TUVALET İHALESİNİ ALAN AHMET ZENGİN BİR TEK GAZETEMİZE KONUŞTU

“Kim ne derse desin bu parayı çıkaramaz”

Zengin 5.800 liraya kadar neden çıktığını, bu parayı kazanıp kazanamayacağını şöyle değerlendirdi:

“Bu akıl işi mi yani soruyorum size?”

“Onların ikisi de bana almamam için yani benim bu iş yerinden kaybetmemi istedikleri için bana bu kadar fiyat yükselttirdiler, ikisi de sonra paslaştılar. Ne yaptılar? Biri kapalıda 4.700 yazmış biri 4.800 yazıyor, bu kadar yakın rakam birbirlerine. Amaçları yoksa niye bu kadar yakın yazabiliyorlar bunu? Bu akıl işi mi yani soruyorum size? Danışıklı dövüş değildir de nedir bu yani? Onların amaçları beni tuş etmek.

Bilsem onların bu kadar rakamları çok yakın yazacaklarını 4.900 yazarım ya da 5 yazarım niye 5.800 yazayım? Amaçları beni buradan tuş etmek ama olmadı nasip değilmiş.

Bu parayı kazanmaz, isterseniz gelin burada akşama kadar oturun kaç para çıkartacağınızı görürsünüz, bu parayı çıkartabilecek misiniz? Bu kadar açık konuşuyorum. Kim ne derse desin bu parayı çıkaramaz, kim olursa olsun bu parayı çıkartamaz.

“Ben ekmek gitmesin diye yaptım ama sonuç ne olacak bilmiyorum”

Bunun hesabını birileri gelsin tutsun benimle beraber, otursun takibini yapsın. Ben ekmek gitmesin diye yaptım ama sonuç ne olacak bilmiyorum. Turnike koymayı düşünüyorum ama Belediye tabi buna ne diyecek bilmiyoruz belki hayır diyecek.

“ ‘Geç abi’ diyordum ama yarın ‘geç abi’ diyemeyeceğim turnike olduğunda”

Bilecik’in nüfusu belli, diyelim ki ilerleyen günlerde turnikeyi koyduk, yarın parasız vatandaş gelecek buraya girmeye kalkacak giremeyecek, sıkıntı yaratacak. Niye? Bu parayı ben toplamak zorundayım ama eskiden giriyordu, vatandaşın parası yoktu “geç abi” diyordum ama yarın “geç abi” diyemeyeceğim turnike olduğunda. Ben bunu çıkarmak, bu parayı ödemek zorundayım. Ufak çocuklar geliyor, onlara bile “hayır kardeşim geçemezsin” demek zorunda kalacağım. Belki tamam bana şikayet gelecek ama ben bu parayı kazanmak için mecburen çocuklara bile hayır diyeceğim. Otogarda turnike var, parası olmadan kimse giremeyecek oraya, peki o zaman nasıl olacak? Ben de aynısını uygulayacağım. Otogar 75 kuruş, burası 50 kuruş ama ben ne yapacağım?

Kadın o zaman turnikeli olunca alacak çocuğunu kucağına öyle girecek başka çaresi yok çünkü ikisi birden dönerse ikisine birden para ödemek zorunda kalacak. O yüzden sıkıntı yaşayacağız. Rakam yüksek, esnafta sıkıntı yaşıyoruz, yandaki komşularımız var, vermeyecek, vermiyordu ama yarın nasıl olacak isteyeceğiz adam ben esnafım diyecek. Ben bu şekilde devam ettiğimde turnike koymak zorunda kalacağım.  

“Benim bu şekilde ekmek yeme şansım sıfır, ekmek yiyemem ben burada”

Burasının topu topu olacağı kirası en fazla 1 – 2 bin lira. Ne olacak yani? Benim bu şekilde ekmek yeme şansım sıfır, ekmek yiyemem ben burada. Su parası, elektrik hepsi binecek üstüne maliye var, muhasebesine para vereceksin, sigortalı çalıştıracaksın. O yüzden sıkıntı büyük ama ne yapalım rakamların buralara gelsin istemezdik, onlar benimle uğraştılar, ben onların ihalesine bile girmek istemedim” dedi.  

