• İmsak 00:00
  • Güneş 00:00
  • Öğle 00:00
  • İkindi 00:00
  • Akşam 00:00
  • Yatsı 00:00
  • İFTARA KALAN SÜRE 00:00:00
İMSAKİYE 2024 - Bilecik

“Salgın süreci, Türkiye’nin güvenli bir liman olduğunu kanıtladı”

featured

Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Keskin, Türkiye ekonomisinde koronavirüs seferberliği kapsamında kaleme aldığı yazısında “bu süreç Türkiye’nin güvenli bir liman olduğunu kanıtladı” ifadesine yer verdi.

Keskin yazmış olduğu yazıda Türkiye’nin sağlık altyapısını ne denli gelişmiş olduğunu ve Türk halkım bir amaca ulaşmak noktasında nasıl kenetlenebildiğinin görülmüş olduğunu söyleyerek şu ifadeleri aktardı:

“2019 yılı sonunda Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına almış bulunan Covid-19 salgını maalesef mart ayı içerisinde ülkemizde de görülmeye başlamış, bu tarihten günümüze hızla yayılarak hemen hemen tüm şehirlerimizde ortaya çıkmıştır. Son günlerde Sağlık Bakanlığımızca açıklanan sayısal verilere baktığımızda salgınla mücadele konusunda ülke olarak başarılı bir sınav verdiğimizi görmekteyiz. Hastalığın yayılım hızı, ölüm oranları ve iyileşen hasta sayılarını dünyanın en büyük ve gelişmiş ekonomiye sahip olan ülkeleri ile kıyasladığımızda bizleri ziyadesi ile memnun eden bir tablo ile karşılaşmaktayız. Bu noktada sağlık altyapımızın ne denli gelişmiş olduğunu ve halkımızın bir amaca ulaşmak noktasında nasıl kenetlenebileceğini görmüş olduk.

“Devlet büyüklerimize şahsım ve iş dünyası adına teşekkür ediyorum”

2.Dünya savaşından bu yana Dünyanın gördüğü en büyük kaos olan bu salgın, sosyal ve ekonomik anlamda da dünyayı derinden sarsmış olup, maalesef ülkemizde de bu sarsıntı aynı şiddetle hissedilmiştir. Virüse karşı alınmış olan tedbirler dolayısıyla hizmet sektöründe yer alan birçok işletme belirsiz bir süre ile kapısına kilit vurmuş, dünyadaki talep daralmasından dolayı sanayicilerimiz üretimlerini kısmak durumunda kalmıştır. Bu işletmelerin zararlarının karşılanması noktasında devletimizce kısa çalışma ödeneği, vergi ve diğer devlet alacaklarının ertelenmesi, KGF Destekli Krediler, ücretsiz izin desteği gibi sübvansiyonlar hayata geçirilmiş ayrıca talep daralmasını bir nebze olsun azaltmak ve mağdur durumdaki vatandaşlarımıza destek olmak adına sosyal yardımlar ve krediler verilmiştir. Ekonomik İstikrar Kalkanı paketi içerisinde yer alan bu destekler zor günler geçiren iş dünyasına bir can suyu vermiş olup bu imkanlardan faydalanılmasını sağlayan devlet büyüklerimize şahsım ve iş dünyası adına teşekkür ediyorum.

“Virüsün yaratmış olduğu bu kaos ortamından ekonomik anlamda güçlenerek çıkacağımızdan şüphemiz yoktur”

 Virüs sonrası dünyada yeni bir düzenin oluşacağı aşikardır. Ortaya çıkacak olan bu yeni düzende Türkiye Dünyada daha fazla dikkate alınan bir aktör olacaktır. Özellikle Uzakdoğu ekonomilerine olan güven bu virüs sebebi ile azalmış olup Türkiye güvenli bir liman olarak dünya sermayesine ev sahipliği yapacaktır. Çin ve Hindistan gibi yeni virüs salgınları üretmesi muhtemel ülkelerde yatırımları olan batı ülkeleri bu yatırımlarını ve tedarik zincirlerini krizlerle başa çıkma noktasında kendini kanıtlamış olan Türkiye’ye kaydıracaktır. Virüsün yaratmış olduğu bu kaos ortamından ekonomik anlamda güçlenerek çıkacağımızdan ve dünya üzerindeki özgül ağırlığımızın artacağından şüphemiz yoktur.

“Virüs sonrası yapmamız gerekenleri şimdiden belirleyerek çalışmaya başlamalıyız”

 Ülke olarak şu dönemde yapmamız gereken, virüs sonrası yapmamız gerekenleri şimdiden belirleyerek çalışmaya başlamaktır. Tüm alanlarda startejik planlamamızı kriz sonrası döneme göre şimdiden yapmalıyız. Özellikle tarım sektörünün önemini ve gerçek ihtiyaçlarımızın bu sektör tarafından üretildiğini bu salgın bize göstermiş oldu. Kriz sonrası yeni bir tarımsal planlama ile boş ekilebilir arazi bırakmadan, bir birim araziden en çok ve verimli ürünü nasıl alırız buna bakmalıyız.

 “Virüs sonrası dünyada hakettiğimiz konuma ulaşacağımızdan şüphemiz yoktur”

Ayrıca virüs sebebi ile tüketicilerin alışveriş tercihleri de online alışverişe kayacaktır. E-Ticaret’in önemi bu salgından sonra çok daha fazla artmıştır. Ülke olarak E-Ticaret’e daha fazla eğilmeli, üreticilerimizin E-Ticaret portalları üzerinden satışlarını artırmalarını teşvik etmeliyiz.

Bu yıl turizm ve dış ticarette büyük kayıplar yaşayacağımız ortadadır. Ülkemize Döviz girişi ciddi manada azalış gösterecek ve dış ticaret açığımız yüksek olacaktır. Bunu aşmanın yegane yolu ihracattır. İhracatta yeni hedef ülkelere yönelmemiz, ihracat yapmakta olduğumuz ülkeler ile ticari bağlarımızı geliştirmemiz gerekmektedir. Devlet olarak da ihracat yapan ve ülkemize döviz girdisi sağlayan işletmelerimizi de desteklememiz ve iş ve işlemlerinde kolaylıklar sağlamamız gerekmektedir.

Özetle bu kriz bize ülke olarak kendi kendine yeten, hatta ve hatta bazı alanlarda diğer ülkelere yardım eden büyük bir ülke ve güvenli bir liman olduğumuzu Dünyaya kanıtlama fırsatı vermiş oldu. Ülke olarak bu zor günleri birlik ve beraberlik içerisinde en az zararla atlatacağımızdan ve virüs sonrası dünyada hakettiğimiz konuma ulaşacağımızdan şüphemiz yoktur.


Reklam
Mustafa Cilali


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir