SADECE BU 3 TESİS Mİ DEREYİ KİRLETİYOR?

Gökhan Sınmaz: “Benden aldığı atık suyu vidanjör nereye gidip boşaltıyor?”

 

Hayri Acar: “Yazılan ceza bu suyu kurtaracaksa bizim tesisimizi de elimizden alsınlar”

 

Cengiz Acder: “Önce kaynağın başını kurutsunlar ondan sonra biz ne gerekiyorsa yapmaya hazırız”

Şelale Restaurant sahibi Gökhan Sınmaz, Acar Restaurant sahibi Hayri Acar ve Tünel Restaurant sahibi Cengiz Acder’in konuyla ilgili açıklamaları:

 ŞELALE RESTAURANT SAHİBİ GÖKHAN SINMAZ: “Cezanın yazılması ya da cezanın ne kadar olduğu bunlar önemli değil, burada önemli olan neyin ne amaçla yapıldığı, neyin hedeflendiğidir. Ben önce Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ile ilgili mevzuatını az çok okudum. Ne amaçla Bakanlığı kuruldu, ne amaçla illerde müdürlükleri kuruldu, memlekete ne gibi faydası olacak bunların bir araştırılıp çevreyi düzenleyecek, çevre tertemiz olacak, korunacak, planlamaları yapılacak, iyi. Bizim burada deremiz akıyor Karasu deresi, Bozüyük’ten çıkıyor Sakarya’ya karışıyor. Derenin üzerine yola paralel gittiği için yol üstünde bir sürü tesis var, yerleşim yerleri, ilçeler, köyler var. İl merkezi keza yakın sayılır dereye. Dereye evsel atıkların lavabo sularının akıtılması söz konusu, buna istinaden de Çevre Müdürlüğü kanunen olarak yaptırım uyguluyor. Kanunda tabi ki bunun cezası belli ama usul olarak da en azından bir uyarı, böyle böyle durumunuzu tespit ettik, şu kadar zaman zarfında bu eksikliklerinizi giderin, dere böyle olmasın, böyle bir yaklaşımla açıkçası karşılaşmadık.

“70 bin kişinin atığı hangi arıtma tesisinde arıtılıyor ve nereye gidiyor?”

Bize cezayı lavabo sularının dereye aktığı, vidanjör faturasının olmadığı, vidanjör hizmeti almadığımız yönünde bundan dolayı ceza uygulandı. Tamam biz kusurumuzu biliyoruz, ben vidanjör faturasını ibraz edemedim. Velev ki ibraz ettim, velev ki vidanjör geldi, benden atığı aldı. Bunlar çözüm değil, ama insan sormadan da edemiyor, aklıma takılan bazı sorular oluyor. Benden aldığı pisliği, benden aldığı atık suyu vidanjör nereye gidip boşaltıyor, hangi ilçenin, ilin arıtma tesisine gidiyor? Bozüyük aşağı yukarı nüfusu 50 bin civarında. Bilecik keza 50 bin civarında nüfus var. Köylerle beraber 70 bini bulur yol üstünde, Söğüt Belediyesi de var. 70 bin kişinin atığı hangi arıtma tesisinde arıtılıyor ve nereye gidiyor? Vidanjör benden aldığı pisliği nereye götürecek? Biz dereyi kirletmemeye özellikle gayret gösteriyoruz. Burası mücavir alan dışında ve Belediyenin buraya özel bir hizmeti yok, çöp toplanmıyor. Ben kendi imkanlarımla haftada 3 defa burada araba tutup çöp atıyorum. Tabi ki atacağım, bunu gidip dereye atacak halim yok, çöp atacak yer neresiyse kamyon çağırıyorum, yüklüyorum, gönderiyorum. Biz bu kadar özveri gösterirken, yani biz nerde bu devlet, neden bana çöp arabası gelmiyor, neden ben hizmet alamıyorum, katma değer olarak devlete katkı sağladığım halde bunu sorgulamıyorum. Lavabonun atık suyu tabi ki akmamalı ama burada altyapı olmadığı için tesis eski bir tesis. Zamanında öyle bir kurulmuş ki hiç bunlar düşünülmemiş büyükler tarafından. Biz bundan sonra tabi ki bunu düzenleyeceğiz, zaten bu katı atıkların atılmamasını sağlayan, bunu engellemeye çalışan benim.

