"Kendi imkanlarımızla ayakta kalmaya çalışıyoruz"
Yapılan törende konuşan Bilecik Engelsizim Yaşam ve Yardımlaşma Dayanışma Derneği Başkanı Halit Altıntaş, "Engelsizim Yaşam Derneği'nin Dünya Engelliler Günü olarak bugün burada derneğimiz adına Atatürk Anıtı'na çelenk koymak için toplanmış bulunuyoruz.
Derneğimiz kurulalı ay oldu. Bilecik Engelsizim Yaşam Derneği Genel Merkezi olarak Bilecik'teki bütün engelli arkadaşlarımızı temsil ediyoruz. Bizden başka da Bilecik'te bir engelli derneğimiz yok. Varsa da onlar Ankara'ya bağlıdır. Onların hiçbiri şu anda aramızda yok. Onun için kendi imkanlarımızla çalışmaya çalışıyoruz. Ayakta durmaya çalışıyoruz. Sağdan soldan gelen destek sağlayanlarla geçinmeye çalışıyoruz. Derneğimizin adına bir lokal açtık. Onunla ayakta durmaya çalışıyoruz."
"Asıl engel, zihin dünyamıza koyduğumuz engellerdir"
Altıntaş'ın ardından konuşan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Azmi Özcan, gerçek engellerin zihnimize koyduğumuz engeller olduğuna vurgu yaptı. Özcan şöyle konuştu:
"Buraya gelirken acaba gerçek engelli kimdir diye düşünerek geldim. Bedensel engelli olmak bizim hayatımızı insan gibi yaşamamıza ne kadar engel oluyor diye düşündüm. Sonunda da geldiğim nokta asıl engel bedensel engel değil, asıl engel zihin dünyamıza koyduğumuz engel. Birbirimize bakışımıza koyduğumuz, aramıza koyduğumuz engeller. Sizin içinde bulunduğunuz fiziki zorluklara rağmen cesaretle hayatı göğüslemeniz bizi her zaman gururlandırmıştır. Bundan sonra da hep huzurlu, sağlıklı ve özgürce yaşamanızı temenni eder hepinizi Allah'a emanet ederim."
"Bugün toplumda insan olduğumuzu hissediyoruz"
Görsem Görme Engelliler Dayanışma Derneği Başkanı Akif Biçer ise şu ifadelerde bulundu:
"Bugün bilindiği üzere 3 Aralık Engelliler Günü. Ne bir kutlama töreni ne de başka bir şey. Sadece farkındalık yaratmak için bu toplumda bizlerin de olduğunu fark ettirmek için yapılmış olan ülkemizin birçok yerinde bu şekilde etkinliklerimiz var. Bizler de Bilecikli engelliler olarak böyle bir çelenk sunma programında bulunduk. Sizlerin bu katılımlarından dolayı ben hem bir engelli olarak hem de engellilerin yöneticisi olarak ayrı ayrı hepinize canı gönülden teşekkür ediyorum.
Bir konuyu da söyleyerek sözü fazla uzatmak istemiyorum. 2005 yılından önce engellilerle ilgili Türkiye'de sadece iki tane madde vardı. Kime gitsek herkes bize başka bir kapıyı gösteriyordu. Bizler bu gidip gelmelerle o gün çok yoruluyorduk. Ama bugün ben bir görme engelli olarak bir kuruma gittiğimizde bir şeyleri talep ettiğimizde o tarihlerde bize siz kör değilsiniz nankörsünüz diyorlardı. Fakat bugün sizler bizi öyle bir sahiplendiniz ki biz körlüğümüzü de, engelimizi de unuttuk. Toplumda insan olduğumuzu anladık. Yasa çıkmış, yürütmeye koyulmuş bunlar hiç fark etmiyor. Eğer insanların kalbinde sizlere bir yer varsa işte o yasaların da üzerinde, yürütmelerin de üzerinde. Ben bugün görüyorum ki herkes bizi canı gönülden kucaklamış ve herkes bizi canı gönülden dinliyor. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Saygılarımı sunuyorum.
