"Kurbanlık develeri de size Allah'ın şeâirinden(Hükümlerinden) kıldık" (Hac, 22/36) ayetiyle "emrinden" sayılan kurban, "Rabbin için namaz kıl ve kurban kes" (Kevser, 108/2) ayeti ile meşruiyeti isbat olunan bir ibadettir.
Kaldı ki, Hz. Peygamber (s.a.s), kurban ile alakalı beyan buyurduğu hadisler ve hayat-ı seniyyeleri boyunca yapageldiği tatbikatları ile bizim davranış çizgimizi belirlemiş durumdadır. Bakın, Nebiler Serveri kurban hakkında neler buyuruyor: "Kurban kesmeye gücü yettiği halde, kurban kesmeyen, bizim namazgahımıza yaklaşmasın." Bu hadis, kurbana vacip hükmünü veren Hanefi fukahasının delilleri arasındadır."Ademoğlu Kurban Bayramı gününde kan akıtmaktan daha sevimli bir iş ile Yüce Allah'a yaklaşabilmiş değildir. Kanını akıttığı hayvan kıyamet günü boynuzları, ayakları ve kılları ile gelecektir. Akan kan yere düşmeden önce Yüce Allah katında yüksek bir makama erişir. O bakımdan gönül hoşnutluğu İle kurbanınızı kesiniz."
Zeyd b. Erkam, anlatıyor. Ashab-ı Kiram Allah Rasulü'ne şöyle der: "Bu kurbanın kaynağı-mahiyeti) nedir?
-Babanız Hz. İbrahim'in sünnetidir.
-Pekâlâ bizim sevabımız ne kadar?
-Her bir kıl için bir hasene..
-Ya yün (yani kesilen kurban koyun-kuzu olunca)
-Yünden her bir kıl için de bir hasene."
Ve Allah Rasulü'nün iki adet koç alıp birini kendisi, diğerini de ümmet-i Muhammed için kestiği hemen her hadis kitabında anlatılan bir husustur.
Aslında bizim bu yazımızda ele alacağımız husus, kurbanın mahiyeti, ya da hükmü değil. Fakat kurban ibadeti konusunda, düşüncelerimizin sağlam bir zemine oturması, aksine ihtimal vermeyecek ölçüde bir inanç halinde gönlümüzde yer etmesi adına ilgili birkaç ayet ve hadis mealinin hatırlatılmasının faydalı olacağı mülâhazası ile sözü uzattık.
Toplumda zenginler ve orta halliler yanında aylarca et yüzü göremeyen, yarı aç yan tok gezip de durumlarını belli etmeyen onurlu, şahsiyetli yoksullar vardır. Çoğu defa bunlar yüzsuyu dökmezler, kimseden bir şey istemezler. İşte bu tip yoksullar için Kurban Bayramı Allah Teala'nın bir ziyafetidir. Bu İlahi ziyafetle yoksulların da gönülleri alınmış olacak, onlar da toplumdaki refahtan paylarını almış olacaklardır. Bu da sosyal adaletin yaygınlaşmasında ve insanlarımız arasındaki sevgi bağlarının kuvvetlenmesinde etkili olacaktır. Ayrıca kurban kanının akıtılması ile Müslümanda kalbî ve ruhî bir huzur doğacaktır.
Bugün bütün Müslümanların kalbi; dostluk, kardeşlik, sevgi saygı, acıma, yardımseverlik ve dayanışma duyguları ile dopdoludur.. Bugün nefretler eriyecek, kinler yok olacak; düşmanlıklar, dargınlıklar sona erecektir. Ana babaların, akraba ve dostların, komşu ve iş arkadaşlarının bayramları tebrik edilecektir.
Dua edelim ki. Yüce Allah'ın rızasını kazanmak için akıtılan kurban kanları, insanlarımızın kalplerinden küskünlükleri, dargınlıkları alıp götürsün! Müslümanlar arasındaki mesafeleri kurban etsin. Yerinde sevgi çiçekleri açsın. Ne mutlu, kurbanlarla beraber kalplerindeki husumet duygularını da kurban ederek ruhlarını temizleyebilenlere!.
Aydın OSMANOĞLU