Paşa’nın Soyadı KÜÇÜK Sevenleri ÇOK BÜYÜK

İlçe girişinde 100’lerce araçlık konvoyla karşılanan Küçük’ün aracı vatandaşlarca sık sık durdurularak sevgi gösterilerinde bulunuldu. İlçe merkezinde mehter takımı eşliğinde Kavaklı Park’a kadar binlerce sevenleri eşliğinde güçlükle yürüyen Paşa’nın duygulandığı gözlerden kaçmadı. Yanında eşi Necla Küçük ve kızı Av. Zeynep Küçük ile birlikte tören alanına giren kalabalığı burada da ayrı bir topluluk karşıladı.

Türkmen Şenliği adı altındaki bu programa Eski Bilecik Milletvekili Tayfur Ün ve eşi Meral Ün, Gölpazarı Belediye Başkanı Vedat Kazıcı, CHP Gölpazarı İl Genel meclisi üyesi Turgay Yılmaz, Jandarma eski Genel Komutanı Şahap Yardımoğlu’nun oğlu Barış Yardımoğlu, MHP Gölpazarı Belediye Başkan Adayı Sinan Özkeskin, CHP Yenipazar Belediye Başkan Adayı Mehmet Ünal, MHP Vezirhan Belediye Başkan Adayı Hasan Ocak, Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şube Başkanı Fevzi Köse, Bilecik Gölpazarlılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı ve Değişim gazetesi sahibi Mehmet Ergün, Bilecik Rumeliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Sami Erçin, Bozüyük eski Belediye Başkanı Ahmet Berberoğlu, MHP Bilecik eski İl Başkanı Kerim Kanat, Pazaryeri eski Belediye Başkanı Kadir Mete, Bilecik merkez ecz. sahibi Metin Zevkli, Arslanoğlu Kerestecilik sahibi Kemal Ergal, Turgut Özen Mermer sahibi İşadamı Turgut Özen, DYP eski Bilecik merkez İlçe Başkanı Engin Aral, emekli Başçavuş Kenan Aksu ve gerek Bilecik merkezden gerekse ilçe ve beldelerden çok sayıda vatandaş katıldı.

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün kızı ve Avukatı Zeynep Küçük yaptığı konuşmasında,"Sevgili Hemşerilerim 6 yıl 2 ay çok büyük bir mücadeleden anlımızın akı ile çıktık.

“Bugün bir kez daha Kurtuluş savaşından çıkmış olmanın zaferini kutluyoruz”

Bugün burada bu memleketin yetiştirdiği nadide Türk Generallerinden olan Mustafa Kemal'in askeri olan Veli Küçük Paşa'yı sizlerle kavuşturmuş olmanın gururunu yaşıyorum. Bu süreçte tüm hemşerilerimizin Silivri kapılarında olmasa bile bizimle aynı duyguları yaşayarak verdiğiniz mücadeleye teşekkür ediyorum. Sizler, bizler Türk Milleti olarak çok zorlu savaşlardan geçmiş insanlarız. Bugün burada bu topraklarda kurtuluş savaşını nasıl verdiysek o savaştan nasıl çıktıysak nasıl Mustafa Kemal'in askerleri olarak zafer ilan ettiysek bugün bir kez daha Kurtuluş savaşından çıkmış olmanın zaferini kutluyoruz" dedi.

Konuşmasının ardından babası Veli Küçük ise şöyle konuştu; "Gerçekten mahcup oldum. Bu gösterdiğiniz ilginize çok çok teşekkür ediyorum. Ben 59 senesinde Gölpazarı'ndan ayrıldım. Buradan giderken acaba kazanır mıyım nasıl yaparım diye bilemeden gittim kaçarak, okutmak istemediler. Kaçarak İstanbul’a gittim imtihanlara girdim kazandım. Amacım Devlet Memuru olmaktı . Ama kader beni belli bir yerlere getirdi. Bu vatanın bu hudutların bu bayrağın korunması görevi verildi.

“Bu devletin değil yüce Allah’ın verdiği bir emir olarak kabul ettim”

  Bu devletin değil yüce Allah’ın verdiği bir emir olarak kabul ettim. Toplumlarda her zaman inişler çıkışlar olabilir. Her devlet uzun ömürlü kısa ömürlü olabilir. Önemli olan o devletin hastalığını teşhisini iyi koyarak tedavisini iyi yapmak. Dünya üzerinden en kritik bölgede olan Türkiye'dir. Amerikan Başkanı Buşh şöyle demişti. "Ben dünya haritası üzerinde parmağımı Türkiye'nin üzerine koyuyorum içim titriyor"

  demişti. Türkiye ve Ortadoğu bu kadar önemli bu kadar hassas bir yerde bulunuyor. Burada herkesin gözü var. Öyle bir duruma geldik ki Dünyanın merkezi orta dağı oldu. Dünyanın merkezinde de Türkiye var. Kısa bir Anekdot anlatacağım. 2000 yılında ben Bilecik'te Tugay Komutanıydım çok yakın dostum ben tutukluyken rahmetli oldu ben cenazesine gidemedim.

