MUHARREM İNCE BİLECİK’TE HÜKÜMETE YÜKLENDİ

“7 Haziran’da hükümete yürütmeyi durdurma kararı vereceğiz”

Cumhuriyet Halk Partisi eski grup başkanvekili, Yalova Milletvekili Muharrem İnce Bilecik’e geldi. CHP Bilecik seçim irtibat bürolarının açılışını gerçekleştiren İnce kalabalık partililere seslendi.

Burada yaptığı konuşmasında Ak parti ve Hükümete yüklenerek 7 Haziran genel seçimlerinde partisine ve Bilecik adaylarına destek istedi. Yalova Milletvekili Muharrem İnce Bilecik’ten 1 Milletvekilinin garanti olduğunu belirterek partililerden çok çalışmaları halinde 2 vekili Ankara’ya göndereceklerini ifade etti.

“Biz Sosyal Demokratız. Çünkü biz Atatürkçüyüz, çünkü biz yurttaşız. 7 Haziran’da hükümete yürütmeyi durdurma kararı vereceğiz. Artık yürütemeyecekler. Son sözlerimi söylüyorum. Bilecik, yer, gök inlesin. “Bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit memleketi kurtarır.” Diyen İnce şunları aktardı:

9 sene mecliste beraber görev yaptık. Son 4 senede, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Bilecik konuşulmaz oldu, Bozüyük konuşulmaz oldu, Söğüt konuşulmaz oldu, Bilecik’in sorunları unutuldu. Son dönemde meclis’te Bilecik konuşulmaz oldu. Sizler Ankara’da sahipsiz kaldınız, kimseye ulaşamadınız. Şimdi bunu telafi edelim mi? Yalnız bu sefer iktidar partisi olacağız.

Otobüs’te Osmaneli’nden buraya doğru girdik, kent içinde bir tur attım zaten durumu gördüm. Yaşar Tüzün’ün bir sıkıntısı yok, Çağatay Karaahmet’in ki garanti olmayabilir. Sağlama almak lazım. Siyaset Pazar günü akşamı saat 5’e kadar devam eder. Hatta sandıklar kapandıktan sonrada kadar devam eder. Yalova seçimlerini hatırlıyorsunuz, bir oyun ne olduğunu gördünüz mü? Çaldırmayacağım size dedim, çaldırmadım. Bunlar hazineden parayı çalmaya alışmışlar, çocukların sorularını çalmaya alışmışlar, sandıktan oyu çalmaya alışmışlar.

“Malazgirt zaferinden beri bu topraklar böyle bir yalancı görmedi”

Yoksulluğu, yolsuzluğu, yasakları kaldıracağız diye geldi diyorlar. Yapamadılar. 3 Y’yi 5 Y yaptı bunlar. Ne eklediler yanına? Yalanı eklediler yanına. Malazgirt zaferinden beri bu topraklar böyle bir yalancı görmedi. Bir tane daha eklediler. Yüzsüzlük, yüzsüzlük. Yüzsüzlüğün boyutu, yolsuzluğun boyutunu aştı.

Çıkıyor meydanlara diyor ki camide içki iştiler diyor. İmam çıktı diyor ki yok böyle bir şey görmedim, İmamı terörle mücadelede sorguladılar, imamı sürdüler. O imama Bilecik’ten koca alkış gönderin.

Meydanlara çıkmış elinde Kur’an ile. Kur’an-ı Kerim hepimizin kutsal kitabı. Hepimiz müslümanız. Sen harama bulaşmışsın, elinde Kur’an ile seçim meydanlarındasın. Geç bunları geç. Sen yetim hakkı yiyen, kul hakkı yiyen, elindeki paraları sıfırlayan, yedi dakikada haletlin mi deyip o da anlamıyor. Israrla anlatan sen değil misin, bunu anlatan sen değil misin? Türkiye’de siyaseti, Türkiye’de vaatleri, Türkiye’de seçim bildirgelerini Genel Başkanlar konuşur, parti başkanları konuşur. Bilecik’ten meydan okuyorum. Benim karşımda istediği kanalda, istediği saatte tartışacak bir AKP’li var mı? Nerde öyle babayiğit?

“Bu seçim saraylılarla yoksul halkın seçimidir”

Biz emekliye Ramazan ve Kurban bayramında iki maaş ikramiye vereceğiz. Ramazan bayramında torunlar geldiğinde ne yapacağım diye düşünmeyecek. Kurban bayramında nasıl kurban keseceğim diye emekli düşünmeyecek. Gerçek bir bayram olacak diyoruz. Oradan bağırıyor. Biz diyoruz ki emekliye iki maaş vereceğiz. O diyor ki verdirmem. Biz diyoruz ki çiftçiye 1,5 lira mazot. Yaptırtmam diye bağırıyor. Biz diyoruz ki 720 lira olacak yoksul aylığı kaynağı nereden bulacaksın diyor? Kaynak mı? Ekonomi bir tercihler meselesidir. Siz neyi tercih ediyorsunuz? Bu seçim saraylılarla yoksul halkın seçimidir.  Bu seçim bin liralık bardakta su içenlerle garibanların seçimidir. Bu seçim hırsızlarla namusluların seçimidir. 

“Askeri ücret 1500 lira olacak”

Çocuk liseyi bitiriyor, üniversiteyi bitiriyor işsiz. Gel diyor çocuğa genel sağlık sigortası primini öde diyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan bir prim bu. Bunun adı ne biliyor musunuz? İşsiz evlat vergisi. İşsiz evlat vergisini aldırmayacağız, bunu kaldıracağız. Kredi kartı faizlerinin %80’ini sileceğiz. Biz bu ülkede yoksullara 277 liraya aylık 277 liraya ev sahibi yapacağız, 70 m2 ev sahibi yapacağız. Askeri ücret 1500 lira olacak.

Geçen gün o kaçak sarayda oturana soruyorlar. Askeri ücret kaç lira diyorlar? Sanırım bin lira diyor. 949 lira olduğunu dahi bilmiyor ama trilyonları kaçak sarayı aydınlatmak için kullanıyor. Bin liraya bardak alıyor, 7 tane uçak alıyor. Ekonomi tercihler meselesidir dedim. Biz tercihimizi yoksullardan yana yapacağız, emeklilerden yana, çiftçilerden yana, işsizlerden yana, esnaftan yana yapacağız.

“7 Haziran’da bu millet yürütmeyi durdurma kararı verecek”

Mahkemeye gittiğinizde dava sonuçlanmadan önce mahkeme bazen acil durumlarda yürütmeyi durdurma kararı verir. Yürütme iki anlamdadır. 7 Haziran’da bu millet yürütmeyi durdurma kararı verecek. Bunun adı yürütmeyi durdurma kararıdır.

Adalet sarayları yaptık diyor. Adalet sarayları yaptın ama içinde saray adaleti var. Orada adalet yok, hak, hukuk yok. Askeri ücretin bin lira olmadığını biliyor ama 700 bin liralık saatten, onları takanlardan kendine Bakan yapıyor.

Nerede bu kaynaklar anlatayım size.

Kaynak kaçak sarayda, haramda, israfta, ayakkabı kutularında. Birinci kaynak bu. İkinci kaynak. O 23 Nisan Başbakanı Dışişleri Bakanıyken Devlete kira ödetti. Kaç paralık, aylık kiralık evde oturdu biliyor musunuz? 49 bin lira. Bizim Dışişleri Bakanımız 49 bin liralık evde oturmayacak, al sana kaynak. Aile ve sosyal güvenlik, aile bakanı 765 bin liralık kirada oturuyor. Bakanlığın kirası 765 bin lira, 1 trilyona yakın. Biz bu kiradaki bir Bakanlığı yapmayacağız. Al sana kaynak. Büyüme hızı şu anda %3. Biz ekonomiyi doğru düzgün yönetip büyümeyi %6’ya çıkaracağız. Türkiye buradan 60 milyon lira kazanacak. Al sana kaynak. Kamu ihalelerini şeffaf yapacağız, yandaşları kayırmayacağız, yolsuzluk olmayacak. Devletin parası çar çur olmayacak. Kamu ihalelerini şeffaf yaptığımızda 4,5 milyar dolar kar edeceğiz. Al sana kaynak.

