“SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ”

 

Açıklamayı grup adına Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şube Başkanı Fevzi Köse yaptı.

Abdullah Öcalan’a özgürlük adına yapılan mitingler ve gündeme ilişkin diğer konularda yapılan açıklamada artık sözün bittiği belirtildi. Açıklama sırasında katılımcılar tarafından “Mustafa Kemal’in askerleriyiz. Hainler mecliste yurtseverler hapiste. Yeminler edildi yıkılacak Silivri. Yurtseverler çıkacak hesap soracak. Ergenekon yalanı Amerikan oyunu. Birinci vazifen AKP’yi devirmek” şeklinde sloganlar atıldı. Köse şöyle konuştu:

“18 Mart Çanakkale Deniz Zaferimizin yıldönümünde Türkiye hayatında görmediği bir ayıbı yaşadı. Emperyalizme karşı dünyada ezilen halkların önderi olarak bir Mustafa Kemal’in önderliğinde Çanakkale’de destan yazdığımız bir günün yıl dönümünde Abdullah Öcalan’a özgürlük diye devlet koruması adı altında mitingler yaptırıldı ve 18 Mart tarihinde Ergenekon’da yatanlara ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları verildi. Bizler bunu içimize sindiremediğimiz için meydanlarda halka seslenme ihtiyacı duyduk. Evet o Ergenekon’dan yatanlar bu ülkede Türk Silahlı Kuvvetleri’nin genel kurmay başkanlığını yapmış paşalar, kuvvet komutanları, halkın iradesiyle seçilmiş ama milletvekilliği yaptırılmayan milletvekilleri, gazeteciler, üniversite rektörleri, avukatlar ve yüreği Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyetiyle çarpan yurtseverler. Ellerinden gelse idam cezası kalkmamış olsaydı idam edileceklerdi.

 

‘Bu bir karşı devrim tuzağıdır’

 

Şu tespiti iyi yapalım. Büyük Ortadoğu projesinin eş başkanıyım diyen bir başbakanımız var, Recep Tayyip Erdoğan. ‘Ben bu davanın savcısıyım’ demedi mi? Abdullah Gül Cumhurbaşkanımız ‘Bu olayı delillendirin, savcılar bulun gereğini yapın’ demedi mi? Bunları ben aklımdan söylemiyorum. Basından okuduklarımızı aktarıyorum. Bir tanesi tekzip edilmedi bunların. Yetmedi ulusalcı dalgayı kıran, Pensilvanya’da yaşayan Fettullah Gülen. İşte Ergenekon davasının sonucu ve etkileyenler. Bu bir karşı devrim tuzağıdır. Bu Atatürkçülüğü yok etmek, Cumhuriyeti yok etmek olayıdır. Artık burada kişilere takılmayacağız. Olay Doğu Perinçekler’in, İlker Başbuğların meselesi olmaktan çıkmıştır. Bu bir ülke sorunudur.

 

‘Bize katılmak zorundasınız’

 

Türkiye Cumhuriyeti devletini parçalamak isteyenler, Türk milletini anayasadan çıkarmak isteyenler bunlarla bizim kavgamız vardır. Safınızı belirleyin. Korkunun ecele faydası yok. Saf tutmak zorundasınız. Bizlere katılmak zorundasınız. Bu filmi biz defalarca gördük. Her seferinde yenerek çıktık. Kurtuluş Savaşımızın başında Damat Feritleri de Vahdettinleri de gördük, işbirlikçi basını da gördük, tekvalarla Mustafa Kemal’e asi diyenleri de gördük. Ama yıktık geçtik. Yine yıkacağız. Sözümüz söz.

Milliyetçiliği ayaklar altına aldın diyenler, iki gündür bütün Türkiye ayağa kalktı. Bizleri de görün diye bizde Bilecik’teyiz. Bizde Bilecik’te meydanlara çıktık. Vicdanlı bütün herkese hitap ediyorum. Devlet korumasında ‘Apo’ya özgürlük, Kürdistan’a özgürlük’ diye meydanlara on binlerce kişinin katıldığı bölücü mitingler yapıldı. O mitingleri protesto eden, Kürt bayrağı açan insanlar göz altına alındı. Bunu kabul edebilir misiniz?

 

‘Böyle bir Türkiye’de yaşamaktan utanç duymuyor musunuz?’

 

Ergenekon yalanında ne kadar ayıp bir olay yaşandı. O genelkurmay başkanımız dahil bütün yurtseverlerin sanık olmasında tanıklık yapanlar PKK itirafçıları. Şemdin Sakık, öz yeğenine tecavüz edip kadın pazarlayanlar tanıklık yaptılar. Savcılar kılıf uydurmakta zorlanıyorlar, görmüyor musunuz? Böyle bir Türkiye’de yaşamaktan utanç duymuyor musunuz? Biz utandığımız için bu meydanlardayız. Yapılan yanlışların karşısında kaya gibi dimdik durduğumuzu haykırmak için buradayız. Sizleri de bu onurlu davranışa güç vermeye davet ediyoruz.

Bugün sözü uzatmaya gerek yok. Sözün bittiği yerdeyiz. 1919’da Samsun’dan doğan güneş. Bu güneş nasıl bütün Türkiye’yi kapsadı, aydınlattıysa bugün de Silivri’den çıkacak yurtseverler milli, merkezi milli hükümeti oluşturacaktır.

 

‘Ülke parçalanıyor’

 

Atatürkçü Düşünce Derneği olarak diyoruz ki ben daha iyi sağcıyım ben daha iyi solcuyum dönemi bitti. Ülke parçalanıyor. Mustafa Kemal’in o güzel sözüyle, mühim olan vatansa gerisi teferruattır diyerek Atatürk’le birleşmeye davet ediyoruz. Bu yapılan hukuksuzlukları paylaşmak, Atatürk’le birleşmek ve milli hükümetimizi kurmak için yeniden seferberlik ruhuyla hepinizi katkı vermeye davet ediyoruz. 8 Nisan’da yine Silivri kapılarında 13 Aralıkta olduğu gibi yığılacağız. 23 Nisanlarda ulusal egemenliğin başkenti Ankara’da birinci meclisin önünde yığılacağız. 19 Mayıslarda, 29 Ekimlerde Ankara’da milyonlarla yürek bir olacağız. Sizleri Yaşanan bütün bu oyunları Amerikan emperyalizminin bir oyunu olduğunu, büyük Ortadoğu projesinde enstrüman tabir ettiğimiz işbirlikçileri kanalıyla bu işin uygulandığını unutmayın. İşbirlikçilere hesap sormak namus borcudur. Milli merkezi oluşturup milli hükümetimizi tekrar kuruncaya kadar, Ankara’nın tekrar başkent olduğunu okutturuncaya kadar, Silivri zindanlarını yıkıp bütün yurtseverleri özgürlüğüne kavuşturuncaya kadar bu mücadele devam edecektir.

Biz dimdik ayaktayız, yılmadık yıkılmadık ve yılmayacağız. Bu ülkeyi Amerikan uşaklarına bırakmayacağız.”

 

‘Yiğitler bir gün ölür, korkaklar her gün ölür’

 

Köse’nin ardından İşçi Partisi İl Başkanı Niyazi Güner söz aldı. Güner, “Et kokarsa tuzlarsınız tuz kokarsa ne yaparsınız? İşte Türkiye’de tuz kokmuştur. Bu tespiti yaparak yola çıkmak ondan sonra tavrımızı, davranışlarımızı, eylemlerimizi belirlemek zorundayız. Millet ayakta ama kaç kişi ayaktayız? Şimdi aynı 1919-20’deki gibi ülkeyi bölmek, cumhuriyeti yıkmak eylemindedir AKP BOP eş başkanıyım diyen Tayyip Erdoğan, PKK ile mukavele imzalayanlar bu ülkeyi bölmüşlerdir aslında. Tespiti ona göre yapmaya kalkmak gerekir. Siz ekmeğinden, aşından, çocuğundan, geleceğinden dolayı korkutuluyorsunuz. Korkunun ecele faydası yok. Yiğitler bir kere ölür, korkaklar her gün ölür. Sizler alanlara çıktıkça onlar emellerine ulaşamayacaklar. Bir milli anayasa formu düzenleniyor. 13 Nisan’da da burada düzenlenecek. Ama Tayyip Erdoğan’la PKK’yla anlaşarak dövücü, gerici, emek düşmanı, cumhuriyet düşmanı, vatan düşmanı bir anayasa yapmak istiyorlar. Bunu önce kendimize soralım. Yaptıracak mıyız? Yaptırmalı mıyız? Eğer yaptıracaksınız, yapılacaksa, yaparlarsa bu meydanlarda dolaşacağımızı düşünüyorsanız aldanıyorsunuz.

 

‘Milletimizi ayağa kalkmaya davet ediyoruz’

 

Milletimizi ayağa kalkmaya, Mustafa Kemal gibi asi olmaya davet ediyoruz. Silivri zindanları yıkılıncaya kadar Atatürk’te birleşip milli hükümeti kuruncaya kadar bu millete huzur olmamalıdır. Olmayacaktır zaten. Onun için hepimiz artık sağı solu bitirdik. Hepimiz bu vatan, bu millet, bu cumhuriyet adına tekrar bir araya gelmek zorundayız. Kim ne derse desin, kim ne provakosyon yaparsa yapsın bütün yurtseverlerle birleşmeye, bütün Atatürkçülerler birleşmeye, bütün vatanseverlerle birleşmeye hazırız.

Sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonra eylem zamanı. Bu şehir bir imparatorluğa kuruculuk yaptı, bir cumhuriyete kuruculuk yaptı. Buranın halkına buranın insanına durmak yakışmaz. Buranın insanı tarihte yerini aldı. Bundan sonra eğer AKP’yi, Tayyip Erdoğanları, Abdullah Gülleri yıkamazsanız yarın yeni bir tarih yazılır, bu milletin yerini alır.” dedi. ZEYNEP KILBAHRİ



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir