Bilecikspor’un şu andaki durumu ve geleceği hakkında görüşlerini aldığımız Özer, Bilecikspor’un başında bulunan yönetimin istifa etmesini zamansız olarak değerlendirerek “Bu kişiler Bilecikspor’a ihanet ediyorlar” ifadelerinde bulundu.
“Bu işte yalan dolan var”
İstifa eden yönetimin kamuoyuna yaptıkları bazı açıklamalardan dolayı rahatsız olduğunu ve bunlara ilişkin cevap verme gereği duyduğunu belirten Özer, “ Ortaya bir yönetim çıktı, biz de her şeyin yoluna gireceğini düşündük. Fakat bu yönetim çok zamansız bir şekilde istifa etti. Bu konunun içinde bir sürü yalan dolan işler var” dedi.
“Kulüp kapanmasın diye başkan oldum”
Bilecikspor’un Kulüp Müdürlüğünü yaptığı zamanlarda kulübün sıkıntılı günler geçirdiğini ve hasbel kader olarak kulüp başkanı olduğunu belirten Özer, şu ifadelerde bulundu:
“Kendim de aşağı yukarı 7 sene Bilecikspor’un içinde bulundum. Benim görevim genel olarak kulüp müdürlüğü oldu. Fakat kulüp müdürlüğü zaman içinde dönem dönem sıkıntılar yaşadık. Yönetici çıkmadı, kulübü almak isteyen olmadı, bir sürü problemlerle karşılaştık. Biz bu problemlerle karşılaşsak da kulüp kapanmasın diye kendi arkadaşlarımız arasında bir yönetim kurulu oluşturduk. Hasbel kader kulüp başkanı oldum. Kulüp başkanı oldum ama ben sadece etiket olarak kulüp başkanıydım. Bir icraat gerçekleştirmedik sadece kulübün kapanmaması adına, kulübün devam etmesi adına bir faaliyette bulunduk. Bir fedakârlık yaptık anlayacağınız Bu fedakarlığı yaptık ama karşımıza da bir sürü sorun çıktı. Örneğin, SGK’dan borç çıktı, yarın öbür gün belki vergi dairesinden borç çıkacak. Dönemler itibariyle belki de bizi sorumlu tutacaklar.”
“Bırakacaksanız bunun bir zamanı var”
Gelişen sürecin diğer bir boyutunun da Bilecikspor yönetiminin zamansız istifası olduğunu belirten Özer, “Bu arkadaşlar bir kere zamansız istifa ettiler. Bu şekilde istifa edilmez. Eğer bırakacaksanız bunun zamanı var. Bu iş başlamadan önce dersiniz ki arkadaş, biz bu işin içinden çıkamayacağız. Bu işin altından kalkamayacağız. İstifa ediyoruz.
“Bu işin içinde bir tezgah var”
Gelecek arkadaşlara da bu şekilde zaman tanırsınız. Lig başlamış, takımlar sahaya çıkacak, yönetim istifa ediyor. Bu işin içinde bir tezgâh var. Şu da olabilir, bunların bir hedefleri vardı, bu hedeflerini gerçekleştirdiler ve daha sonra da istifa ettiler. O zaman art niyet var. O zaman Bilecik sporluları kandırmaca oluyor bu iş. Başka bir şey değil.”dedi.
“Sahte imzayla iş yapmışlar”
Yaptığı açıklamada Bilecikspor yönetiminin derneklere verdikleri belgelerde sahte imza kullanarak iş yaptığını iddia eden Özer, “Bu arkadaşlar direk kulübü aldılar. Bu arkadaşlar derneklere verdikleri belgelerde doğru işler yaptılar mı? Bunları da araştıracağız. Öyle basit değil bu işler. Sağdan soldan duyuyorum ben sahte imzayla iş yapmışlar. Bakacağız, onlar da çıkacak piyasaya.
“Bilecikspor’u bu kadar küçültemezsiniz”
Bilecikspor’u bu kadar küçültemezsiniz. Büyük hedefler koymuşsunuz, büyük hedeflerde bulunuyorsunuz PTT 1. Ligden bahsediyorsunuz ama ortada hiç bir şey yok. Sadece takımı almışsınız, 2. Amatörden 1. Amatöre çıkartmışsınız. Harcadığınız paranın miktarı çok düşük rakamlardır. Bunu tutup da insanlarımıza anlatmayın. Bilecikspor’u sevenlere anlatmayın.”ifadelerinde bulundu.
