Konu kitap, okuma alışkanlığı ve Bilecik İl Halk Kütüphanesi olunca kendimizi yine keyifli bir sohbet ortamının içinde bulduk. Kütüphane Müdürümüz konu ile ilgili görüşlerini şöyle açıkladı:
OKUMAK YAŞAMAKTIR! OKUMAK ÖZGÜRLÜKTÜR! OKUYORUM O HALDE VARIM!
“Okumanın mutluluğunu ve özgürlüğünü yaşayan, kitap okumanın keyfini alan kişilerin söyleyeceği tek söz sanırım “Okuyorum, O Halde Varım” sözüdür. Her okuduğunuz kitapta yeni dünyalara yolculuk edersiniz. Bu yolculuk bazen sizi hayal dünyasına bazen de bilginin kendisine götürür. Bu nedenle her ne sebeple okuyorsanız okuyunuz, okumak size yeni pencereler açacaktır. Dolayısıyla okuma, değişimi de getirir. O halde okumak değişmek, gelişmektir.
Bizlerde bu değişim ve gelişimi yaşayabiliriz. Hayatımıza kütüphaneyi ve kitabı katabilir yaşantımızın ayrılmaz bir parçası haline getirebiliriz. Pek çok okuma türü olmakla birlikte en yaygın olanları boş zamanlarımızı değerlendirmek ve mesleki gelişimi sürdürmek için yapılmaktadır. İlimiz Halk Kütüphanesi de koleksiyonu, binası ve tüm imkânları ile sizlerin bu konudaki ihtiyaçlarını karşılamak üzere hizmet vermeye hazırdır.
OKUMA KÜLTÜRÜ HARİTASI
Okumayan bir toplum oluşumuzun en önemli etkenlerinden birisi de kişilerin okuma haritasına sahip olmamaları nedeniyledir. Okuma haritasına sahip olmak demek ne zaman, ne için ve nasıl okuması konusunda kişinin fikir sahibi olmasıdır.
Sadece okuma haritası kişinin kendi yapması gereken bir iş değil kullanıcı profiline göre kütüphanemize şekil ve yön verecek olan bizler için de gereklidir. Bakanlığımız, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğümüzce 2011 yılında hazırlanan Okuma Kültürü Haritası bu açıdan son derece önem taşımaktadır.
Okuma oranı, kitap ve kütüphaneler üzerine çeşitli istatistik veriler içeren bu çalışmadan bazı örnekler vermek istiyorum.
Bilecik'te bir yıl içinde kişi başı okunan kitap sayısı: 4.1-5.0, evde sahip olunan kitap sayısı: 21-25, en çok macera temalı kitaplar okunuyor, roman türü kitaplara ilgi daha fazla, eğitim konulu kitaplar tercih ediliyor, daha çok boş zamanlar aile ile birlikte geçiriliyor, halk kütüphanesine üyelik sayısı %00—2.00 oranında, halk kütüphanelerinden %2.5-5.00 oranında yaralanılıyor.
Yapılan anket çalışmasına göre yurt genelinde okuma alışkanlıklarına baktığımızda; boş zamanlarda en çok televizyon izleniyor, bir seferde en fazla 30 dakika okunuyor, rastgele kitap seçip düzensiz okuma yapılıyor, en çok okunan basılı materyal kitap, Türkiye'de her 4 kişi'den 1'nin okuma alışkanlığı var, kitap okuma gerekçesi olarak en çok zaman bulunamadığı söyleniyor, okuma alışkanlığı olan kişiler bu alışkanlıklarını kendi çabaları ile kazanmış, en çok edebiyat, din ve eğitim konulu kitaplar okunuyor, en çok Türkçe yazılmış kitaplar tercih ediliyor, en çok ilgi romana gösteriliyor, en çok macera, aşk ve tarih temalı kitaplara talep var, kitap seçiminde en çok tavsiye etkili oluyor, düzenli olarak okunan yazar yok, kitap seçiminde yayınevi tercihi yapılmıyor, kitaplar satın alınarak okunuyor, ders kitapları dışında az kitap satın alınıyor, kitap fiyatları kısmen pahalı bulunuyor, evlerde az sayıda kitap bulunduruluyor, korsan kitap tercih edilmiyor, düzenli okuma materyalleri arasında evde en çok kitap bulunuyor.
Türkiye genelinde kütüphane kullanma alışkanlıklarına baktığımız zaman ise gördüğümüz tablo şöyledir: Yakın çevredeki halk kütüphaneleri biliniyor, halk kütüphanelerinden yararlanmanın ücretsiz olduğu biliniyor, ancak ücretsiz hizmet verildiğini bilmeyenlerin sayısı da % 47. Halk kütüphanelerine üye olunmuyor, halkın sadece %4.9'u halk kütüphanelerine üye. Halk kütüphanelerinin hizmetleri önemli oranda biliniyor ama yararlanılmıyor, halkın %89'u halk kütüphanelerinden yararlanmıyor. Halk kütüphanelerinde verilen hizmetlerden en çok Ödünç Verme Hizmetinden yararlanılıyor. Danışma hizmetinden en çok 7-14 yaş grubu kullanıcı yararlanıyor. İnternet Erişim Merkezi Hizmetinden az yararlanılıyor. Halk Kütüphanelerinde Okuma Salonlarından en çok öğrenciler yararlanıyor, halk kütüphanelerinde yapılan kültürel ekinlikleri en çok öğrenciler izliyor. Sonuç olarak genellikle halkımızda kütüphane kullanma alışkanlığı bulunmamaktadır.”
“Öncelikli görevim, görev yaptığım yerdeki halkın okuma oranını arttırmak”
“Bu veriler sizin mesleğe bakışınızı olumsuz yönde etkiliyor mu?” diye aklımıza bir soru geldi. Pınar hanım bize; “Yukarıdaki verilerde görünen tablo benim mesleğime bakış açımı hiç etkilemiyor. Çünkü bir kütüphaneci olarak öncelikli görevimin görev yaptığım yerdeki halkın okuma oranını ve kütüphane kullanma alışkanlığını arttırmak olduğunu biliyorum. 'Bizim insanımız zaten okumaz biz ne yapalım?' diye olaya yaklaşmak işin en kolay yolu olsa gerek. İlimizde mesleğimizi geliştirmek ve halkımızın kitap ve kütüphaneyle buluşmasını, yararlanmasını sağlamak için elimizden geleni yapmak zorundayız. Unutmamak lazım ki, 'Kitap insanı, insan dünyayı değiştirir'. Ne kadar çok okurla kitabı buluşturabilirsek ülke kalkınmamız artacak, gelişmişlik düzeyimiz ve kültür seviyemiz yükselecektir.” diyerek cevap verdi.
Bu sözlerden sonra şöyle bir düşündüm. Zaten şimdiye kadar İl Halk Kütüphanemizde yapılan yenilik ve değişimler mesleğinden umutlu olan insanların yapabileceği bir değişimdi. Gelecekten umutluysanız, yaptığınız işlerin sonuçlarının iyi olacağına inanıyorsanız değişim ve yenilikte kendiliğinden geliyor. Bina bakım onarım, okuyucu hizmetleri, halkla ilişkiler, kültürel etkinlikler vs konularında kütüphanemizde yapılan yenilik ve değişiklikleri sizinle paylaşmak istiyoruz. Tekrar buluşup, bunları da konuşalım istedik. Bol kitaplı günler dileğiyle… ZEYNEP KILBAHRİ