Onlar dediğin kim ağabey? sorumuza ise Ahmet Zengin

“Melih Kahraman, Bülent Sabah. Eğer ikisi danışıklı dövüş olmasa biri 4.700 kapalıda biri de açık ihale de 4.800 veriyor. Peki bunda bu kadar yakın olma ihtimali büyük mü sizce? 4.5’ta kesildi yani.

Kapalı ihaleye çevirdiler, doğru, komisyon doğrusunu yaptı, bunu dedi uzatsanız sabaha kadar sürecek ama niye? Onlar anladılar yani oradaki yöneticiler bu işi biliyorlar çünkü. Bir anda yükseldi. Niye? Benim almamamı istedikleri için” diye cevap verdi.

Gazetemiz muhabiri Erhan Toka’nın “Ahmet Zengin orayı çalıştırıyor yıllardan beri, oranın gelirini o biliyor o rakamlara onun için çıktı, öyle bir algı var kamuoyunda” sorusuna şöyle cevap verdi:

“Belki yetkililer buna bir şekilde bakarak bir şeyler yapabilirler diye düşünüyorum”

“Oradaki tutumları yanlış, çarşı burada gelsinler baksınlar. Şu anki rakamla gelecek duracaklar burada bu parayı kurtarabilecek rakam bulamayacaklar. Baksın elektriğini, suyunu hesaplasın, bakalım burası toplanabilecek mi? Belki yetkililer buna bir şekilde bakarak bir şeyler yapabilirler diye düşünüyorum, bilemiyorum onlar bilecek, biz bir şey bilmiyoruz. Ben şimdi ne desem boş olur çünkü son kararı onlar verecekler. İhale kanunu ya da isterse şuan ki ihale iptal edilir isterse gerekli birileriyle görüşüp bir şekilde bir şeyler yapabilirler çünkü mümkün değil bu parayı kazanmaz burası. Onlara gitmesin diye ben bu işi çıkardım, mümkün değil. Onlarınki de 2,5’tur ben kazanabilecek miyim, onlar da kazanamayacaklar o parayı Seven çarşısında o da orada ekmek yiyecek, ona da 2,5 lira diyorlar ya da 2,800, o da kazanamaz. Bunu istediği kadar yapsın, başka çaresi yok ama ne yapabilirler bir şekilde yetkililer çözüme ulaştırırlar diye düşünüyorum.

“Ahmet abi inşallah burasını sen alırsın diye dua eden kardeşlerimiz olmuş”

Bazıları benim burada ekmek yememi istemiyorlar. Yoksa ben 9 yıldır çarşıya hizmet ediyorum, bütün çarşı esnafı, erkeklerle, bayanlarla tek tek görüşsünler benim hakkımda ne diyecekler. Bütün esnaf, bayanlarımız, dükkan sahipleri ya da çalışan elemanlarına gidip birebir görüşebilirler benim hakkımda ne cevap verecekler diye. Gitsinler, sorsunlar Ahmet abi inşallah burasını sen alırsın diye dua eden kardeşlerimiz olmuş. Niye? Güvendikleri için.

“Burada ben kardeşlerimize, kızlarımıza, çocuklarımıza ağabeylik yapıyorum”

Burada ben kardeşlerimize, kızlarımıza, çocuklarımıza ağabeylik yapıyorum, onları koruyorum. Kim olursa olsun kişi hiç önemli değil burada ben esnaf olarak onlara sahip çıkıyorum. Zengin çiçek evi gidip sorabilirler. Kızı var, çocuğu var, elemanı var onlara gidip birebir beni sorabilirler nasıl bir insan olduğumu. Ben işime sahip çıktığım için bu şekilde beni hazmedemediler, bu yüzden yüksek tuttular.

Sabah 7-7,5 da gelip gece 12’ye kadar burada vatandaşa hizmet artı ağabeylik, babalık, emniyete teşkil ediyorum ya da buradaki Belediyenin dükkanına sahip çıkıyorum, hiçbir şekilde zarar verilmemesi için mücadelemizi yapıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

CANER ALKAN