu da hepiniz duyarsınız Müslümanlık adına bize ısrarla Atatürk üzerinden laf söylerler. Ben Bursa Öğretmen Okulu mezunuyum, Bursa Öğretmen okulu daha önce Amerikan Protestan rahibelerin yönettiği bir misyonerlik okuluydu. Daha Cumhuriyet yeni ilan edilmek üzeredir, Türkiye fakirlik içinde diz boyu yepyeni bir şey kurulacak, her şey zorluklar içindeyken Burs Valisi 3 kızın Hıristiyanlığı kabul ettiğini duyar o da Gazi Paşaya gider. Bir gün içinde Türkiye’deki bütün misyoner okullarını kapatır Atatürk 3 kız için. Bugün ne yapılıyor Atatürk’e sövmenin serbest hale geldiği bu ülkede o çok Müslüman geçinenler ne yapıyor? Kilise açıyorlar. Hem de Akdamar Kilisesi’ni açıyorlar. Akdamar Kilisesinde Müslüman Türk kadınlarına tecavüz edildiği için 50 Müslüman kendilerini camlardan atarak kendilerini boğdular. Orayı açıyor. Batı Trakya da benim müftümü kabul etmiyor Yunanlı, Ruhban Okunu açıyor. Ne yapıyor? Hırsızlık yapıyor. Ne yapıyor? Para sayma makinesi soyuyor, o beğenmediği Atatürk ise mirasını bu millete bırakıyor. O bıraktığı mirası yiye yiye bitiremediler, en son Atatürk Orman Çiftliği’ni aldılar, sit alanlarına villalar yapılıyor. Atatürk’ün 4,5 milyon dolarlık hiç villası olmadı. Kendi maaşıyla edindiği malını mülkünü de bu millete bıraktı. Millet olarak biz de koruyamadık 

30 Martta böyle bir karar vereceksiniz. Biz Bahattin Şeker ile uzun yıllar öncesinden dostuz. Hangi partiden olursa olsun göçmenlere hakaret içerici bir laf söylendiğinde tepki verirdik. Ama AKP içinde olan göçmenler ağızlarını bile açmazlar bunları da kınıyorum.” 

Rumeli ve Balkanlar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Sami Hüseyin Erçin de Akşener’in ziyaretiyle ilgili olarak “Biz Mecliste tartışma yapan Sayın Yalova Milletvekilini kınıyoruz. Biz suyun ötesinden gelen insanlar bayrağımıza, birliğimiz, dirliğimize, ezanımıza, Kuranımıza sahip çıkan bir milletiz. Biz hiçbir zaman bu ülkede bölücülük yapmadık, yapmayacağız,  ölünceye kadar da bu şekilde devam edeceğiz.” ifadelerinde bulundu. BETÜL SÖNMEZER