ÖSYM 2016 üniversite tercihleri başladı. 29 Temmuz’da başlayan üniversite tercihleri 3 Ağustos tarihine kadar devam edecek. Üniversite hayatına atılan ilk adım olan tercih süreci her öğrencinin yaşadığı sıkıntılı bir süreçtir. Bu sürecin kolay atlatılması ve ilk adımın doğru atılması için neler yapılması gerektiğini Bilecik’in başarılı Psikolojik Danışmanı Mutlu Selen Haşit’e sorduk. Tercih süreci, tercihler ve dikkat edilmesi gereken hususları sorduğumuz Psikolojik Danışman Haşit şunları söyledi:
- Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Ankara Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezunum. 1995’ten günümüze değin özel sektörde üniversite hazırlık öğrencileri ile çalışıyorum. Meslekte geçirdiğim 20 yılda tercih dönemleri en sevdiğim dönem olmuştur diyebilirim.
- Tercih dönemlerini bu kadar seven biri olarak bu süreçte sizce nelere dikkat etmek gerekir?
Belki çok klasik olacak ama öğrencinin her şeyden önce gerçekçi olarak sınav sonucunu değerlendirmesi gerekmekte. Yani kazanmış olduğu puan türleri, daha doğrusu elde etmiş olduğu puan türleri ve bu puan türlerine ait başarı sıralamaları çok önemli. Özellikle burada öğrencilerden ve velilerden, velilerden diyorum çünkü işin merkezinde doğal olarak anne babalar da tercih yer alıyor, tercih yapacakları puan türünün “başarı sırası aralığı”nı geniş tutmalarını istiyoruz. Bununla ilgili bu alanda çalışan birçok arkadaşımız sayısal veri de verebiliyor. En az %30 oranında altta olan bölümlere yer vermek gibi. Oysa orada benim, öğrenciye en çok söylediğim ve öğrencinin dikkat etmesini istediğim şey; ÖSYM kılavuzunu önüne koyup istediği bölüm hangi üniversitelerde varsa sıralamasını dikkate almadan bir taslak hazırlaması. Bu taslak üzerinde yeni seçenekleri görebilir ve aynı zamanda bu taslak öğrencinin düşünmesi için bir fırsat olabilir.
Tercih sırasında özellikle de tek bir bölüme, tek bir puan türüne takılmamasının daha doğru olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu süreç öğrencilerin en çok araştırma, sorgulama, düşünme yapmaları gereken dönemlerden bir tanesi. Duygusal bakıp “ben o bölümü hiç yapamam, hiç istemiyorum” demek yerine üniversiteleri ve farklı bölümleri sorgulamalarının onlara çok şey katacağına inanıyorum.
- Peki kaç tercih yapabiliyorlar, bu yıl orada bir değişiklik var galiba?
Bu yıl 24 tercih yapma hakları var.
- Üniversite adayı öğrenciler tercihlerini neye göre sıralayacaklar?
Bu konuda ÖSYM’nin kılavuzunda sayfa 5’teki E maddesinde tercihlerle ilgili bir kısım var:
“Tercihlerinizi yaparken kaydolmayı en çok istediğiniz programı en üst tercihinize, daha sonra istediğiniz programı ikinci tercihinize yazınız ve bütün tercihlerinizi bu şekilde sıralayınız. Duruma göre yapabileceğiniz 24 tercihin baştan birkaç tanesini “puanım yeterli olmayabilir” endişesine kapılmadan, sadece ilginizi göz önüne alarak belirleyebilir, buralara en çok istediğiniz programları yazabilirsiniz. Ancak, kazansanız bile kaydolmayı istemeyeceğiniz bir programa tercih listenizde yer vermemeniz yararınıza olacaktır”.
Yani maddede de anlatıldığı üzere tercihlerinizi sıralarken istek sıranızı öncelikli tutmalısınız. Tabi ki kazandığınız yerin olanaklarını, bu yerin aile koşullarınıza uyup uymadığını dikkate alırsınız.
- Öğrencilere tercihlerinde en çok neye dikkat etmelerini önerirsiniz?
Kesinlikle hiç istemedikleri bir bölümü 24 tercih haklarının hiçbir yerine yazmamalarını istiyoruz. Bunun sebebi de çok klasik kullanılan “nasıl olsa oraya kadar düşmem” sözünün kullanılıp oraya düştüklerini çok görmüş olmamdır.
- Peki az önce söylediğiniz gibi merkezde yer alan velilere neler önerirsiniz?
Onların da bu dönem araştırma, sorgulama ve kaç yıldır emek verdikleri çocukları için karşılık almak istedikleri bir dönem. Ama bu kesinlikle dünyanın sonu değil ve hiçbir şey çocuğumuzun ve bizlerin sağlığından daha önemli değil. Farklılıklara açık olmalarını istediğimiz bir dönem. Ayrıca her çocuğun illaki mühendis, doktor, öğretmen, avukat vb. olamayacağı gerçeğini belki de en çok düşünmemiz gereken dönem. Sonuç olarak bu dönem, her açıdan düşünülmesi ve araştırılması gereken bir dönemdir. Şimdiden tüm öğrencilere ve velilere kolaylıklar diliyorum.
- Üniversiteye yerleşen öğrencilere neler önerirsiniz?
Üniversiteye yerleştirildikten sonra aslında hayat başka bir kulvarda yeniden başlıyor. Öğrencilerimize gittikleri üniversite hangisi olursa olsun kendilerini yetiştirmelerini, kulüpleri ve etkinlikleri iyi değerlendirmelerini, iletişimlerini her anlamda güçlü tutup çalışkanlığı kendilerine ilke edinip mezun olmalarını öneririm.
başarılı