YILLAR SONRA BİLECİK’TE BULUŞTULAR

 32 sene sonra bir araya gelen mezunlar uzun süre sohbet ederek hasret giderdiler. Buluşma sırasında eskiden çekilmiş olan resimlere bakılarak anılar tazelendi.

Mezunlardan Bursa’da yaşayan İş Adamı Mehmet Emin Bayındır’ın teklifi üzerine gerçekleşen etkinliğe katılan bazı isimler arasında Polis Başmüfettişi Necmi Bayrakçı, 1980 yılı mezunu Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Öğretim Üyesi olan Doç. Dr. İbrahim Gürses, eski TRT İstanbul Radyosu Müdürü TRT Yayın Denetleme Kurulu Üyesi Ahmet Akçakaya yer alıyor.

Yemek öncesinde katılımcılar arkadaşlarıyla duygu ve düşüncelerini paylaştılar. Bilecik Beşiktaş Camii İmamı Osman Çelik, 32 yıl sonra böyle bir etkinlikte bir araya geldikleri için büyük sevinç duyduğunu dile getirdi. 

Polis Başmüfettiş Necmi Bayrakçı da, Bilecik’i çok özlediğini dile getirerek, “Ben bu yemek olayını duyduğum günden beri bir insan köyüne giderken arabanın camından kafasını çıkarır da bakar ya ben arkadaşlar kendimi hep öyle hissediyorum. Çok uzun zaman geçti çoğu arkadaşlarımızla bir türlü görüşemedik. Gerek gurbetin vermiş olduğu gariplikle gerekse mesleğimizin gereği biraz uzak durmak icap ettiği gerekçesiyle bu hasretlik bu gurbetlik aramıza girdi. 

Rahmetli babamın beni Nurettin Hocamızın kapısına bıraktığı gün hiç hatıramdan gitmedi. İlim Yayma Cemiyeti, o garip yurdunda kaldığımız ve orada geçirdiğimiz zamanlarımız benim aklımdan hiç gitmedi. Bizler bu yolun garip yolcularıyız. Hak yolunun ilk gelenleri ve son gidenleri gariplerdir. Biraz da bu yolun gariplerinin garipliği bundan kaynaklanıyor ama şükürler olsun. Peygamber Efendimiz diyor ya, ‘O gariplere müjdeler olsun.’ Bizler bu camianın Türkiye’deki bu hak davasının garip yolcularıyız. Bazı arkadaşlarımız burada kaldılar. Çoğu arkadaşımız da gurbete dağıldılar. Memleketimizin zaten imkanları kıt, iş imkanları dar olduğu için bazı arkadaşlarımız ekmek davası için gurbete göçmek zorunda kaldılar. Gurbete giden arkadaşları da garip yolcuların muhacirleri olarak görüyorum. 

Bilecik’i özledim mi? Ben Bilecik’i çok özledim. Ben bir uzak diyarda Bilecik’in çiftetellisini duyduğum zaman oturur ağlarım. Kendi kendime de diyorum ki ‘Necmi sen ne yapıyorsun böyle? İnsan oyun havasında ağlar mı?’ Ağlıyor. Neden ağlıyor?  Çünkü sen o oyun havasında veya o türkü de gençliğini özlüyorsun. Çocukluğunu özlüyorsun, memleketinin taşını toprağını özlüyorsun.” Bayrakçıoğlu konuşmasının ardından Bilecik’le ilgili yazdığı şiiri arkadaşlarıyla paylaştı. 

İş Adamı Mehmet Emin Bayındır da, artık gerçek dostlukların olmadığını ifade ederek gerçek dostlarıyla bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi. Bayındır, “O İmam Hatiplilikten, hocalarımla tanıştığım, yaşadığım hayattaki arkadaşlık ve dostlukların dışındakilerin hepsi yalandan ibaret olan dostluk. Şimdi dedim ki, Osman Hocama ‘Gerçek dostlar niye hep beraber değiliz ölümlü dünyada? Böyle bir organizasyon yapalım gerçek olan dost ve arkadaşlarla hayatta bir araya gelelim.’ ve bu organizasyon buradan doğarak bu hale geldiler. 

26 yaşında bir oğlum var. ‘Arkadaşlarla buluşacağız’ dedim. ‘Baba ne çok arkadaşın var senin, İmam Hatipten arkadaş mı olur?’ diyor. Oğlumun şimdiki arkadaşları menfaat için arkadaşlar. ‘Bizim arkadaşlığımız okul kantininde bir simiti bölüşerek oluşan arkadaşlık olduğu için böyle.’ dedim.”

Konuşmaların ardından Sait Yılmaz tarafından dua yapıldı ve vefat etmiş olan arkadaşları için yapılan hatim vefat edenlerin ruhlarına armağan edildi. Etkinlik sonunda hatıra fotoğrafı çekildi. ZEYNEP KILBAHRİ