“Bilgimiz yoktu diyenler yalan söylüyorlar”
Bilecikspor’un SGK’ya olan borçları hakkında istifa eden Bilecikspor yönetiminin “bilgimiz yoktu” açıklamasına “yalan söylüyorlar” şeklinde cevap veren Özer şu ifadeleri dile getirdi:
“Arkadaşlar biz bu işi alırken bilgimiz yoktu diyorlar. Ali Han yaptığı açıklamada arkadaşların bu konudan haberi olduğunu da belirtti zaten. Biz kendimiz de araştırdık. Bu arkadaşlar, vergi idaresine gitmişler, TEK’e gitmişler ayrıca SGK’ya da gitmişler. SGK’nın da onlara verdiği yanıt, ‘Evet Bilecikspor’un borcu var. Bu borçlarla ilgili torba yasadan yapılandırma çıkacak. Torba yasa çıktığında gelin iyi niyet çerçevesi içerisinde bu işi taksitlendirerek çözelim” şeklinde olmuş. Bu arkadaşlar da bunu kabul etmiş. Tutup da bizim bu işten haberimiz yoktu, bizim bu borçlarla bir ilgimiz yoktu diyemezsiniz. Diyorsanız yalan söylüyorsunuz.
“Bu işlerin hepsi hikaye”
Biz dernekler şubesinden kendi dönemimizle ilgili rapor alip SGK’ya verecektik, daha doğrusu dava açacaktık. O dönemde de bizim yaptığımız bir açıklamadan dolayı arkadaşlar rahatsız olmuşlar falan. Bu işlerin hepsi hikaye. Avukatım Faik Akarkarasu, Emin Yağcı arkadaşımızla ve Batuhan Çolak ile birebir görüşüyor. Faik Bey, SGK’dan gelen borçlarla ilgili dava açacağımızı fakat öncelikle bir konuşmak istediklerini belirtmiş. Batuhan Bey şehir dışında olduğunu belirterek geldiğimde konuşalım bu konuyu demiş. Biz kimseden saklı gizli bir iş yapmıyoruz. Ayrıca yapsak ne olur, diyelim ki yaptık ve öyle bir şey ortaya çıktı. Gelen borç zaten bizim şahsımıza geliyor. Bilecikspor’u bağlayan hiçbir şey yok ortada gözüken. Beni muhatap almış, Ahmet Özünlü’yü Mehmet Sınmaz ağabeyi muhatap almış, Turgut Özen ağabeyi muhatap almış, Erol Çim’i muhatap almış.”
“SGK’nın da yaptığı yanlışlar var”
Kulüp başkanlığını en fazla iki ay yaptığını ama SGK tarafından 2007-2008 döneminin hepsinden sorumlu tutulduğunu belirten Özer, SGK’nın da yaptığı yanlışlar olduğunu vurguladı. Özer, “Ben kulübün kapanmaması adına yaklaşık 1-2 aylık bir başkanlık yaptım. Başkanlık bile değil, sadece kulüp kapanmasın diye yasal bir hareket yaptık. Fakat sonuçta o dönemin hepsinden ben sorumlu olmuşum. Bu da yanlış bir uygulama.
“Yönetim borçları bilerek kulübü devraldı”
Zaten bu konuyu biz mahkemeye verdik. Mahkemeden çıkan kararı bekleyeceğiz. Bizim bu arkadaşların konuyla ilgili bilgimiz yok deme hakları yok çünkü Ali Han’ın da konuyla ilgili açıklamaları var. Ali Han’da diyor ki bizden bu kulübü alırken borcunu her şeyini hesap ederek aldı.
“Bilecikspor’u alırken bir çalışma yapmadılar mı?”
Örnek veriyorum bir inşaat yapacaksınız bir inşaat yaparken arsanın kaç metrekare olduğuna bakarsınız, kaç kat çıkacağına bakarsınız, bir takım fizibilite çalışmaları yapıyorsunuz. Çalışma yapmadan hiçbir şeyin içine girmezsiniz. Bu arkadaşlar Bilecikspor’u alırken bir çalışma yapmadılar mı? Yapmadık diyorlarsa yanlış konuşuyorlar veya yanlış yapmışlar. Çünkü böyle bir şey olmaz.”dedi.
“Bu arkadaşların Bilecikspor’a saygısı yok”
Bilecikspor yönetiminin zamansız istifasından dolayı yönetimin Bilecikspor’a saygısızlık yaptığını belirten Özer, “Bilecikspor şurası yapıldı ben işim olduğundan dolayı katılamadım. Çok da katılmayı istemiştim ama olmadı. O toplantıda kardeşim benim param var işimi kendim görürüm lafları yapmışsın. Bunu yapan arkadaş biraz dikkat edecek. Bir kere Bilecikspor’a saygısı olacak. Bu arkadaşların Bilecikspor’a saygısı falan yok. Neden yok, yanlış zamanda yanlış şekilde istifa ettikleri için. İstifa etmeleri de bir şeyi çözmüyor. Şu anda o arkadaşlar sorumlular. Yeni yönetim oluşana kadar bu arkadaşlar ondan sorumlu. Yarın gelecek borçlardan da sorumlular. Kulübün içerisinde varlarsa, bu kulübün içinde başkanlık yapmışlarsa bu işten sorumlu olacaklar. Başka çareleri yok.”ifadelerini kullandı.
“Kiminle ne anlaşma yaptılarsa belgelesinler”
Bilecikspor’un bir takım çalışmalar yaparak para bulacaklarını belirttiği açıklamalara yanıt veren Özer, “ Biz stadı bir firmaya verdik, oradan para alacaktık gibi ifade kullandı arkadaşlar. O zaman kim kiminle ne anlaşması yaptıysa ortaya çıkartsın. Vodafone ile mi yaptılar, Turkcelle mi yaptılar, Avea ile mi yaptılar, kimle yaptılarsa bunun bir örneğini, nasıl bir sözleşme yaptılarsa bunu bir yayınlasın arkadaşlar. Bileciksporlular da bunu görsün. Kim doğru kim yalan söylüyor görelim. Ayrıca statla ilgili 35 bin TL’lik de bir borç olduğu söyleniyor. Onu ben bilemiyorum, o dönemde ben yoktum.
“Bakacaksınız ki imzalar sahte çıkacak”
Kiminle ne anlaşma yaptılarsa belgeleriyle ortaya koysunlar. İstanbul’da toplantı yaptık diyorlar ama İstanbul’da toplantı yapma gibi bir şansları yok. Niye, çünkü birisi Ankara’da, birisi İstanbul’da birisi bilmem nerede. İmzayı attıramazsınız. İmza atmanız için buraya gelmeniz lazım veya imza defterinin gezmesi lazım. Bakacaksınız ki imzalar sahte çıkacak. Ben bu inançtayım. Böyledir demiyorum ama bu inançtayım”
Yönetimin bir takım hedefler koyarak PTT 1. Lige çıkartmayı düşünürken işlerin kötüye gittiğinde de kimsenin kendilerine yardım etmediklerini söylemlerini eleştiren Özer,”
Bana göre yapılan bir takım yanlışlıklar var. Hem hedef koyup bu takım PTT 1. Lige çıkacak diyeceksiniz arkasından diyeceksiniz bu iş kötüye gitmeye başladığında bize kimse yardımcı olmuyor, bize kimse destek vermiyor.
“Kimse bana bir şey sormadı”
Ben kaç sene bu kulübün müdürlüğünü yapmışım sen bir kez telefon açıp da ya ağabey biz bu kulübü aldık, senin önerebileceğin bir şey var mı diye sordun mu? Veya bu kulüpte başkanlık yapmış bir sürü arkadaşımız var. Sen hangi bir tanesine ya başkanım hasbel kader biz bu kulübün başkanı olduk bize bu konuda önerileriniz neler olabilir veya ne tarz yardımınız olabilir demiş mi. Bir tane fabrikaya gidip de saha içinde reklam tabelası çalışması yapmış mı. Hiçbir faydası yok. Bunlar olsa belki bir gelir kaynakları olacak.
“Arkadaşlar ukalalık yaptılar”
Bize sorsalardı biz bunları söyleyecektik zaten. Fakat bize kimse bir şey sormuyor. Bir kasıntılık, biraz daha ileriye götürürsem ukalalık tavrı içinde arkadaşlar. Başka bir şey değil. Hasbel kader gelmişsiniz, hasbelkader kulübü almışsınız biz de iyi yapmışsınız dedik. Tebrik ettik, başarılar diledik. 2. Amatöre takımı çıkarttılar, eyvallah o da güzel. Ama 2. Amatörden iş 1. Amatöre geldikten sonra başka şeyler konuşmaya başladılar. Bize kimse yardımcı olmuyor dediler. Belediye Başkanının oğlu Emin Yağcı zaten yönetimde. Emin’in yönetimde bulunmasının sebeplerinden biri de bana göre belediye ile olan diyaloğu sağlamak. Veya ne tarz bir katkı sağlanır bunun çalışmasını sağlamak.”dedi.
“SGK borçlarından 15 gün önce hoca işi bıraktı”
SGK borçlarının ortaya çıkmadan önce takımda birtakım değişiklikler meydana geldiğini belirten Özer, “SGK borçları ortaya çıkmadan 15 gün önce sözleşme yaptıkları hoca yardımcılarıyla beraber işi bırakmış. Bu benim aldığım bir istihbarat. Bu hafta içerisinde eğer arkadaşlar lisans yetiştirebilirlerse takım devam eder. Eski yönetime Gültekin Cici’ye teslim ettiklerini söylüyorlar. Gültekin Cici’de bu işle ilgili bir çalışma yapar. Gültekin Cici’nin de yaptığı çalışma bağlayıcı bir çalışma değil. Şu an yönetici değilsin, kongreyi yapmamışsın. Kongreyi yapman için en az 15 gün süre lazım. Geçici bir çözüm olarak lisansları çıkanların adına bir işlem yapılabilir.
“Yaptıkları dürüstlük değil, sahtekarlık”
Bugün yöneticilere kart çıkartacaksınız veya hocanıza kart çıkartacaksınız yönetim kurulu karar almadan çıkartamazsınız. Şimdi yönetim kurulu kararı alamıyorsunuz. Bu mu bu adamların dürüstlükleri. Biz dürüstüz diye kamuoyunu bilgilendiriyor ya arkadaşlar. Bu mu dürüstlükleri. Bu sahtekârlık. Bilecik’te bize Bilecik’teki adamdan başkasının faydası olmaz. Olmuyor da. Çünkü ben Bilecik’te yaşıyorum.
“Sen Bileciksporlularla kafa bulamazsın”
Arkadaşlar Bilecik’te yaşamıyor. Bu arkadaşlar Bilecik’te yaşamadıkları için bu milletin nabzını ölçemezler. Oraya gelen 15-16 yaşlarında bir sürü çocuk var. Belekoma diye bir tayfa var. Bu işe gönül vermişler. İşlerini, güçlerini, okullarını bırakıp oraya gidiyorlar. Sen bu insanlarla kafa bulamazsın. Bu iş buraya geldi. Sen birsürü vaatlerle çıktın ortaya ama şimdi o vaatlerin hiçbir tanesini gerçekleştiremiyorsun. Kendinden başka herkesi suçluyor ama kendisi ben sütten çıkmış ak kaşığım diyor. Değilsin arkadaş. Sen art niyetli hatta ve hatta Bilecikspor’a ihanet eden bir başkansın şu anda. Genel kurula gitmediğinden dolayı. Bu ihanettir başka bir şey değil.”
“Bazı yerel unsurların devreye girmesi gerekiyor”
Bilecikspor’un gelişmesi ve yükselmesi adına bazı yerel unsurların da devreye girmesi gerektiğini ifade eden Özer,” Bilecikspor geçtiğimiz hafta ilk maçına çıkmadı. Şahsen kulübü ben almış olsam kulübü bu seviyeye düşürmem. Ben bir sene sonraki deplasmanda bölgesel ligi düşünürüm. Deplasman bölgesel lig dediğiniz zaman karşınıza 600 bin TL, 700 bin TL veya 1 Milyona yakın rakamlar çıkacak. Ben bu parayı bulamam. O zaman bazı unsurların devreye girmesi lazım. Sanayici devreye girebilir, eski başkanlar devreye girebilir. Belediye başkanının bizzat devreye girmesi gerekir.
Milletvekillerinin bu işe ön ayak olması gerekiyor.
Bu işler valinin işi falan değil. Gerçek anlamda belediye başkanının da işi değil. Bu bir gönül meselesidir. Belediye başkanı şu anda bu memleketin sahibidir. Onun bakış açısı farklı olmalı. Nasıl bir belediyespor basketbol takımına destek veriyorsanız aynı şekilde Bilecikspor da Bilecik’in takımı olduğu için buna da bir destek vermeniz gerekir. Ölçüsünü siz belirleyeceksiniz, ölçüsünü ben belirlemeyeceğim. Fakat olması gerekiyor. Bugün nereye giderseniz gidin belediyeler takımlarını öyle ya da böyle destekliyorlar. Belediye olmadan zaten bu işleri yürütemiyorsunuz. Bu işlere gönül vermiş bir sürü ağabeylerimiz, arkadaşlarımız var. Herkes belli oranda bu işe katkı sağlayabilir.
