Ülkügüner yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye AB üyeliği konusunda değişik düşünceler var. Bu düşüncelerin altında yatan en önemli unsur Türkiye’nin büyük bir ülke olmasıdır. Çünkü AB ülkeleri içerisinde 72 milyon nüfusuyla ikinci büyük ülke. 27 AB ülkesi içerisinde ekonomisi itibariyle altıncı, turizm kaynakları, doğal zenginlikleri, tarih ve kültür birikimiyle dünyada saygın bir ülke. O bakımdan tabiî ki bazı çekinceleri olabilir diğer ülkelerin. Ama zaman içerisinde aşılacağına inanıyorum.
Ayrıca Türkiye’nin 28 yaş ortalaması gibi çok enerjik genç bir topluma sahip olması da önemli bir husus. Türkiye konumu itibariyle de, çevremizdeki bütün petrol ve doğalgaz kaynaklarının Avrupa’ya transferinde oynadığı köprü rolüyle de çok önemli bir ülke.
Türkiye Yüzer Sergisi, Türk bayraklı iki feribot ile düzenlenmektedir. Bunlardan biri bakanlık ve kamu kurumlarına ayrılan Ankara feribotu diğeri de sanayi kuruluşlarımızın ve turizm sektörünün yer alacağı Samsun feribotudur.
Gezilecek olan 14 Avrupa ülkesi, Türkiye’nin dış ticaretinde %50 paya sahip olan ülkelerdir. Türkiye’ye 2009 yılında gelen 24 milyon turistin 16 milyonunu gönderen ülkelerdir. O bakımdan ülkemizin dış ticaretinde ve turizm ilişkilerinde büyük bir ağırlığı ülkelerdir. Benzer bir proje 1926 yılında büyük Atatürk’ün emirleri ile hazırlanmış ve Dünyada uygulanan ilk yüzer sergi olarak Avrupa’nın 12 ülkesinde 16 limanı ziyaret etmiştir. Geminin rotasına bakacak olursak 1926’da düzenlenen ilk yüzer sergi rotası ile aşağı yukarı uyuşmaktadır.
Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında birkaç tarım ürünü ile kısıtlı dış ticaretimiz olmasına karşın Atatürk, bu yüzer serginin “Genç Türkiye Cumhuriyetini tanıtmak” amacı ile düzenlendiğini ifade etmiştir. Bu nedenle hazırladığımız projeyi “Genç Türkiye Cumhuriyetinden, Modern Türkiye’ye” şeklide tanımlayabiliriz.
Proje, Avrupa Birliği üyesi 27 ülkeden 14’ünü (15 liman) kapsamaktadır. Programın hazırlanmasında; limanı bulunmayan üye ülkelerle birlikte nüfusları ve ekonomik potansiyelleri az olan ülkeler dikkate alınmamıştır. Sadece Fransa’da biri Akdeniz (Toulon), diğeri de Batı Avrupa (Le Havre) olmak üzere iki liman belirlenmiştir.
Projemizde kullanılacak gemiler 2007 yılında bakımdan geçerek beş yıldızlı otel düzeyine getirilmiştir. Kamaraları, restoranı diğer sosyal alanlarıyla serginin bir arada olması katılımcılar için önemli bir avantajlar sunmaktadır.
Kamu kurumlarından özel sektöre kadar geniş bir katılımcı profili vardır. Ziyaretçi sayımız gezilecek 14 ülkede ortalama 120 bin’dir.
Türkiye Yüzer Sergisi, 4-5 Nisan 2011 tarihlerinde İstanbul’da ülkemiz kamuoyuna tanıtıldıktan sonra, hareket ederek 46 gün sürecek bir programla 14 Avrupa ülkesinin 15 limanında ikişer gün yapılacak sergileme ile etkin bir tanıtım gerçekleştirecektir.
Ankara ve Samsun Feribotları ile düzenlenecek olan Türkiye Yüzer Sergisi’ne Hükümetimiz tarafından büyük önem verilmekte ve destek sağlanmaktadır.
Her limanda; protokol, medya mensupları, işadamları ve ithalatçılar, tur operatörü ve acente temsilcilerinin katılımlarıyla kokteyller ve konserler gerçekleşecektir.
Türkiye Yüzer Sergisi’nin ülkemizin geniş kapsamlı tanıtımı ile birlikte ihracatımıza, turizmine, yatırım olanakları, müteahhitlik hizmetleri ve yer alacak tüm sektörlere önemli katkıları olacağına inanıyoruz.
AB ülkelerinde yazılı ve görsel medyada yapılacak tanıtım çalışmaları ile hedeflenen ziyaretçi kitlesine ilişkin hazırlıkları organizasyonun başarısı için önkoşul olarak görüyoruz.
Modern ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin görkemli bir vitrini olarak nitelendirdiğimiz Türkiye Yüzer Sergisi, ülkemizin Avrupa Birliği’ne tam üye olarak katılmasının Avrupa için önemli bir potansiyel ve kazanım olacağını vurgulayacaktır.
Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı dış tanıtım organizasyonlarından biri olarak düzenlenecek Türkiye Yüzer Sergisi; ABİS (Avrupa Birliği İletişim Stratejisi) Kurulu tarafından desteklenmektedir. Aynı şekilde; kamu ve özel sektör kuruluşlarımızın, yazılı ve görsel medyamızın, ilgili tüm kurum ve kuruluşların katılımları ve destekleri ile serginin uzun yıllar anılardan silinmeyecek bir başarıya ulaşacağına inanıyoruz.”