“Peki ne değişti de bu sene dere kokmaya başladı?”

Ticaret yapıyoruz burada müşteriler gelip oturuyor, dereye bakıyor diyor ki “Bu dereniz kokuyor, daha önce kokmuyordu”. Evet kokmuyordu, geçen sene kokmuyordu. Geçen sene şelale neyse bu sene de aynı, 10 sene önce de aynıydı. Peki ne değişti de bu sene dere kokmaya başladı?

Bilmiyorum neden kokmaya başladı bu benim görevim değil.  Köpükler akıyor diyorum ilgili personele, köpüğü takip edip bulun diyor. Köpüğü takip edecekmişim derenin kenarında, nereden geldiğini tespit edip aa buradan geliyor diyip ihbar edecekmişim. Bu benim görevimse ben yaparım.

Bana Bozüyük Belediyesi, Söğüt Belediyesi, Bilecik Belediyesi atıklarını nereye atıyor, hangi arıtma tesisinde arıtıyor, Demirköy, Karaköy, yol üstündeki diğer tesisler.

“Ben 10 bin lira ceza ödemişim, bu su beyaz akacaksa, tertemiz akacaksa ödeyeyim

Biz bakıyoruz ki Tünel Restaurant, Acar Restaurant, Şelale Restaurant olarak üçümüz suçluyuz, herkes tertemiz. Bakın Bilecik il sınırında müdürlüğün sorumluluk sınırına bakın Bozüyük’ten tutun Mekece’ye kadar kaç tane tesis var. Cezai işlem olarak demiyorum, ödeyelim cezayı. Ben 10 bin lira ceza ödemişim, bu su beyaz akacaksa, tertemiz akacaksa ödeyeyim, bu suyu para temizleyecekse ödeyelim ama ben ceza ödeyeceğime o 10 binle burada bir şeyler yapabilirdim, altyapımı tamamlayabilirdim, gerçektende olay amacına ulaşırdı, dere temiz akıyor olurdu. İnsanlar oturduğu zaman mis gibi dere tertemiz su akıyor buradan diye mutlu olurlardı. Bu suyu ben temizleyeceksem, bu görev bana verildiyse devlet bana Şelale olarak Gökhan bey siz burayı temizleyeceksiniz bu dere sizden sorulur diyorsa yetkiyi versin ben temizlerim bu dereyi, kimsenin de canını yakmadan temizlerim. Burada tabi baştan bir 100 bin nüfus atığı nereye gidiliyor o bir sorgulansın, onlar temiz tutsun, benim atığımla burası kirlenmez.

“Neden sadece bunun sorumlusu benim, ya da Hayri bey, Cengiz bey?”

Ben gene yapacağım, tabi ki tamamlayacağım. Gideceğim şimdi projemi çizdireceğim, hazırlatacağım, yapacağım bunu. Burada Müdürlüğümüze tabi bir şey demiyorum, onlar da bunu yaparken illaki görevlerini yapıyorlar, bir şeyler olsun, düzene girsin istiyorlar. Çevrecilik, çevreyi koruma adına tabi ki görevlerini yapıyorlar. Kaldı ki onlar bu işin uzmanları, biz burada imkanı yok bu konuda onlar kadar hakim olamayız ama tabi ki burada bir ikilem var. 3 tesise ceza uygulanması, diğerlerinin hiç ellenmemesi, koskoca Belediyelerin devasal atıkları var, arıtma tesisleri yok, onlara hiçbir şey denmemesi, bize yönelinmesi, niye bana ceza yazdın olayı değil, neden sadece bunun sorumlusu benim, ya da neden bunun sorumlusu Hayri bey, Cengiz bey. Biliyorsunuz bir sürü projeler yapılıyor, duble yol projesi bitti, duble yol projesi yapılırken tesislerimiz kapalı kaldı, yolların kapalı olmasından dolayı. Biz devlet adına bir sürü sıkıntıya göğüs gerdik, zorlukları elimizde olmayan sebeplerle, bizim tesislerimiz kapalı kaldı. Biz devletimiz yol yapıyor, Allah razı olsun, hızlı tren projesi yapıldı, arkamıza geldi, dibimizden geçiyor. Biz hiç zorluk çıkarmadık, sıkıntı yapmadık.