Bu iktidar interneti yasaklamak için, youtube’yi, facebook’u yasaklamak için 1 milyar para harcadı. 1 katrilyon. Biz bu parayı harcamayacağız. İnternet özgür olacak. Al sana kaynak. Örtülü ödenekten para kullandılar 2 katrilyon. Biz örtülü ödenekten bu parayı kullanmayacağız. Bunu emekli için, işçi için, çiftçi için, esnaf için kullanacağız. Al sana kaynak.

Orman Bakanlığına aracın fiyatı 887 bin lira. Ama aracı 904 bin liraya kiralamışlar. Alsalar daha ucuza. 904 bin liraya kiralayıp araç almışlar. Bu aracı kiralamayacağız. Al sana kaynak. YÖK’ü gelir gelmez kaldıracağız. 40 milyon buradan para kazacağız. Eski parayla 40 trilyon. Al sana kaynak. 

Türkiye saygın bir ülke olacak. Türkiye başı dik, onurlu, batıda kabul gören bir ülke olduğunda yabancı yatırım gelecek. Yabancı yatırımla birlikte 20 milyar dolarlık bir yatırım Türkiye’ye kaynak olacak. Al sana kaynak.

Biz çalmayacağız, bir yandaşlarımızı zengin etmeyeceğiz. Vatandaşın sandalı yokken oğlumuza gemi almayacağız.

“436 bin kişi borcundan dolayı kaçak”

Biz bu memlekette insanların dini, milli duygularını rencide edecek, onları istismar edecek hiçbir şey yapmayacağız. Diyarbakır’a gidiyor. Ben diyor her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına alırım. Trabzon’a, Bilecik’ gidiyor. Bir anda Milliyetçi oluyor. İnsanları kandırmayacağız.

Bu ülkede 17 milyon yoksul var. Bu ülkede 5 milyon borçlu var. 89 bin kişi borcundan dolayı hapiste. 436 bin kişi borcundan dolayı kaçak ama böyle bir ortamda Ak Partili bir Belediye gelmiş Kabe’nin maketini yapıyor. Kabe bütün Müslümanlar için kutsal bir yerdir, onu niye istismar ediyorsun? Birisi de doğum gününde Kur’an’dan pasta yapmış acıkmışlar pastayı da yediler. Din diyerek, iman diyerek, Kur’an diyerek memleketi yediler, sonunda Kur’an’dan pasta yaptılar onu da yediler. 

“23 Nisan’ı da istismar ediyor”

Birisi çıkıyor, camilerde siyaset yapıyor. Öbürü çıkıyor 23 Nisan’da çocuklara koltuklara oturturlar Belediye Başkanları, Valiler, Bakanlar, Başbakanlar. Çocuğa ilk icraatı muhalefetin bildirgesini nasıl buluyorsun? diye soruyorlar. O 23 Nisan Başbakanı Davutoğlu. Çocuğun kulağına fısıldıyor. Aslında 23 Nisan Başbakanı kendisi. Çünkü sürekli onun kulağına kaçak saraydan birileri fısıldadığı için o da çocuğa fısıldıyor. Ne yapsın alışkanlık. 23 Nisan’ı da istismar ediyor.

“Kendi reklamını yapıyor Çanakkale üzerinden”

Çanakkale’yle ilgili film yapıyor. En aziz milletim bu ülkenin imparatorluğuna öncülük etmiş, bu ülkenin imparatorluğunun kuruluşunda, bu milletin en değerli yerlerinden birisi olan Bilecikliler size sesleniyorum. Çanakkale hepimiz için bir destandır. Çanakkale Bilecikli için de, Diyarbakırlı için de, Rizeli, Edirneli, Yalovalı için de bir destandır. Bu milletin 1915’te yazdığı en büyük destanlardan birisidir. Çanakkale’yi de istismar ediyor. Kendi reklamını yapıyor Çanakkale üzerinden. Oğlunun birisi çürük raporu alıp askere gitmemiş, öbür oğlu bedelli askerlik yapmış. Çanakkale şehitleri üzerinden istismar yapıyor. Hadi oradan.

“Haram, helal ver Allah’ım, garip kulun yer Allah’ım” diyerek yediler

Tabelalardan TC ibarelerini kaldırdılar. Geçenlerde bir masa yapmışlar. Masa tam 3 dönüm, yemek yiyorlar masada. Bunlar Türkiye Cumhuriyetinden rahatsız oldukları için onları kaldırdılar. Sonra 3 dönümlük masada haram, helal ver Allah’ım, garip kulun yer Allah’ım diyerek yediler.

Bu paralelciler, bu cemaat, bu terör örgütü diyor. Peki geçmişte ne diyordu? “Ne istediler de vermedik” diyordu. O zaman sen terör örgütüne ne istediler de verdin? O zaman sende yargılanmalısı, sende teröre yardım ve yataklıktan yargılanmalısın. Şimdi ne diyor? Aman ha diyor koalisyonlar gelmesin, koalisyonlar kötüdür, kriz demektir diyor.  Senin partin zaten kendisi koalisyon.

“Ben 413 istiyorum”

Ne diyordu baştan. 400 milletvekili. Sonra 330’a, sonra 276’ya düştü. Ben 400 istemiyorum CHP’ye. Ben 413 istiyorum. Neden? Nedenini anlatayım. Cumhurbaşkanı vatana ihanetten yargılanabilir. 184 Milletvekili teklif eder 413’te vatana ihanetten yüce divane gönderir. Gelin verin 413 gönderelim bunu.  Bir ülkenin Başbakanı aldatılmaz, aldatıyorsa ihanet içerisindedir. Aldatıldım diyorsun. Kim aldatmış seni? Cemaat aldatmış bunu. Ya cemaat aldattıysa aldatılan adamdan bakkal bile işletemez aldatılan adam. Eğer seni cemaat aldattıysa Obama kim bilir neler yapmıştır. Aldatılan adam istemiyoruz.

“Ampulü sola döndüreceksin”

Bizim çocukluğumuzda Aralık ayında yerli malı haftası vardı. Yerli malı, yurdun malı herkes onu kullanmalı derdik. Bir de benim anacağızım hep “Oğlum salonda oturuyorsun, mutfağın ışığını kapa.” Sürekli bunu demezler miydi? Tasarruf değil mi? Gereksiz olan lambayı söndüreceksin. Çocukluğumuzda böyle yetiştik. Bülent Arınç  israf ettik diyor mu? Bülent Arınç tasarrufa çağırıyor mu hükümeti? O zaman 7 Haziran’da şu ampulü bir söndürelim. Ampulü söndürmenin yolu basit. Ampulü sağa doğru sıkarsan yanar, ampulü sola döndüreceksin. Ampulü sola döndür ki gitsin.

Ben 51 yaşındayım. Bugün 51 oldum. Ben bu seneye kadar şöyle bir şey görmedim. Bilecik’te, Trabzon’da, Mersin’de, Edirne’de, Muğla’da, Yalova’da 81 vilayette aynı anda elektriklerin kesildiğini siz gördüğünüz mü?

