TÜRK KADININI SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ YILDÖNÜMÜ CUMHURİYET HALK PARTİSİ KADIN KOLLARINCA KUTLANDI

 

Atatürk '' Ey Kahraman Türk Kadını, sen yerlerde sürünmeyi değil omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.'' diyerek toplumun bir parçası olarak kadınların her alanda ileri bir seviyede olmalarını arzu etmiştir.Osmanlı döneminde kadın bir hiçken Medeni Kanunla kadınlara toplumsal açıdan bazı haklar tanınmışken siyasi anlamda hiç bir hak verilmemişti.
Atatürk yaptığı girişimlerle 1930 yılında belediye seçimlerinde seçme; 1933 yılında köy ihtiyar heyeti ve muhtarlık seçimlerinde seçme ve seçilme; 1934 yılında Anayasada yapılan değişiklikle kadınlara, tüm seçme ve seçilme haklarının verilmesiyle kadınlarımız layık oldukları değeri bulmuşlardır.
Kadınlarımı Avrupa Devletlerinin hemen hiçbirinde bulunmayan hakları 1935 yılındaki seçimlerde meclise girerek gerçekleştirmişlerdir.
Yüce Atatürk yine bir yurt gezisinin dönüşünde 1 Eylül 1925'de İhdam Gazetesine bazı yerlerde yüzünü duvara dönüp başındaki bir bez, peştemal veya buna benzer bir şeyler takarak yüzünü örtmekte arkasını dönerek yere yumulmaktadır bu tavrın manası nedir? Medeni bir milletin anası kızı kadını için bu garip şekiller ve vahşi vaziyet nedir? Bu hal milleti gülünç gösterir derhal düzeltilmesi lazımdır diye beyanat verir.1925 yılında İnebolu'da kadınlara şöyle seslenir.''Bir cemiyet, bir millet kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir.Kabil midir ki, bir kütlenin bir parçasını terakki ettirelim, diğerini ihmal edelim de kitlenin bütünlüğü ilerleyebilsin mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin.
Dünyada hiç bir milletin kadını '' Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım.Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar himmet gösterim diyemez.''
Yüzlerinizi cihana gösteriniz ki gözleriniz cihanı görsün.Bunda korkulacak hiç bir şey yoktur.Şunu ihtar edeyim ki bu halin muhafazasında inat ve taassup hepimizi en az kurbanlık koyun olmak istidadından kurtaramaz.
31 temmuz 1932'de Dünya Güzellik Yarışmasında 1. olan KERİMAN HALİS'i '' ECE'' ünvanı ile ödüllendirmiş ve Türk kadınına şöyle seslenmiştir.Türk ırkının en güzel ırk olduğunu tarihten bildiğim için kızlarımızdan birinin Dünya Güzeli seçilmiş olmasını çok tabi buldum.Övünç duyduğumuz tabii güzelliğinizi fenni tarzda da muhafaza etmesini biliniz ve uyanık olunuz ki gelişmelerin aralıksız gerçekleşmesini ihmal etmeyiniz.Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey Atalarımızın analarımızın oldukları gibi yüksek kültürde ve yüksek fazilette dünya birinciliğini elde tutmaktır.
Kimse inkar edemez ki, kurtuluş harbinde ve ondan evvelki harplerde milletin hayat kabiliyetini tutan hep kadınlarımızdır.
Binaenaleyh, hepimiz bu büyük ruhlu, büyük duygulu kadınlarımızı şükran ve minnetle ebediyen taziz ve takdis edelim diyerek kadınlara özellikle Türk kadınına verdiği değeri  bir kez daha göstermiştir.
Aziz Atam bize verdiğin bu hakları bir miras yedi gibi harcayarak sana ve senin ilkelerine sahip çıkamadığımızın üzüntüsü içindeyiz.Cumhuriyet Halk Partisi olarak ilke ve devrimlerine sahip çıkmayı bu yolda hiç yılmadan ilerleyeceğimizi bildirir.
Saygı ve sevgiyle sizi bir kez daha anarız.


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir