“İnsanların refahının arttığı fakat mutluluğunun azaldığı bir çağda yaşıyoruz”

 

Sunuculuğunu Mesut Baran’ın yaptığı program Şerifpaşa Camii Müezzini Adem Saygılı’nın Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başladı. Ardından Bilecik Eğitimciler Derneği Başkanı Kamil Memiş açılış konuşması yaptı. Memiş konuşmasında, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de maddi refah ve eğitim seviyesinin artmasının insanı tek başına mutlu etmediğini söyledi. Bu durumun ibretle seyredildiğini ekleyen Memiş şöyle devam etti:

                “Bu manzara karşısında şaşkın ve çaresiz anne babalar, eğitimciler ve insanlığın derdiyle dertlenip yaşatma idealiyle yaşayanlar için örnek modellere, orijinal yaklaşımlara ihtiyaç her zamankinden daha fazladır. Bu yönde adına program düzenlediğimiz efendiler efendisinin öğütleri, usul ve metotları insanlığın dertlerine çare olacaktır. Bilecik Eğitimciler Derneği sahip olunan değerlerin, güzelliklerin, heyecanların paylaşıldıkça artacağına inanarak öncelikle eğitimcileri her zaman, zaman zaman da bütün meslek gruplarını bir araya getirmeyi, kaynaştırmayı, ortak değerler etrafında buluşturmayı varlık gayesi olarak görmektedir.”

                Geceye konuşmacı olarak katılan Süleymanşah Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adnan Arslan konuşmasında, içinde yaşadığımız çağın ciddi bunalımların, problemlerin olduğu bir çağ olduğunu söyledi. Bulunduğumuz çağda, Hz. Muhammed (s.a.v.)’ın hangi yönleriyle bizlere rehberlik ettiği konusu üzerinde duran Arslan şunları aktardı:

                “Şimdi içinde yaşadığımız çağa modern çağ diyoruz. Bu çağın en hususi özelliklerinden biri insana çok fazla değer verdiğini düşünmesi. İnsanı merkeze alan, insanı hakikatin ölçüsü yapan bir çağ. Ama ne acıdır ki insanın en çok ıstırap duyduğu, en fazla hırpalandığı, mutsuz olduğu bir çağ.

                İnsanı yüceltmenin sırrı insanı değil hakikati ölçü almaktan kaynaklanıyor. Biz Efendimizin ölçülerini ölçü aldığımız zaman, Kur’an-ı Kerim’i ölçü aldığımız zaman insanı ihya ederiz, insanı o zaman yüceltiriz.

                Modern dünyada çok önemli bir husus da, sistemler kurulmuş ve sistemlerin içinde insan adeta bir unsur olarak telakki ediliyor. İnsan, sistemin bir parçası, eğer sistemin dışına çıkarsa toplumun dışına itiliyor ve sadece yaşamasına göz yumuluyor.

                Bilgi iyi için olduğu gibi kötü içinde bir güçtür. İnsanların erdemleri, ahlakları, bilgileriyle beraber artmadıkça bilginin artışı acı bir artış olacaktır. Türkiye’de geçmiş son 10-15 yılda biz bunu acı bir şekilde yaşadık. Türkiye ciddi ekonomik krizlerden geçti. Türkiye’nin geleceğini katledenler bilgili ve eğitimli insanlardı. Demek ki, sadece bilgi gerekli değil, bilgiyi dengeleyecek erdem ve ahlak da gerekli. İşte Efendimizin ahlakı bizim için oldukça önemli. Efendimizin ahlakı Kur’an’dı. Efendimiz adeta yürüyen Kur’an’dı. Kur’an’ın bütün emirlerini yapıyor ve bütün yasaklarından kaçınıyor, adeta onunla yaşıyordu. 

                Çok bunalımlı, çok krizli bir çağda yaşıyoruz. Bu çağ teknoloji ve bilimin öne çıktığı, insanların refahının arttığı fakat mutluluğunun azaldığı bir çağ. Mutluluğun sırrı, Efendimizin ahlakıyla ahlaklanmak, daha güzel anlamda mutluluğun sırrı insanın kalbi hayatının olması. Kendimizi değerlendirmeliyiz, acaba biz problemin mi yoksa çözümün mü bir parçasıyız? Efendimizin gerçekleştirdiği bu büyük inkılâp, bu ahlak inkılâbı bugünkü problemlerimizin de çözümü. Biz sadece üretmeyi, tüketmeyi, ilerlemeyi, bilgilenmeyi, teknolojiyi hedef alırsak problemin bir parçasıyız. Ama aynı zamanda bunu dengeleyecek bir erdemi, ahlaki, manevi yaşayışı hedeflersek o zaman aynı zamanda çözümünde bir parçası oluruz.”

                Konuşmanın ardından Yıldızlarla Hasbihal grubu tarafından ilahiler söylendi. Gecenin sonunda Müezzin Adem Saygılı, Prof. Dr. Adnan Arslan ve Mesut Baran’a hediye takdimi yapıldı.ZEYNEP KILBAHRİ

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir