Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2015 Ana Kararnamesi ile Bilecik Ağır Ceza Başkanlığı’na atanan Ali Bekir Evim, Bilecik’in ceza mahkemeleri anlamında ürettiği dava dosyalarının Türkiye ortalamasının altında olduğunu kaydetti.
HSYK’nın Yaz Kararnamesi ile Elmalı Ağır Ceza Başkanlığı’ndan Bilecik Ağır Ceza Başkanlığı’na atanan Ali Bekir Evim, Bilecik’in huzurlu bir il olmasından dolayı memnuniyet duyduğunu belirtirken Adliye binası eksikliğinin de bir an önce giderilmesi gereken önemli bir husus olduğunu vurguladı.
“Genel olarak tarihi dokusu olan yerlerde görev yaptım”
Bilecik’i tahmin ettiğinden daha güzel bulduğunu belirten Evim, “Bilecik’e de yabancı bir insan değilim. Bursa’nın Gölyazı ilçesindenim. Uzun bir süre de Eskişehir’de görev yaptım. Buraya gelmeden önce Antalya’nın Elmalı ilçesinde görev yaptım. Tarihi geçmişi itibariyle Bilecik’e çok benzeyen bir yer. Bilecik de kökenleri eskiye dayanan, Osmanlı ve Selçuklu döneminde de çok çok önemli olan bir yer. Tarihi dokusu olan yerlerde görev yaptım genel olarak. Önceki görev yerim olan Elmalı’da da yoğun bir iş yükümüz vardı. Yaklaşık olarak Bilecik ile aynı bir iş yüküne sahip.”dedi.
“Başkan Yağcı’yı daha önceden de beğenerek takip ediyordum”
Göreve yeni başlayan Evim, kurumları yeni yeni dolaşmaya başladığını belirtirken Belediye Başkanı Selim Yağcı’yı daha önceki görev alanlarında da beğeniyle takip ettiğini belirtti. Evim, “Bilecik’i yeni tanımaya başladım ama muhteşem bir belediye başkanımız var. Kendisini çok çok önceden takip ediyordum zaten. Ülkemizin idarecilerini gözlemliyorduk ama kendisi de benim ayrıca dikkatimi çeken bir insan oldu. Hem hukukçuluktan geçmiş olması sebebiyle enteresan geliyordu, hem de Bilecik’e olan olumlu katkıları nedeniyle. Şehircilik, çevre düzenlemesi, çevre temizliği konusunda çok başarılı. Bu anlamda Bilecik belediye başkanlığı olarak şanslı.”dedi.
“Yeni adliye binası lazımdan öte elzem”
Bilecik’te yeni bir adliye binası yapımının gerekenden öte elzem bir hale geldiğini belirten Evim, “Bu eksikliği bariz bir şekilde duyduk. Bunu hem medyadan duyduk hem de meslektaşlarımız arasında geçen mesleki hasbihaller esnasında bolca duyuyorduk. Dolayısıyla Bilecik’imizin net bir şekilde adliyeye ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Yeni bir adliye yapılması elzem artık. Lazımdan da öte bir şey. Genel olarak huzurlu bir şehir olma yönü çok güzel. Gerek insan yapısı, insan demografik yapısı , gerekse de şehrin konumu itibariyle çok huzurlu, çok güzel bir şehir.”ifadelerinde bulundu.
“Uzlaşmalar toplumsal dokularımıza uygun yapılmalı”
Türkiye’deki mahkemelerin ortak sorununun iş yükünün gereksiz yere çoğalması olduğunu dile getiren Evim, her işin mahkemeye gelmesinden dolayı mahkemelerin iş yüküne boğulduğunu kaydetti. Bu yoğunluğun azaltılması için uzlaşma birimlerinin işlevinin artması gerektiğinin önemine değinen Evim, “Hem hakim sayımız az, hem de mahkemelere gelen iş sayımız çok fazla. Bunun önüne kesinlikle geçilmesi gerekiyor. Önüne geçilmesinin yolu da uzlaşma müessesesinin yaygınlaştırılması. Ama bunun da bizim toplumsal dokumuza uydurulması lazım. Şu anda eksiklik uzlaşma kurumunun toplumsal dokumuza uyarlanmasındaki eksiklikten kaynaklanıyor. Münakaşa eden kişileri mahkeme önüne gelmeden uzlaştırabilecek uzmanlara ihtiyaç var” dedi. Evim ayrıca “Almanya’nın nüfusu Türkiye’nin nüfusuna yakındır fakat Almanya’daki hakim sayısı Türkiye’dekinin yaklaşık 3 mislidir. Olması gereken de budur. Türkiye’de şu anda var olan hakim sayısının net 3 misli kadar hakim lazım. Hükümet ve HSYK bunu bir anda arttıramıyor. Çünkü hakim yetiştirmek kolay bir şey değil. Bir defa hakimi hukuk fakültesi mezunlarından sınavla alacaksınız. O sınavı ne kadar zor yaparsanız siz hakim havuzunuzu o kadar güzelleştirirsiniz. Ne kadar zor yaparsanız bu defa daha az vasıflı insanlar gelir. Yargı çok ağırdır. Öyle davalar vardır ki o davanın adil bir şekilde çözümü orada yaşayan insanların hayatını doğrudan etkiler. Doğru ve hızlı çözülmesi gerekir davaların.” ifadelerinde bulundu.
“Bilecik halkı kolay kolay problem yaratmıyor”
Adli vakalar yönünden Bilecik’i değerlendiren Evim, “Bilecik’imiz bu konuda harika bir konumda. Nüfus yapısı olarak insanlar genelde yerleşik bir düzende. Bilecik’in genel bir halkı var. Bir de Rumeli kökenli insanlarımız var. Dolayısıyla Rumeli kökenli insanlar da, Bilecik’inkendi halkı da Cumhuriyeti özümsemiş hem de Osmanlıyı hissederek gelmiş bir insan grubu. Bu kişiler kolay kolay problem yaratan bir yapıya sahip değildir
Biz bir yere atandığımız zaman hemen araştırmalara giriyoruz. Öncelikle internetten ve yerel basından bir araştırma yapıyoruz. Ayrıca atandığımız bölgede daha önce görev yapan tanıdıklarımızdan bilgi alıyoruz.
Ceza dosyalarımız Türkiye ortalamasının aşağısında
Bilecik’in yaklaşık olarak 208 bin nüfusu var. Bu nüfusa göre ürettiği ağır ceza dosyası aşırı değil. Türkiye ortalamamsının aşağısında olduğunu söyleyebiliriz. Turizme açık olan yerler, hızlıca göç almış olan yerler ceza davası üretme potansiyeli yüksek olan yerler oluyor. Bilecik gelişmeye devam ederse bu tarz sosyolojik hadiseler gözlemlenebilir. Hızlıca göç alımı bunun dolaylı sebeplerinden birisi olabilir. Örneğin Bozüyük çok daha hızlı büyüyor, çok daha fazla karışık bir nüfus yapısı var. O da bazı sorunlara neden olabiliyor. İnegöl’de bu şekilde. İnegöl de çok hızlı bir şekilde büyüdü. Hızlı büyüyen yerler, hızlı göç alan yerler her zaman için sıkıntılı yerlerdir.”dedi.BETÜL SÖNMEZER