Bunlar direkte elektriği koruyamadılar, sokakta Özgecan’ı koruyamadılar, kışlada Mehmetçiği koruyamadılar, Suriye’de Süleyman Şah’ı koruyamadılar, Musul’da konsolosu koruyamadılar, Ege’de adalarımızı koruyamadılar, hava’da uçağımızı koruyamadılar, sınıfta öğretmenimizi koruyamadılar, Soma’da madencilerimizi koruyamadılar.

“Bir oy bir milletvekili demektir, bir milletvekili iktidar demektir.”

Borsanın ½62’si yabancıların eline geçmiş. Türkiye’de yabancı işçi istihdamı için kanun çıkarmışlar. Çocuklarımız işsiz, yabancı işçi getirecekler. Bir tane yolu var bunun. Bir oy bir milletvekili demektir, bir milletvekili iktidar demektir. Ya çalmalarına izin vereceğiz, daha çok çalsınlar diyeceğiz, ya da hep birlikte direneceğiz.

“Bu ülkeyi ayrıştırmak istiyorlar”

bu ülkeyi bölmek istiyorlar, bu ülkeyi soyuyorlar. Üç olay anlatacağım. Bir savcımızın öldürülmesi. O adalet sarayı Türkiye’nin en iyi korunan yerlerinden birisidir. Nasıl oluyor da oraya silah da silah olsa bir tane 7,65. Bir 7,65 Türkiye Cumhuriyetini teslim alıyor. İçeride savcı var, 2 de terörist var. İçerden silah sesi geliyor. Silah sesi geldiyse ne olmuş olabilir? En kötü ihtimal savcının şehit edilmesi olabilir? Peki savcının şehit edildiğini düşünüyorsanız sağ ele geçirmelisiniz teröristleri ki öttürün, konuşturun onları devamı gelmesin. Niye öldürüyorsun?

Soru 2: Fenerbahçe otobüsü Trabzon’da Sürmene’de bizzat gittim, gördüm. Bir viyadükün üstünde hareket halindeki bir araca Karadeniz de satılmayan kurşunlarla atılmıyor. Öyle bir ateş ediliyor ki tam direksiyon simidine denk getiriliyor. Şoförü öldürmeye ateş etmiş. Şoför ölürse o viyadükte Fenerbahçe’nin bütün futbolcuları ölecek. Türkiye karışacak mı, karışacak. Etti 2.

Ağrı’da operasyon yapılıyor. Bile bile askerler ölüme gönderiliyor. Neden? PKK’nın propagandasını yapıyorlarmış orada. Sen Ağrı’nın bir köyünde PKK’nın propagandasını yapsa ne olacak, yapmasa ne olacak? İstanbul’un göbeğinde yapacak. Sen bunu görmüyor musun? 

“Yapılan bu yardımlar AKP’nin yardımı değildir”

Türkiye’yi karıştırmak istiyorlar. Hiçbir provokasyona gelmeyin, sadece seçime endekslenin, sadece seçimi düşünün ve seçim, siyaset bir iddia işidir. Kimseye kızmadan, kimseye küsmeden bizim AKP’ye oy vermiş yurttaşlarla bir derdimiz yok. Onlar bu ülkenin, namuslu, onurlu yurttaşları. Biz memleketi soyanlardan söz ediyoruz. Onları ikna edin. Yapılan bu yardımlar AKP’nin yardımı değildir, Türkiye  Cumhuriyeti’nin yardımlarıdır. Kim iktidar olursa olsun o yardımı yapacak zaten.

Tercihlerimizi, önceliklerimizi yoksullardan yana kullanacağız. Çünkü biz Sosyal Demokratız. Çünkü biz Atatürkçüyüz, çünkü biz yurttaşız. 7 Haziran’da hükümete yürütmeyi durdurma kararı vereceğiz. Artık yürütemeyecekler. Son sözlerimi söylüyorum. Bilecik, yer, gök inlesin. “Bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit memleketi kurtarır.” Helal olsun sana Bilecik.

Yapılan seçim bürolarının açılışlarının ardından Muharrem İnce ve partililer topluca esnaf ziyaretlerinde bulundular.