Muharrem İnce, Vezirhan ve Bayırköy’den Destek İstedi

Yerel seçimler kapsamında Belediye Başkanı Adaylarını desteklemek amacıyla il ziyaretlerinden bulunan İnce, Bayırköy ve Vezirhan’ı ziyaret etti. İnce, “Bu yoldan muavin olarak geçtim, öğretmen olarak geçtim, milletvekili olarak geçtim, İl başkanı olarak geçtim, grup başkan vekili olarak geçtim, 1 sene içinde buradan bakan olarak geçeceğim. Ben emanet oy istiyorum sizden.” ifadelerini kullandı.

İlk olarak Bayırköy’e uğrayan İnce, 30 Mart seçimlerinin Ak Parti ile CHP arasında değil, milletin parasını çalanlar ile koruyanlar arasında bir seçim olacağını belirtti.

 

“Bunlardan el birliğiyle kurtulmanın yolu da Atatürk’ün partisinde birleşmek”

 

İnce konuşmasının devamında şu sözleri ifade etti:

“Ne dediyse bu Başbakanın başına geldi. Baştan ‘Hırsızlık oğuldan babaya geçmez, babadan oğla geçer’ dedi. Biz hırsızlığın babadan oğla geçtiğini biliyorduk da ilk kez bu topraklarda bir şey öğrendik, baba ile oğlun beraber götürdüğünü ilk kez öğrendik.

Camide içki içen kimseyi görmedim diyen İmamı sürdüler, sonra da terörle mücadelede 8 saat sorguladılar. Sınırlarımızı değiştirdiler. Artık Suriye değil bizim sınırı komşumuz PKK mı, PYD mi, El Kaide mi, İŞİT mi belli değil. Memleketi kamplaştırdılar, böldüler, soydular, hazineden paramızı çaldılar. Çocuklarımızın sınavdaki sorusunu çaldılar, sandıktaki oyumuzu çaldılar. Bunlardan el birliğiyle kurtulmamız lazım. Bunlardan el birliğiyle kurtulmanın yolu da Atatürk’ün partisinde birleşmek.

 

“Bunlar siyaset meydanlarında konuşulacak işler mi?”

 

İstifa eden kendi partisindeki milletvekili, geçmişte onu aday yapmış, listelere yazmış, Ak kadrolar demiş. İstifa edince ona tuzluk diyor. Savcıya meydan okuyor, sana gününü göstereceğim diyor. Çiftçiye al ananı git diyor, öğretmene bütün yaz yatıyor diyor, hakaret ediyor. Doktora iğne yapmasını bile bilmez diyor. Sendikacıya dinozor diyor. MHP’ye yavru muhalefet diyor. Genel Başkanına hakaret ediyor, onun daha çocuğu bile yok diyor. Ne kadar ayıp. Bir insan Sayın Bahçeli’yi evlenmediği, çocuğu olmadığı için eleştiriyor. Ne kadar ayıp, günah. Bir insanın tercihidir evlenemez. Bunlar siyaset meydanlarında konuşulacak işler mi Allah aşkına.

 

 

“Bas 6 ok’un üzerine korkma”

 

 CHP’ye geliyor, ana muhalefetin Genel Müdürü diyor, Genel Başkanımıza. Doğru, bizim Genel Başkanımız, SSK’da Genel Müdürlük yaptı, namusuyla bir iş yapmış. E sen sucuk fabrikasında müdür bile olamadın, biz sana sucuk müdürü diyor muyuz? Sucuk fabrikasında muhasebeciydi, sonra ne oldu biliyor musunuz? Sucuk fabrikası battı. Biz bu seçimlerde milletin parasını çalanlardan, fakir fukaranın hakkını yiyenlerden hesap soracağız. Hiç korkmayın, kim bunlar, ne zannediyorlar kendilerini. Şairin dediği gibi ‘Bir soğan soyulurken yaşarıyorsa gözler, hazine soyulurken aldırmıyor öküzler’. Bunu anlatacağız. Yok öyle, dini imanı kimseye bırakmayacaksın, hesap vereceksin hesap. Bu ne biçim ahlak, bu ne biçim siyaset.  Bırak sen Belediye Başkanlığı seçimini, önce bu ülkeyi soyanlardan kurtulalım. Bas 6 ok’un üzerine korkma.”

Bayırköy’ün ardından Vezirhan beldesindeki vatandaşlarla buluşan İnce,  Vezirhan Belediye Başkanı Mehmet Duymuş’un başkan olması halinde vaatler de bulunarak “Devlet imkanı mı istiyorsunuz? Bu seçimde büyük şehirler bizde olacak.  Devletin imkânından fazla büyük şehirlerin imkânı var. Seçin, onu ben sağlayacağım, söz. Herkes biliyor ki İstanbul ve Ankara gitti mi Türkiye’de erken seçim var. Siz buraya Atatürk’ün partisini, belediyenin göklerine 6 oku dikin, Chp sizin emrinizde olacak.” dedi.

 

“Mazot’u sen alıyorsun 5’e, lüks yat sahipleri alıyor 1,5”

 

Vezirhan’da vatandaşlara seslenen İnce şu ifadelerde bulundu:

“Burada kamyoncu esnafı çok. Bir de mübadil var benim tam akrabaların içine düşmüşüm. Baba tarafı hem mübadil, hem kamyon şoförü.  Buralardan çok kamyonun içinde muavinlik yaparak geçtik. Eskişehir’e giderdik, Eskişehir’den küspe alırdık, arpa alırdık babamla satardık. Ben de muavinlik yapardım. O günlerde k1 bölgesi yoktu, k2 bölgesi yoktu yani kazık 1 kazık 2 var ya onlar yoktu. O günlerde, 80 senesinde ben kamyonda muavinlik, babam şoförlük yaparken mazot o lüks yatlara da aynıydı, kamyona da aynıydı. Şimdi öyle mi? Şimdi öyle değil. Sen alıyorsun5’e, o alıyor 1,5’a. Kim? Sahildeki o lüks yatların sahibi. Mazot alırken ÖTV ödüyorsun, peynir alırken kdv ödüyorsun, çay içerken ödüyorsun, su alırken ödüyorsun, ekmek alırken ödüyorsun . Bugün bu ülkeyi yönetenler var ya bunların döneminde ne oldu biliyor musunuz? Yediğin ekmekten, içtiğin suya her şeye kdv ödüyorsun ama bu hükümet elmastan kdv almıyor, yakuttan kdv almıyor. Sizin evinizde elmas var mı? Zümrüt var mı? E ne diye ampule oy veriyorsunuz?

 

“Bu milleti yalanlarla bölüyorlar”

 

Milleti bölüyor. Türk, Kürt diye bölüyor, Alevi, Sünni diye bölüyor. Başı örtülü bacım diye meydanlarda bağırıyor. Benim bir tane kız kardeşim var, onun da başı kapalı. Babamın 2 tane gelini var biri benim eşim, biri kardeşimin eşi. Kardeşimin eşinin başı kapalı, benim eşimin başı açık. Ne babamın böyle bir sorunu var ne anamın böyle bir sorunu var ne bizim böyle bir sorunumuz var. Burada başı kapalı kardeşlerim de var, başı açık kardeşlerim de var. Bunlar, bu milletin insanları. Kimimiz Rumeli’den gelmişiz, kimimiz Kafkasya’dan gelmişiz, kimimiz Trakya’dan. Memleketin çeşitli yerlerinden gelmişiz. Ama hepimiz Türk milletinin bir parçasıyız, hepimiz beraberiz. Bu milleti yalanlarla bölüyorlar. 2002’de 3Y sorunu vardı Türkiye’nin. Türkiye’de yolsuzluk vardı,  yoksulluk vardı, yasaklar vardı. 12 senenin sonunda Türkiye’de yasaklar var mı? Daniskası var. İnterneti bile yasakladıklar. Türkiye’de yolsuzluk var mı? Hem de alası var. Türkiye’de yoksulluk var mı? Daniskası var. Bu 3Y’nin yanına 2 Y daha eklendi.  Bir yalanı eklediler, bir de yüzsüzlüğü eklediler. Bu kadar yüzsüzünü, bu kadar pişkinini inanın bu topraklar görmedi.

Başbakan oğluna telefon açıyor, 4 tane bakanın evine baskın yapıldı diyor. Sen de diyor evdekileri sıfırla. Bu milleti kamyonla soymuşlar. Ey benim kamyonuna mazot alamayan kamyoncu kardeşim, ey çocuğu işsiz gezen kardeşim, sen hala bunların Müslüman olduğuna inan, bize de dinsiz muamelesi yap. Valla yapacak bir şey yok, al o zaman ağlama. O zaman halinden şikâyetçi olma.

 

“Bunları biz yapsaydık sokağa çıkamazdık”

 

Bunu biz yapsaydık, bizim 4 Bakanımız istifa etseydi, çocukları tutuklansaydı, bu millet gelirdi CHP İl ve İlçe binalarını taşlardı. Biz sokağa çıkamazdık. Ama bunlar yüzsüz, hala çıkmış konuşuyor. Ne konuşuyorsun? Sana soru net, çaldın mı çalmadın mı? Çalmadıysan yatak odasındaki kasalara, ayakkabı kutularına dolarlar kim koydu? Böyle bir durumda meydan okumazsak, cesur olmazsak, çocuklarımızın haklarını yedirmiş oluruz. Bunların bir de bir yönleri var. Bunlar çalıyorlar, çırpıyorlar ama Müslüman adam bunlar. O dolarların yanında bir de para sayma makinesi var. Niye? Müslüman.

 

“Bu milletin Cumhuriyetine, parasına, çocuklarımızın geleceğine kıymayın”

 

Az önce MHP’nin Belediye Başkan adayı, bu kalabalıkta bana hoş geldiniz dedi. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Siyaseti, biz bu topraklarda hep nezaket dâhilinde yaptık. MHP bizim rakibimizdir, DSP rakibimiz, Anap, Doğruyol, Demokrat Parti, Refah Partisi, biz bunlarla rakip olduk ama düşman olmadık. Onlar bu memleketin evlatları, hiç itirazım yok. Ama yendik, ama yenildik. Türkiye’deki siyasi partiler bir elin parmakları gibidir. Ama bu AKP’nin üst kadrosu yandan çıkmış 6. parmak gibidir, bunlar farklı. Türk gördü mü düşman bunlar. Tabelalardan TC’yi indiriyor, andımızı yasaklıyor, bayrak şiirini ders kitaplarından çıkarıyor. Bunu MHP yapmaz, DSP yapmaz, Demokrat Parti yapmaz, Doğruyol yapmaz, Refah Partisi yapmaz. Bunu bir tek bunlar yapar. Ben partinin yöneticilerinde değil, sıradan, yurttaş, AKP’ye oy veren değerli yurttaşlarıma sesleniyorum. Yapmayın, etmeyin, bu milletin Cumhuriyetine, parasına, çocuklarımızın geleceğine kıymayın.

Ben 30 yıldır meydanlardayım, Türkiye’yi karış karış dolaşıyorum. Artvin’deydim, Hatay’a gittim Z yaptım Kırklareli’ne gittim, şimdi Bilecik’ten Ankara’ya gideceğim. Her yeri bilirim Türkiye’nin. Vezirhan’ı da bilirim. Siz, iktidar partisine oy verirsiniz. Yine öyle yapın ama yakında değişecek olan iktidara, eskimiş olanına değil. Yakında biz geliyoruz zaten.

 

“Bu ülkenin kurucularına ayyaş diyenlere %49 oy çıkıyorsa bu milletin başına gelecek var”

 

Bu memleketi soyanlara, memleketi bölenlere, milletin parasını çarçur edenlere meydan okumak için, bunlardan hesap sormak için bir sefere mahsus Atatürk’ün partisine oy verin.  Yoktan var etmişler, düşmanı kovmuşlar, para yok pul yok, gençler savaş meydanlarında kalmış. 13 milyon nüfus 1 milyonu ancak çalışabiliyor. Bu köylü devletinden bir Cumhuriyet kuruyor, bu kuranlara Atatürk’e, İsmet İnönü’ye, Fevzi Çakmak’a, Kazım Karabekir’e bütün kumandanlarımıza, gazilerimize, şehitlerimize hepimiz şükran borçluyuz. Hepimiz onlara dua etmeliyiz. Ama bu ülkenin Başbakanı çıkıyor 2 ayyaş diyor. Kimi kast ediyor?  Atatürk ve İsmet İnönü’yü. Bu ülkenin kurucularına, bu ülkenin Başbakanı 2 ayyaş diyorsa ve bu millet de onlara %49 oy veriyorsa, bu milletin başına gelecek var. Bu Cumhuriyet düşmanlarını bu ülkenin başından kovmamız lazım. Bunu sandıkla yapacağız. Bunlar kaçacaklar. O kadar çok parası var ki bunların Malezya’da yiyecekler hepsini, göreceksiniz. Ama AKP’ye oy veren o değerli yurttaşlarıma sesleniyorum. Ben anlayamadım bunu, elim kırılsaydı da falan sonra deme bunları, 12 yıldır görmüyor musun?

 

“Bunlar her şey oluyor da bir Atatürkçü olamıyor, bir de adam olamıyor”

 

Tekel’i sattı, Tüpraş’ı sattı, limanları sattı, değerli arsaları sattı, Saka’yı sattı, Etibank’ı sattı, Sümerbank’ı sattı, araç muayene istasyonlarını sattı, Telekom’u sattı, hepsini sattı bir şey kalmadı. 90 yıldır bu fakir milletin kazandıklarını bir bir sattı. Şimdi de Kıbrıs’ı veriyorlar. Söylemedi demeyin. PKK seçimden sonra özerklik ilan edeceğini açıklıyor. Böyle bir günde sandığa gideceksiniz. Bunlar bir gün sağcı oluyorlar, öbür gün solcu oluyor. Gidiyor CHP’yi Sosyalist Enternasyonal’e şikâyet ediyor. Bir bakıyorsunuz papaz elbisesi bile giyerim diyor, öbür gün çevrecinin daniskası oluyor. AB’ci oluyor, ABD’ci oluyor, Şangay beşlisine geçiyor. Bir gün ulusalcı oluyor, öbür gün muhafazakâr oluyor. Bilecik’e geliyor şehit babası oluyor, Diyarbakır’a gidiyor Barzani’nin eş başkanı oluyor. İstanbul’a geliyor Adnan Şenses’çi oluyor, Diyarbakır’a gidiyor Şivan Perver’ci oluyor. Yakında bu millet onları elvedacı yapacak. Bunlar her şey oluyorlar. Ayakkabı mağazası gibi bunlar, her numara var. Bunlar her şey oluyor da bir Atatürkçü olamıyor, bir de adam olamıyor.

Seçim meydanlarında bize Müslümanlık öğretiyor. Sen kimsin de senden Müslümanlık öğreneceğiz. Evelallah Kalu Bela’dan beri Müslüman’ız biz. Zaten bu ülkede Müslümanlar ikiye ayrıldı. Bir bizim gibi Kalu Bela’dan beri Müslüman olanlar, bir de Tayyip’ten sonra Müslüman olanlar çıktı başımıza.

 

“Cami’ye cebindeki haram parayla girilmez, onu konuşsana”

 

Bu millet dindar bir millettir. Bu millet Cami’de içki içmez, o yalan söylüyor. İmam ne dedi, ben din adamıyım görmedim dedi. Ama o yalan söylemeye devam ediyor. Ne diyor? Kabataş’ta bir kadına 70,80 kişi saldırmış. Bu topraklarda 1071’den bu yana bir kadına 70 kişi asla saldırmamıştır, hiçbir yerde olmaz bu. Laz da yapmaz, Çerkez de yapmaz, Göçmen de yapmaz, Kürt de yapmaz,  Türk de yapmaz. Yalancı bunlar, yalancı. Cami’ye ayakkabıyla girdiler diyor. Doğru, gaz bombasını atıyorsun, cop geliyor ne yapsın insanlar can havliyle camiye sığınmış. Orası Allah’ın evi. Bu konuşulur mu siyaset meydanında? Ayakkabıyla girilmezi, can havliyle giren insanları konuşacağına asıl camiye cebindeki haram parayla girilmez, onu konuşsana.

Belediye Başkanı adayımı size emanet ediyorum, sizi de Allah’ emanet ediyorum.” BETÜL SÖNMEZER

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 5 Mart 2014, 00:00

    KUŞ GRİBVİMİ VARDI – SAYIN İNCE BAYIRKÖYE KADAR GELDİN OSMANELİ YETİM EVLATMI 16 KM BİR KAHVEMİZİ İÇERDİNİZ BİZLERİ PARTİLİ PARTİSİZ ÜZDÜNÜZ CEVABIMIZ AY SONU HAZIR

    Cevapla