Okul Müdürü Murat Akgündüz, AA muhabirine, 9 yaşındaki kızının odasındaki akvaryumdan esinlenerek öğrencileriyle ''balık besleme'' uygulaması başlattıklarını söyledi.
Öğrencilerin, sınav stresini üzerlerinden atması, teneffüslerde akvaryumdaki balık ve bitkilerle ilgilenmelerine imkan sağlamak amacıyla bu uygulamayı hayata geçirdiklerini belirten Akgündüz, Milli Eğitim Bakanlığı'nın ''değerler eğitimi'' kapsamında öğrencilerin, hayvan ve bitki sevgisi sayesinde ''merhamet'' duygusunu yerinde yaşayarak öğrendiğini bildirdi.
Akgündüz, Okul Aile Birliği ve biyoloji öğretmeninin katkılarıyla başlattıkları uygulamada, okuldaki iki akvaryumdan 10'ar kişilik öğrenci gruplarının sorumlu olduğu bilgisini vererek, şöyle konuştu:
''Öğrencilerimiz, hayvana merhamet ile insan ve doğaya yaklaşımlarını geliştirdi. Bu yönden uygulamamızın çok etkisi oldu. Akvaryumların okula getirilmesinin ardından öğrencilerimizdeki olumlu değişimi gözlemledik. Ayrıca, öğrencilerimizin çoğunun evlerine akvaryum ve çeşitli hayvanlar alarak beslediğini öğrendik. Ben ve öğretmen arkadaşlarım da kimi zaman bunaldığımızda akvaryumun başında birer kahve içerek yorgunluk ve stresimizi atıyoruz. Umarım bu uygulamamız diğer okullara örnek oluşturur.''
''Çocuğa sorumluluk verilmesi, onları okula bağlayabilir''
Bozüyük Toplum Ruh Sağlığı Merkezi'nde görevli Psikolog Nihal Aslan da evcil hayvan beslemenin, öğrencilerin eğitim ve başarılarına olumlu yönde etkileyebileceğine dikkati çekti.
Dünyada yapılan bazı araştırmalarla bu etkinin kanıtlandığını dile getiren Aslan, öğrencilerin sınav stresi ve başarısızlık gibi bazı olumsuz durumlardan dolayı kaygı içine girdiğini ve stresli ortamlarda eğitim aldığını belirtti.
Aslan, öğrencilerin stresli ortamlardan kurtulması için bazı okullarda çeşitli uygulamalar geliştirildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
''Bu uygulamayla öğrencilerin, evcil hayvanları yetiştirmek, onların bakımlarıyla ilgilenmek gibi davranışlar kazanması sağlanırken, aynı zamanda bunlarla vakit geçirerek aslında bir nebze de olsun bulundukları bütün stresli durumdan sıyrıldıklarını söyleyebiliriz. Öte yandan, bu uygulamayla öğrenciler sorumluluk alarak öz güven sahibi olabilecektir. Belki çocuk okula girmek istemiyor ya da okula giderken kaygıyla gidiyor. Öğretmenlerle ilgili diyaloglarda da bazı sorunlar yaşıyor olabilir. Çocuğa sorumluluk verilmesi, onu okula bağlayabilir. Bununla birlikte çocuk evde bunu kurgulayıp, ''yarın akvaryumla ilgileneceğim, balığa yem vereceğim, bu sorumluluk bana verildi, o hayvanın yaşamı bana bağlı'' diye düşünebilir.'' AA
Öğrencilere sınav öncesi ’’hayvan sevgisi’’ terapisi
