Araştırmacı yazar, gazeteci Mumcu, 24.01.2016 günü saat 13’de CHP Bilecik il başkanlığında yapılan anma töreni ile anıldı. 1993 yılında hunharca katledilen gazeteci araştırmacı yazar uğur mumcu ve tüm devrim şehitleri anısına saygı duruşunda bulunulmasının ardından CHP Bilecik il başkanı metin yaşar uğur mumcu anısına bir konuşma yaptı.
Daha sonra ise il eğitim sekreteri efsun gönül şahin uğur Mumcu’yu, yaşamını ve eserlerini anlatan kısa bir konuşma gerçekleştirdi. Şahin yaptığı konuşmasında şu ifadelere yerdi:”uğur mumcu yaşamına 1942 yılında 4 çocuklu bir ailenin 3. çocuğu olarak başlamıştır. Memur olan babası Kırşehir’de iken dünyaya gelen mumcu ilköğretimini orada orta ve liseyi Ankara’da tamamlamıştır. Ankara hukuk fakültesini 1965 yılında derece ile bitiren mumcu, başarı dolu öğrenciliği onu öğrenci lideri yapmıştır.
Bir süre serbest avukat olarak çalışmış ve dil eğitimini almak üzere İngiltere’ye gitmiştir. 1969-72 yılları arasında Ankara hukuk fakültesinde asistanlık yapmıştır. Doğan Avcıoğlu’nun yön dergisinde ‘ordu uyanık olmalı’ sözlerini yazması üzerine gözaltına alınıp 7 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Yargıtay kararı bozmuştur. Bu yazı üzerine ağrı/Patnos’ta piyade er olarak askerliğini tamamlayan mumcu ‘sakıncalı piyade’ kitabını bu süreçte yazmıştır. 1962’den itibaren yön, Türk solu, devrim ve kim dergilerinde 68.69.70 yıllarında akşam, milliyet ve cumhuriyet gazetelerinde inceleme yazıları yayınlamıştır. Ben sevgili Mumcu’yu o yıllarda tanıma fırsatı ve yakın çalışma arkadaşı olarak birlikte görev yapma fırsatı bulan kişilerdenim. Mumcu 1974 yılında haftalık yeni ortam dergisinde yazarlığa başlamıştır. 1975 yılı itibari ile cumhuriyet gazetesindeki yazılarına başlamış, Aralıksız 1991 Kasımına kadar köşe yazarlığı yapmıştır. 6 Kasım 1991’de ilhan Selçuk ve 80 arkadaşı ile ayrıldığı cumhuriyet gazetesine yönetimin değişmesi ile 7 Mayıs 1992’de yeniden dönmüştür. Yaptığı inceleme yazıları karanlık mihraplarca kendisinin hedef alınmasının sebebi oldu. Hiçbir araştırmadan vazgeçmeyen mumcu, en son araştırmasını yaptığı ve yayınlamaya başladığı ‘Kürt-İslam ayaklanması’ üzerine ölüm tehditleri almış ve 24 Ocak 1993 günü saat 11.30’da tarla sokaktaki evinin önünde arabasına binip kontağı çevirdiği anda c4 plastik bombanın patlaması sonucu hayatını kaybetmiştir. Failleri hala bulunamayan Mumcu’nun eserleri arasında anarşist, hayali mobilya ihracatını anlatan ‘mobilya dosyası’ ‘sakıncalı piyade’ ‘büyüklerimiz’ ‘çıkmaz sokak’ ‘silah kaçakçılığı ve terör’ ‘papa mafya ağca’ ‘rabıta ve 12 Eylül’ ‘Kürt-İslam ayaklanması’ sayılabilir.
‘yoksulluğun hükmettiği bileklerimize çelik kelepçeler takıldı işkence hücrelerinde sabahladık kaç kez
İsteseydik diplomalarımızı mor binlikler getiren servetler gibi kullanırdık
Mimardık, mühendistik, doktorduk, avukattık.
Yazlık, kışlık, katlarımız, arabalarımız olurdu.
Yüreğimiz işçiyle birlikte attı.
Yaşamımızın en güzel yıllarını birer taze çiçek gibi verdik toprağa.
Bizleri yok etmek istediler,
Öldürüldük! Ey halkım unutma bizi unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi.
Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.’
MEHMET SELİM SAÇTI
