“Oyun havası” duyunca dayanamıyorlar

Bilecik'in Osmaneli ilçesinde kunduracılık ve berberlik yapan esnaf, oyun havası duyunca müşteriyi bırakıp oynuyor.

İlçede faaliyet gösteren esnaf, oyun havası duyunca, çiftetelli veya kaşıkla oyun oynuyor. Esnafa zaman zaman müşteriler de eşlik ediyor. 

Kundura işletmecisi Bayram Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kunduracılık mesleğinin yanı sıra ayakkabı tamirciliği, terzilik ve bıçak bileme yaptığını söyledi. Kara, işyerindeyken oyun havası ve çiftetelli müziğini duyduğu zaman dayanamadığını ve oynamaya başladığını belirterek, çekmecesindeki kaşıklarla ritm yaptığı belirtti. Kara, kaşık verdiği müşterilerinin de oyuna eşlik ettiğini anlattı.

Oyun kaşıklarını her zaman çekmecede hazır bulundurduğunu anlatan Kara, babasının oyun havasını çok sevdiğini ve kendisinin de babasını izlerken öğrendiğini ifade etti.

Kendisinin fazla oyun havası bilmediğini ancak içinden geldiği gibi oynadığını anlatan Kara, şunları söyledi:

"Çiftetelli veya oyun havası çalmaya başladığı zaman başlıyorum oynamaya. Kendiliğinden geliyor. Kaşıklarım çekmecemde hazırdır. Buradan çıkartıp 'kaşık havası' yapıyorum. Bazı müşteriler tepki gösteriyor ama yüzde 80'i olumlu bakıyor. Hatta bazı müşteriler de alışverişi bırakıp, benimle oynuyor. Cep telefonumda bazı arkadaşlarımın oyun havası kayıtlı, onlar aradığı zaman o sırada bir de müşteri varsa hemen kaşıkları alıp oynuyorum. Gördüğünüz gibi içim kıpır kıpır, yani yapacak bir şey yok." 

 

– "Oyun havası büyüklerimizden yadigar"

 

Berberlik mesleğiyle 30 yıldır yöre halkına hizmet verdiğini ve sadece oyun oynamak için tıraş olmaya gelen özel müşterilerinin olduğunu belirten İdris Özmen de oyun havasının kendileri için olmazsa olmazları arasında yer aldığını söyledi.

Oyun havalarının kendilerine büyüklerinden yadigar kaldığını anlatan Özmen, şunları kaydetti:

"Bizler atalarımızın yadigarlarını elimizden geldiği kadarıyla yaşatmaya çalışıyoruz. Biz de oyun havası olmazsa olmaz. Vatandaş bize zaten telefon ediyor, 'Oyun havası çalıyor mu? Çayımız demli mi?' gibi espriyle karışık sorarlar. 30 yıldır bizim müşterilerimiz böyle. Müşterilerimiz gelir, burada zaten kaşıklarımız tezgahta hazır. İsteyen oynar,  göbek atar, isteyen çayını içer, 'kendin pişir kendin ye' misali. Yani bizim müşterilerden farklı bir tepki aldığımız olmaz. Bilecik türkülerini ve oyun havalarını dinliyoruz, kaşıkları tezgah üzerinde her zaman hazır bulundururuz. Genç, yaşlı, çocuk demeden her müşterim severek bana eşlik ediyor. Burada müşteriyi memnun etmek için elimizden geldiği kadar büyük ve küçük demeden herkesin hizmetindeyiz. Hastaymış, yaşlıymış, çocukmuş bizim için fark eden bir şey yok. Hepsi oynar."

Özmen, çeşitli zamanlarda, kutlama ve törenlerde kurdukları halk oyunu ekibiyle büyük beğeni topladıklarını da sözlerine ekledi. AA

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir