2011-2012 eğitim öğretim yılı 2. dönem hazırlık çalışmalarına yönelik değerlendirme toplantısı yapıldı. Atatürk İlköğretim Okulu toplantı salonunda, İlçe Milli Eğitim Müdürleri ve Merkez İlçe Okul Müdürleri’nin katılımıyla gerçekleşen toplantıya İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Şişman başkanlık etti.
Halk şairi Yunus Emre’nin “Gelin canlar bir olalım. İşi kolay kılalım. Sevelim sevilelim. Bu dünya kimseye kalmaz” sözleriyle katılımcıları selamlayan İl Milli Eğitim Müdürü Şişman, en kıdemli İlçe Milli Eğitim Müdürlerini de kürsüye davet ederek toplantıyı başlattı.
Şişman, “Doğru olduğuna inandığım bazı şeyleri sizinle paylaşacağım. Görüşlerinizin de kutsal ve değerli olduğuna inanıyorum” diyerek başladığı konuşmasının ilk bölümünde kendini tanıttı.
1974’den beri Türk Milli Eğitimi’nin içerisinde olduğunu söyleyen Şişman, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
“Mustafa Kemal Atatürk, ‘Büyük işler ve önemli faaliyetler ortak çalışmayla mümkündür’ diyor. Burada bulunduğumuz süre içerisinde bir ekip ruhu içerisinde çalışalım. Bilecik’te eğitimin olmazsa olmaz şartlarını yerine getirmekle ilgili uykumuz kaçsın, rahatsız olalım ve gerekiyorsa arayışlar içerisine girelim.
Öncelikle bizden önce her kim arkadaşımız, her ne seviyede görev yapmış ise ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Hiçbir arkadaşımın da ulu orta eleştirilmesini doğru bulmuyorum. Başarı ve başarısızlık hepimizin ortak paydasıdır. Başarı biz yöneticilerin, başarısızlık sizlerin değil. Başarısızlık da, başarı da hepimizin. Buna dikkat etmek durumundayız.
ÖĞRETMENLİK BİR MESLEK DEĞİLDİR
‘Görevimiz namusumuzdur’ sözünü ne olursunuz ilkeleştirelim. Bizim yaptığımız, insan eğitme sanatıdır. Öğretmenlik bir meslek değildir. Öğretmenlik bir ilahi sanatkârlıktır. Bizim defolu üretim şansımız yoktur. Bize emanet edilen yaratılmışların en şereflisi olan çocukları ve gençleri en iyi şekliyle insani, milli, manevi değerleriyle yetiştirmek ve onları hayata hazırlamakla yükümlüyüz. Freni tutmayan insanlar yetiştirirsek, ileride ya size ya da bir başkasına çarpar. Mutlaka freni tutan bir nesil yetiştirmek zorundayız. Eğitimin ihmal kabul etmediğini hepimiz çok ama çok iyi biliyoruz. Her çocuğun da parmak izi kadar özel olduğunu kabullenmek ve ona göre hareket etmek zorundayız. Unutmayalım ki; her çocuk üstündür ve bir başarı noktası mutlaka vardır.
CEBREDEREK BİR YERE VARAMAYIZ
Görevi ihmale sürükleyen merhamet ihanettir. Hoşgörü, sevgi ve saygı amenna ama sürekli görevi ihmal varsa ve buna da merhamet gösteriyorsak ihanet içerisindeyiz demektir. Buna da hakkımız yok. 3K’nın ne demek olduğunu biliyor musunuz? Eskiden kas gücü önemliydi. Daha sonra kasa gücü hâkim oldu. Günümüzde ise kafa gücü hakim. Cebrederek bir yere varamayız. Ama cezp edersek bir yere varırız.
HEDEF ŞART!
Bizim söylediklerimiz ile yaptıklarımızın tutarlı olması çok ama çok önemli arkadaşlar. Hedefi olmayan insan, dalgalarla boğuşan ve her an batma tehlikesi olan bir kayık gibidir. Hedef mutlaka şart. Anadolu’da insanlar yağmur duasına çıkarlar. Bir kişi şemsiyesiyle birlikte yağmur duasına gelir. Bu, o kişinin yağmur duasının sonunda yağmur yağacağına olan inancının göstergesidir. Her insan akşam yattığında yarınla ilgili planlar yapar. Garanti değildir ama o da ümididir. Ne olursunuz inancınızı, güvencinizi ve ümidinizi hiç ama hiç kaybetmeyin. Söylemlerimiz ve eylemlerimiz mutlaka bir işe yaramalı. Sürekli yenilik, sürekli değişim ve sürekli gelişim… Siz dalgalarla boğuşabilirsiniz ama geminizi sağ salim limana yanaştıramadıysanız çok da kıymeti yoktur.
Eğer bir Nizâmülmülkgibi olursak bir Sultan Alparslan yetiştiririz. O da Anadolu’nun kapılarını açar. Eğer bir Akşemsettin gibi olursak bir Fatih yetiştiririz. O da karanlık bir çağı kapatıp aydınlık bir çağı açar. Eğer bir Hasan Can gibi olursak ya da onların yolunda hareket edersek bir Yavuz yetiştiririz. O da kutsal toprakları fetheder. Eğer bir Mustafa yetiştirirsek, o da bu cumhuriyetin kuruluşuna ön ayak olur. Böyle bir yükümlülüğümüz var. Cevizin kabuğunu kırıp içine nüfus edemeyenler, cevizin sadece kabuğundan ibaret olduğunu zannederler.”
HASAN GÜNER