“İlgilileri de bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum”

Memlekete bir şeyler yapılıyor, ne güzel dedik ama biz o kadar mağduriyete rağmen ses çıkarmadık, gene de suçlu biz olduk. Bir sürü kanun mevzuat değişti, bunun projesi var, ona göre teknolojik olarak bunun hazırlanması, altyapısı var. Eski düzene, eski imkanlara göre yapılmış bir şey var, o da tabi ki sorunlara cevap vermiyor. Biz bunu yenileriz, yapacağız, diyeceklerim bundan ibaret. Objektif olmaya, gerçekler, doğrular neyse onları söylemeye çalıştım. İlgilileri de bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum. Buradan Müdürümüze de sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum ama kesinlikle bir serzenişte değil bu, eminim o da en az ben kadar duyarlıdır, en az ben kadar Bilecik’i, doğayı seviyordur, suçumu da biliyorum ama ben bunun gereğini yapacağım.”

ACAR RESTAURANT SAHİBİ HAYRİ ACAR: “Yazılan cezanın anlamını ben de bilmiyorum, niye yazıldı onu da bilmiyorum. Bozüyük’ten tutun Mekece İl sınırlarımıza kadar hiçbir tesise ceza yazılmamıştır, sadece bu üç tesise ceza yazılmıştır. Bunun sebebini de tabi bilmiyoruz. Biz şahsen evde beş aileyiz, beşimiz de TEMA Vakfına üyeyiz. Doğanın ne olduğunu çok iyi biliyoruz, bir anlam veremiyoruz. Bakın şu su 25 senedir benim tesisimin içinden akıyor, Bozüyük Belediyesinden gelen bir sudur, içinde yok yok diye bir şey yoktur. Kimya Mühendisi bir arkadaşım var, geçenlerde 3-4 yerden numune aldık ve ben bu şişeleri ona verdim, İstanbul’a götürdü. Bana telefon açtı, “o numuneyi sen bana vermemiş ol, ben o numuneyi sizden almamış olayım, bu suyun içinde yok yok diye bir şey yok” dedi.

“Bir tek biz miyiz, Bozüyük’ten Mekece il hudutlarına kadar hep biz mi kirletiyoruz bu suyu?”

Yürekler acısı, bize yazılan ceza bu suyu kurtaracaksa bizim tesisimizi de elimizden alsınlar,  ne gerekiyorsa biz de yardımcı olalım ama yazılan cezanın anlamsız olduğunu, bizi uyarmadıklarını sonra yani bir tek biz miyiz Bozüyük’ten tutun Mekece il hudutlarına kadar hep biz mi kirletiyoruz bu suyu, sadece bir bulaşıkhanemiz var, bir de lavabo giderlerimiz var, başka bizde bir şey yok. Zaten atık yağlarımızı falan dönüşüm şeylerimiz var, Belediye gelip hepsini alıyor düzenli olarak. 10 milyon 500 küsür lira para cezası kesildi ama bu 3 tesise kesildiği için bilemiyorum neyin nesidir anlayamadık. Daha önceden hiçbir uyarı gelmedi.

“Her şeyden önce Bilecik için, ben 12 yaşımdan beri çalışıyorum”

Biz Turizm Bakanlığına bağlıyız, denetimler geçiriyoruz. Mesela bu sene bir denetim geçirdik, ağır bir denetim geçirdik. Turizm Bakanlığı insanların yemek yiyeceği yeri çok güzel hijyen hale getiriyor ve bizi öyle bir disipline sokuyor ki hakikaten insanın yemek yemesi için güzel bir yer yapılmasını önümüze koyuyor, biz de uyguluyoruz. Bu sene de denetimimiz vardı, 3 tane müfettiş geldi. Denetimi kıl payı geçtik bu sene, onların istediklerine göre daha çok yatırımlar yapmamız gerekiyormuş. Biz de elimizden gelen her şeyi yavaş yavaş yapıyoruz. Türkiye’miz için, her şeyden önce Bilecik için, ben 12 yaşımdan beri çalışıyorum. Bilecik için çalışıyoruz biz.

“Diyelim vidanjörle çektirdik, vidanjör getirip bu suyu nereye dökecek?”

İtiraz edeceğiz, idari mahkemeye başvuracağız, mahkemenin verdiği karara saygı duyacağız. Diyelim vidanjörle çektirdik, vidanjör getirip bu suyu nereye dökecek? Ya tekrar karasuya dökecek ya da bir toprağa, tarlaya dökecek, araziye dökecek. Kendi kendimizi kandırmayalım. Büyüklerimiz bize öncülük yapsınlar, biz ne gerekiyorsa elimizden geldiği kadar kredi kullanırız, doğaya bir saygı yapmamız lazım. En güzel arıtma neyse onu yapmamız lazım. Benim ilgililere söylemek istediğim şey her şey Bilecik’imiz için. Biz 12 yaşından beri Bilecik için çalışıyoruz, biz Bilecik’in medarı iftiharıyız. Senelerden beri vermiş olduğumuz hizmette tüm Türkiye’nin büyük mülki amirleri buraya gelip yemek yemiştir, dış ülkelerden gelip yemek yemişlerdir, bize teşekkür etmişlerdir. Bu tür tesislerin ayakta kalmasını, yaşamasını istiyoruz. Biz ne yapacaksak önce bizi uyarmaları, bize gün vermeleri lazım. Bana desinler ki “kardeşim 6 ay içinde arıtmanı yap, veya restaurantını kapat” ne gerekiyorsa yaparız.

TÜNEL RESTAURANT SAHİBİ CENGİZ ACDER: “Biz Bilecik’in üvey evladı mıyız, 3 tane tesis Bilecik’in üvey evladı mı, Niçin bize uygulanıyor da başkasına uygulanmıyor bu ceza?

“Biz tesislerimizi kapatalım karasu kurtulsun, karasuya feda olsun bizim tesisler”

Eğer bizim tesislerimizle karasu bu hale geliyorsa biz tesislerimizi kapatalım karasu kurtulsun, karasuya feda olsun bizim tesisler. Ama olay bu değil bizle bitmiyor olay. Esas olayın başı belli, bu cezaları yazanlar da biliyor, ilgililer de biliyor, herkes bu konuyu biliyor nerden kaynaklandığını. Önce kaynağın başını kurutsunlar ondan sonra biz ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Tabi ki üstümüze düşeni yapacağız, biz de rahat değiliz o konuda. Olay belli, diğer tesis sahibi arkadaşlarımın söylediği şeyleri ben de tasdikliyorum. Yazık, bize de yazık, biz Bilecik için bazı bir şeyler yaptığımızı düşünüyorum ben. Bilecik’e katma değer kazandırdığımızı, Bilecik’i tanıttığımızı, Bilecik söylendiği zaman bu tesislerin adı geliyor akla ilk önce. Bu kadar kötü müyüz biz, tesisler kötü mü? Yapılanın yanlış olduğunu ve itiraz etmeyi düşünüyorum. Avukatımla görüşeceğim, duruma göre konuya itiraz etmeyi de düşünüyorum”

ERHAN TOKA – CANER ALKAN



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 3 Temmuz 2014, 00:00

    sadece bu 3tesismi – sayın yekililer bu tesislerimiz bileciğin medihi iftarıdır b,leciği yurt içinde yurt dışında bilecik olarak tanıtan tesislerdir krasunun başlangıçın nereden geldiğini herkes biliyor suyun çoktığıyerden denetlemeye başlasınlar kimler ne kadar kirletiyor ozaman meydana çıkar bu tesislerimiz mi karasuyu kirletyor görürler okadar insana iş imkanı saylayan tesisleri memlekete hizmetgetiren tanıtımı saylayan tesisler kendileri temiz hizmet etmek ister suçlu onlarmı hayribey doğru söylemiş alın ellerinden tesislerini karasu temiz akar ozaman kapatsın çalışanlarda işvesinler işyeri sahiplerinede mekan sağlasınlar ozaman

    Cevapla
  2. 3 Temmuz 2014, 00:00

    nerden tuttururlarsa – gökhan bey size vidanjör faturası ibra edemediğiniz için ceza kesilmiş.neyazıkki biz vidanjör faturası ibra ettiğimiz halde ceza kesildi. bunlar bahane.

    Cevapla