“Önümüzde Bozüyükspor örneği var”
Önümüzde Bozüyükspor takımı örneği var. Bozüyükspor küme düştü. Fahrettin Poyraz, bu takım Ahmet Berberoğlu’nun takımı değil Bozüyük’ün takımı dedi. Arkasından takım gitti. Yazık günah. Çıkartmak için bir sürü çaba harcıyorsunuz. Bilecikspor 2008’de düştü hepimiz 6 senedir özledik Bilecikspor’u. Fakat bugüne kadar işin içinde bulunan arkadaşlar hep vermişler. Bilecikspor zaten geride olan bir kulüp değil ki. Kim aldı, siz aldınız. Onlar hep ceplerinden vermişler. Geriye dönük bir geliri var diyemiyorsunuz. Sabit gelir kaynakları yaratamamışsınız. Bugün takımı alsak takıma yedirecek yemeğimiz, yatıracak yerimiz yok. Bunlar yapılması gereken şeyler. Yapılmamış hep yüzeysel bakılmış. Günlük yaşanmış. Tesis mi yapayım yoksa takıma mı bakayım. Otomatikman takıma bakmak durumunda kalıyorsun. O zaman da birtakım şeyleri yapamıyorsun. Bu iş için bir güç birliği yapmak lazım. Bu işe gönül vermiş ağabeylerimiz, arkadaşlarımız var. Çok fazla büyük paralar harcamadan, onları da rahatsız etmeden bu işin altından kalkılabileceğini düşünmüyorum.
“Bu işin altından kalkamayacaksan almayacaktın”
Örnek veriyorum, İstanbul’dan beni bir arkadaşım aradı. Ağabey dedi sen bu işe yıllarını verdin. Ben senden bir şey rica ediyorum. Şu takımı alırsan ben de sana maddi olarak destek vereceğim. Kaç paraya çıkar dedi bu iş. Ben de 40-50 bin TL’yi geçmez dedim. Birinci amatör için konuşuyorum dedim. O da transfer yapmak kaydıyla. Ağabey dedi ben finanse edeceğim dedi. Ben de kusura bakmayın şu anda alamam dedim. Çünkü o anda takımı çıkartırız problem değil ama bu işin senesi var. Sen dedim seneye 1 milyon parayı verebilecek misin. Yarısını hatta verebilecek misin dedim. Ağabey o beni aşar dedi. O zaman girmeyeceksin bu işe dedim. Almaması lazım. Aldın veya hedefin olacak. Hedef koymuyorsan, sadece günlük yaşamak için ya Bilecikspor bu sene sahaya çıksın da nasıl çıkarsa çıksın. Yok böyle bir şey. Bu benim düşüncem, başkası farklı düşünebilir. Ben şu anda alsam önümüzdeki seneye bakarım. Deplasmanda ne yapabilirim, deplasmanda kim bana ne kadar katkı verebilecek bunlara bakarım.”dedi.
“200 bin TL masraf yapmaları mümkün değil”
Erhan toka: Arkadaşlar 200 bin tl kadar bir masraf yaptıklarını söylüyorlar.
Özer: Mümkün değil, belgelesinler. Ne yapıyorsun 200 bin TL’yi. BİEN seramik destek veriyor dediler, formalarının önünde BİEN Seramiğin forma reklamı var. Nerede harcamış o paraları? Gene kurul yapacaklar. Genel kurul yapmadan kulübü alıyorlar, genel kurul yapmadan kulübü bırakıyorlar.
“Ahmet Subaşı da yalnız kaldı”
Erhan Toka: Ahmet Subaşı da Edebalispor’un muhtemelen lige çıkmayacağını belirtti. Batuhan Bey’de Edebalispor ile ilgili düşüncelerinin olduğunu ifade etti.Edebalispor ile ilgili bir şeyler söylemek ister misiniz?
Cengiz Özer:Ahmet de bu işe çok emek veren bir arkadaşımız. Kendisiyle beraber de çalıştık. Bu işi gerçekten seven bir arkadaşımız. O da bir şeyler yapmak istedi ama yalnız kaldı. Yalnız kalınca cebinizden harcıyorsunuz. Çoluğunuzun çocuğunuzun rızkını başka yerlere harcamak durumunda kalıyorsunuz. Ahmet Bey tahmin ediyorum bir noktaya kadar geldi. Bundan sonrasını artık kaldıramayacağım ben bu işten kendimi soyutlayayım dedi. Bence doğru düşündü.
Erhan Toka: Onun da zamanlaması yanlış değil mi?
Cengiz Özer: Edebalispor ile ilgili bir sıkıntı yok şu anda. Edebalispor ile Bilecikspor yönetimi konuşmuş Bilecikspor adı altında futbolcuları da oraya empoze ederek böyle bir çalışma yapılmış diyebiliyorum ben. Edebalisporda oynayan futbolcuların büyük bölümü hoca bakacak hangisi işine gelirse alıp orada oynatmayı düşünmüşler. Fakat şu anda hiçbirisi yok, geçerliliğini kaybetti.