“Azerbaycan Cumhurbaşkan’ı bana dedi ki "Paşa yok olacaksın yok olacaksın" dedi.”

Azerbaycan Cumhurbaşkan’ı bana dedi ki "Paşa yok olacaksın yok olacaksın" dedi. Ben anlamadım ne dediğini sonra dedi ki "karar alındı, coğrafya değişecek, orta doğu yok olacak, Ortadoğu yok olduğunda büyün devletlerin sınırları değişecek. Bu sınırların değişebilmesi için önce Türkiye'nin yok olması lazım" dedi.

  Ama bu ülkeyi yok edebilmek için Türk ordusunun yok olması lazımdı. Türk ordusunun yok edilebilmesi için belki de kader bana vurdu. Tuttular 1980 ler’den itibaren Veli Küçük klasiği yarattılar her olaya Veli Küçük'ü soktular. Veli Küçük eğer alınsaydı oradan başlansaydı kimse ses çıkarmazdı. Bu nedenle ilk defa ben alındım. Şu da bir gerçek eşimin her zaman söylediği bir şey oldu. Bütün örgütler peşimdeydi, beni öldüreceklerdi. Eşim dedi ki belki de yüce Allah seni cezaevine sokarak seni korumaya aldı diyordu.

  "Ben içerde yatarken dışarıda da yatanlar vardı"

  Kızım benim için avukatlığa soyundu. Eşim İstanbul'u bıraktı, cezaevinin yanında ev tuttu aynı havayı soluyalım diye. Ben bundan şikayetçi değilim. Çünkü bu vatan için her şey yapılır. Ben ahrete göç ettiğimde bana soru soracaklar. İlk bana soru soracak askere gönderdiğimiz anasının elini öperek savaşa girmiş 20 yaşındaki bir evlat. Paşa ben canımı verdim bu vatan için sen ne yaptın diyecek. Bende diyeceğim ki bu vatan için canımı kanımı göze almıştım. Bende böyle hizmet etmiştim diyeceğim. Bu bir kaderdir ancak şöyle söyleyeceğim. Ayrıca dünyanın çeşitli yerlerinde konferanslar vermeye gittim. Gittiğim yerlerde görüştüğüm insanlar hepsi Ortadoğu’nun öneminden bahsediyorlardı. Güney Afrika da, Amerika da ve Rusya da dikkati çeken bölge yok. Ama benim coğrafyamın değişmesi gerekiyordu. Değişebilmesi için Türk ordusunun yok olması gerekirdi. Veli Küçük olmaz başka biri olabilirdi beni seçtiler. 6 sene soruşturma yaptılar önüme ne varsa koyun dedim hiç bir şey yapamadılar. Bana 2 müebbet 99 sene hapis verdiler. Şimdi dosyam Yargıtay’a gidecek. Kızım Zeynep gecesini gündüzüne katarak bu davanın peşine düştü. Yalnız babasının değil tüm bu hazırlanan komployu çürüttü yok etti. Ancak 2 müebbet hapsim olmasına rağmen önüme belge koyamadılar. Demek istediğim ben seçilmiştim.

“Benim Milliyetçiliğim Mustafa Kemal Atatürk'ün çizmiş olduğu ve hiç bir zaman silinemeyecek o yoldaki Milliyetçiliktir"

Türk ordusunu yok edebilmek için ben seçildim. Ama yapamayacaklar yüce Türk Milleti her zaman dimdik kalacak. Türk Milliyetçisi olmam bile suç olarak görüldü. Ben öz ve öz Türk Milliyetçisiyim. Benim Milliyetçiliğim Mustafa Kemal Atatürk'ün çizmiş olduğu ve hiç bir zaman silinemeyecek o yoldaki Milliyetçiliktir" dedi.

  Konuşmanın ardından program Veli Küçük'e, Bilecik Rumeliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Sami Erçin tarafından plaket takdim edildi. Ayrıca özgürlüğün sembolü olarak da havaya beyaz güvercinler atıldı. Vatandaşların bol bol Paşa ile hasret giderip hatıra fotoğrafı çektirildiği görüldü. Program pilav ikramlarının ardından son buldu. CANER ALKAN – ERHAN TOKA