Türkiye’nin tarihinde çok önemli bir sınavla karşı karşıya kaldığını belirten İhsanoğlu, “Milletin önünde 3 tane aday var. Mecliste dört tane parti var. Ak Parti ve BDP aday gösterdi. Ondan sonra CHP VE MHP bir araya geldiler ve dediler ki biz birer aday göstereceğimize müşterek bir aday gösterelim. Bizim partimizin adayı olmasın. Ama öyle bir aday bulalım ki bütün milletin etrafında toplanacağı bir partili olmasın. Milletin kucaklayacağı, milleti de kucaklayacak bir isim olsun. Sağ olsunlar beni seçtiler” dedi.Kendisini muhalefet partilerinin yanında yaklaşık 14 partinin daha desteklediğini belirten İhsanoğlu, bu birleşmenin milli bir mutabakat projesi olduğunu ifade etti.
“Bu hizmeti bir namus görevi olarak görüyorum”
Kendisine verilen görevi askerlik gibi bir namus görevi gibi, bir bayrak hizmeti olarak gördüğünü belirten İhsanoğlu, “Ben hayatımı bu ülkenin üniversitelerinde, devletinde, dış politikasında, devletin değişik kademelerinde hizmet ettik. Ondan sonra yurt dışında dünyanın en büyük 2. milletler arası teşkilatının genel sekreterliğini yaptım. 57 ülkenin genel sekreterliğini yaptım ve Türkiye'ye ülkemi bu şerefle taşıdım. Şimdi de dediler ki arkadaş yeter sen artık burada hizmet edeceksin. Ben bunu bir askerlik görevi gibi, bir namus şeref görevi gibi gördüm. Bayrak hizmeti gibi gördüm. Bana proje diyorlar, ne projesi milli proje.Siz ne istiyorsunuz, ikilik mi istiyorsunuz yoksa birlik mi istiyorsunuz. Bütünlük mü istiyorsunuz yoksa parçalanmak mı istiyorsunuz. Siz cumhurbaşkanı bir siyasi fikrin, bir siyasi programın savunucusu olmasını mı istiyorsunuz yoksa bütün siyasi partilerden yana eşit bir mesafede olmasını mı istiyorsunuz.” Dedi.
Erdoğan’ı Şeyh Edebali’nin sözleriyle eleştirdi
Başbakan ve cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’a Şeyh Edebali’nin oğlu Osman Gazi’ye olan vasiyeti üzerinden yüklendi. İhsanoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Siz hepiniz bu mübarek topraklarda yaşıyorsunuz Osman Gazilerin, Orhan Gazilerin, Şeyh Edebali'nin yaşadığı yerler. Şeyh Edebali Osman Gazi'ye ne diyor, vasiyeti herkes bunu biliyor ama ben bir iki satırını da okumak istiyorum. Diyor ki; Ey Oğul, artık sen beysin. Devlet reisisin. Bundan sonra öfke bize, uysallık sana. Yani bey öfkelenmeyecek. Bey tekme tokat atmayacak. Bey böyle olur. Böyle olmayan bey olmaz. Suçlamak bize katlanmak sana ama bizde ne oluyor, onlar suçluyor biz katlanmak zorunda kalıyoruz. Böyle şey olur mu Allah aşkına. Türk örf, âdetinde böyle bir şey kabul edilir mi. Tam tersi. Ey oğul bundan sonra bölmek bize bütünlemek sana. Biz böleceğiz, biz yanlış yapacağız. Bugün biraz tuhaf değil mi. Bunun tam tersi oluyor.
“Ben size sabır, sebat ve herkesi seveceğimi vaat ediyorum”
Son olarak şunu söylüyorum Şeyh Edebali Osman Gazi'ye diyor ki, en büyük zafer nefsini tanımaktır. Bu aslında peygamber efendimizin bir hadisine dayanır. İşte islam ahlakı bu. İslam dini bu. Türk töresi bu. Türk töresiyle İslam ahlakı birdir, aynıdır, birleşiktir. Öfken ve nefsin bir olup aklını yener. Yani aklını öfkene ve nefsine mağlup etme. Ey oğul daima sabırlı, sebatlı ve iradene sahip olasın. Şimdi bizi öfkeyi beyden görüyoruz. Görmek istemiyoruz biz artık öfkeyi beyden. Biz beyden sabır istiyoruz, sebat istiyoruz ve herkesi sevmesini istiyoruz. Ben size bunu vaat ediyorum. Sözle değil benim ahlakım budur. Benim tavrım budur. Beni tanıyanlar bunu söyler, benim öğrencilerim bunu söyler. Benim hocalarım bunu söyler. Benim meslektaşlarım bunu söyler. Uluslar arası camiada beni tanıyan bunca doğuda, batıda, Avrupa'da, Amerika'da, Rusya'da, islam dünyasından devlet reisleri, cumhurbaşkanları, kralları, başkaları, dış işleri bakanı benim bu şekilde bir insan olduğumu bilir ve tanır.
Sevgili Söğütlüler, sevgili kardeşlerim biz bu şerefli yolculuğa sevgi ekmeye çıktık, saygı ekmeye çıktık, birlik ve beraberlik, dirlik ekmeye çıktık. Biz bunları ekiyoruz ki ekmeğimiz büyüsün. Ekmeğimizi büyütelim. Ekmeğimiz büyüdükçe paylaşması daha kolay olur. Daha büyük parçalar, hisseler bize düşer. Daha mutlu oluruz, daha refah oluruz. Biz bunu paylaştıkça huzur ve istikrar içerisinde biz daha müreffeh, çocuklarımız huzurlu ve zengin olur. Biz bu ekmeğimizi büyüttükçe muhtaç olan komşularımızla, dostlarımızla paylaşalım deriz. Biz, bu ekmeğimizi kendi aramızda paylaşırız, başkalarıyla paylaşırız ama toprağımız, vatanımızı asla paylaşmayız. Allah bu millete , bu millete zeval vermesin. Sağ olunuz var olunuz.”
Ertuğrul Gazi ziyaretçi defterine İhsanoğlu’ndan anlamlı mesaj
Konuşmasının ardından Ertuğrul Gazi türbesini ziyaret eden İhsanoğlu, burada ziyaretçi defterine “Ertuğrul Gazi ruhun şaad olsun, mekanın cennet olsun. Senin durduğun milletin evladı, senin ve sülalenin izinde. Allah Türk milletine ve devletine zarar vermesin. Türk devleti ilelebet payidar olsun.” yazdı.
İhsanoğlu’yla selfie
Fotoğraf çektirmek isteyen kimseyi kırmayan İhsanoğlu türbe çıkışında kendisiyle selfie yapmak isteyen bir genç kızı da geri çevirmedi.
