1. Haberler
  2. İlçe Haberleri
  3. İnhisar
  4. 50 DERECELİK SERALARDA EKMEK PARASI 

50 DERECELİK SERALARDA EKMEK PARASI 

featured

Marmara Bölgesi’nin örtü altı tarımda önemli merkezlerinden Bilecik’in Söğüt ilçesinde, sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan tarım işçileri, sıcaklığın zaman zaman 50 dereceyi aştığı seralarda çalışıyor.

Bölgenin sebze ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan Sakarya Havzasında yer alan Söğüt ilçesine bağlı köylerde sabahın erken saatlerinde seraların yolunu tutan tarım işçileri, ekmek parası için ter döküyor. Günde 8 saat, 50 derece sıcaklığındaki seralarda, domates ve salatalık hasadı yapan işçiler günlük 400 lira kazanıyor.

Bölge halkının geçimlerini memleketinde sağlarken, çok sayıda aile de evlerini geride bırakıp Sakarya Vadisine gelen gezici tarım işçileri de seralarda, kimisi eğitimi kimisi hasta olan kardeşinin tedavisi için kimisi ev almak için kimisi evlenmek için düğün parası kimisi de eşine destek olmak ve çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak için seralarda çalışıyor. Söğüt ve İnhisar ilçesine bağlı köylerde gerek yöre halkı gerekse mevsimlik işçilerden oluşan 30 bin civarında kişi, ekmeğini seralardan çıkarıyor.

Mikroklima özelliğine sahip bölgede örtü altı tarımla başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlere sebze sevkiyatının yapıldığı bölgede, domates ve salatalık hasadı sürüyor. Yaz aylarında yüzlerce işçinin domates ve salatalık işinde çalışmak üzere Şanlıurfa, Diyarbakır ve Adana’dan gelen mevsimlik tarım işçileri, alın teri dökerek üretime de katkı sağlıyor.

Söğüt ilçesi Hamitabat Köyü Muhtarı İbrahim Metin, mevsimsel kaynaklı hasatların gecikmeli başladığını ve sezonuna denk gelmesi nedeniyle sıcakla zorlu bir mücadele verdiklerini söyledi.

Hava sıcaklıklarının vatandaşları olumsuz yönde etkilediğini, sıcak havadan en çok etkilenenlerin başında da serada çalışan tarım işçilerinin geldiğini aktaran Metin, ”Son günlerde yaşanan sıcakların en yoğun yaşandığı yerlerden birisi burası. Termometrelerde 42-43 dereceyi görürken seradaki sera gazları akabinde taban sulaması yaptığımız için aşırı nem oranı yüksek oluyor. Kullandığımız gübrelerle beraber nem, tuzluluk oranı artarak aynı deniz havası gibi aşırı bir nemle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla dışarıda bazen 35-40 derece iken içeride de yüzde 75’e varan nem oranıyla beraber aşırı sıcak oluyor, işçilerimizi zorluyor.” dedi.

Metin, bu sıcakta çalışmanın kolay olmadığı dile getirerek, ”Mevsimlik işçilerimiz Şanlıurfa ve Diyarbakır illerimizden geliyor. Köyümüzde sezonluk 250-300 civarında tarım işçisi bulunuyor. Köyümüzde konteynırlar vardı deprem bölgesine gittiği için muhtarlık olarak işçilerinin yaşamlarını kolaylaştıracak her türlü alt yapıyı hazırladık. İşçilerimiz yaş grubu 10-20 yaş arasında genç kızlarımız ve gençlerimiz var. Tabii aileleri de yanlarında geliyor, yıllardır geldikleri için artık birçoğu ile aile gibi olduk.” ifadesinde bulundu.

Üretici Halil Yavaş da 15 yıldır seracılık yaptığını ve son günlerdeki aşırı sıcakların kendilerini etkilediğini ancak sıcağa rağmen çalışmaya devam ettiklerini ifade ederek, sera içerisindeki sıcaklık ile dışarıdaki sıcaklığın çok farklı olduğunu belirtti.

Şanlıurfa’dan ailesi ile birlikte gelen 8. sınıf öğrencisi Fatma Oğlak ise 2 yıldır buraya geldiğini ve çalıştıkları seranın çok sıcak olduğunu anlatarak, ailemin maddi imkanı kısıtlı. Bu sene 8. sınıfa gideceğim. Hem okul masraflarımı çıkarmak hem hasta olan bir kardeşim var onun tedavisine destek olmak hem de evimiz yok ailemin ev yaptırması için para kazanmaya çalışıyorum. Buranın içerisi çok sıcak ama çalışıyoruz. Okuyup polis olmak istiyorum.” dedi.

Lise 1. sınıf öğrencisi Neslihan Tekin de seraların içinin çok sıcak olduğunu belirterek, sıcaklığın kendilerini etkilediğini ama çalışmak zorunda olduklarını ve kazandığı para ile okul masraflarını karşılayacağını dile getirdi.