1. Haberler
  2. Manşet
  3. ERDOĞAN TÜFENKÇİ “PARTİ MECLİSİNE BU KIZ GİRİYOR, BUNU DA BENİM HİÇ KABUL EDESİM GELMİYOR”

ERDOĞAN TÜFENKÇİ “PARTİ MECLİSİNE BU KIZ GİRİYOR, BUNU DA BENİM HİÇ KABUL EDESİM GELMİYOR”

featured

Tüfenkçi CHP’nin yakın zaman önce gerçekleştirdiği 18. Kurultayını ve bu Kurultayda parti meclisine giren Bilecik Gençlik Kolları Başkanı Didem Gültekin hakkındaki düşüncelerini ayrıca 2015 yılında yapılacak genel seçimlerde milletvekili adayı olup olmayacağını anlattı. CHP Bilecik eski İl Başkanı Erdoğan Tüfenkçi’nin gazetemize verdiği röportajın devamı:

“Sanki ölü toprağı serpti biri bizim örgütümüzün üzerine”

“Onun için Kurultay bir vesileydi diye düşünüyorum. 2015 seçimlerine girmek için ve örgütteki bu yılgınlığı, yerel seçimlerdeki başarısızlıkları, genel seçimlerde ve cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki yenilmişliği var. Bütün bunlar sanki ölü toprağı serpti biri bizim örgütümüzün üzerine, bir bıkkınlık var. Bunu bu örgütün üzerinden sıyırıp atmak, mutlaka taze kana ihtiyaç var. Bir değişime ihtiyaç var. Bu değişim de bu kongrede olabilecek değişimdi bana göre. Sonunda da kongre yapıldı. Çok kısa sürede olan bir kongre oldu. Yeterince çalışmalar, adayların projelerini anlatmaya fırsat bulamadan, delegelerle yeterince diyalog kuramadan yapılan bir kongreydi.

“Ben genel başkanımıza muhalifim, neden muhalifim?”

 Bu kongrenin sonucunda da Sayın genel başkan yeniden genel başkan seçilmiştir. Ben genel başkanımıza muhalifim, neden muhalifim? Partimin artık bir değişime ihtiyacı olduğuna inanıyorum Bir değişim olsun partide. Bir kan tazelenmesi olsun, partime bir heyecan gelsin. Partimde ivme yükselsin. Bir kaynaşma ve kenetlenme olsun. Bunun da ancak tepedeki değişimle olacağına inanıyorum. Kişiler üzerinde durmuyorum. Kişiler önemli eğil. Grup başkan vekili çıkmazdı da başka biri çıkardı. Hiç fark etmiyor benim düşünceme göre. Ama mutlaka bir değişim olmak zorunda. Buna inanıyorum. Dolayısıyla bu değişimi bekliyordum fakat süre çok kısa olduğu için yeterince başarılı olamadı, 415 oy da kalındı. Fakat bunun önemli bir ders olduğuna inanıyorum. Bundan birçok dersler de alınacaktır, değerlendirmeler yapılacaktır genel merkez tarafından ama kurultay bitmiştir, genel başkan seçilmiştir. Artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanı hepimizin genel başkanıdır.

“Başta il yönetiminin olmak üzere çok ciddi adımlar atması gerekiyor”

Dolayısıyla önümüzdeki seçimler olan 2015 seçimlerine çok iyi hazırlanmak durumundayız, yerelde de birlik beraberlik içerisinde bunu oluşturmak zorundayız. Bu sıradan bir söz. Birlik beraberlik içerisinde bunu yapalım sözü bana biraz yalan gelir. Bu işler lafla olmaz, bunun içerisini doldurmak gerekir. Bunun gerçekleşmesi için mutlaka örgüt yönetimlerinin, başta il yönetiminin olmak üzere çok ciddi adımlar atması gerekiyor. Bilecik il örgütünü, Bilecik teşkilatını Bilecikli Cumhuriyet Halk Partilileri kucaklayabilmek adına çok ciddi adımlar atması gerekiyor. Bunlar olmadan sadece oturduğumuz yerden nutuklar atarak, birlik beraberlik içinde şunu yapalım bunu yapalım demekle bu işler olmaz. Masaya yumruk vurarak, şunu şöyle yapmayanı böyle yaparım, böyle ederim tavrıyla Cumhuriyet Halk Partileri korkutamazsınız. Cumhuriyet Halk Partililer korkmaz. Cumhuriyet Halk Partililer ne baskılar gördü. Kendi içerisinden gelen yumruktan mı çekinecek?

“Benim ricam, koca boyumuzla rica ediyorum mutlaka il yönetimi adım atmalı”

Ne faşist yumruklar gördü de çekinmedi. Ne baskılar gördü de çekinmedi. 6 ok’tan bir tanesi devrimciliktir. Bu devrimci ruhu kimse yumrukla falan bastıramaz. O bakımdan bir takım şeyler yapılmak isteniyorsa adımı atacak olan yönetimlerdir. Öncelikle de iyi bir yönetim olması gerekiyor. Dimdik çıkacak bütün örgütü kucaklayacak adımları atacak. Öncelikle geçmişin bir muhasebesi yapılacak, oturup konuşulacak, değerlendirmeler yapılacak. Sadece kitleleri bulup, sadece kendi görüşünü söyleyip, kimsenin görüşünü alma zahmetine katılmamakla bu örgüt içerisinde birlik ve beraberlik olmaz. Bunun zahmetini de, eziyetini de, başarısızlığını da ne yazık ki sonucunu da ne yazık ki Cumhuriyet Halk Partisi çekiyor. Biz çekiyoruz. Bunun için benim ricam, koca boyumuzla rica ediyorum mutlaka il yönetimi adım atmalı, örgütünü toplamalı, örgüte hesap vermeli, örgütle geçmişi konuşarak masaya yatırmalı, dertleşmeli.

“Bunu da hiçbir Cumhuriyet Halk Partili kabul etmez, etmeye de niyeti yoktur”

Günahımızı da sevabımızı da ortaya koymalıyız. Ondan sonra da kol kola 2015’e yürümeliyiz. Bunlar yapılmadan nasıl olur, nasıl bu kitleleri heyecanlandırırız, nasıl olacak bu iş? Bana göre bu görev örgüt görevlilerimize düşmektedir. Başarı da ancak bu şekilde gelir. Yoksa sonu hüsran olur. Bunu da hiçbir Cumhuriyet Halk Partili kabul etmez, etmeye de niyeti yoktur. Bana göre herkes düşünmek zorundadır diye düşünüyorum.”

Erhan Toka:“Hocam kurultaydan bahsettiniz. Kurultayın Bilecik için ayrı bir önemi var. Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik kolları başkanı arkadaşınız aday oldu ve parti meclisine girdi. Bununla ilgili bir şey söylemek ister misiniz?”

“Ne zaman ki bu kişi, gençlik kolları başkanı olarak Bilecik’e gelmiştir..”

Erdoğan Tüfenkçi:“Ben bazıları gibi bunun hiç gurur duyulacak, iyi bir olay olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Bilecik Cumhuriyet Halk Partisi teşkilatı bu zamana kadar hep barışçı bir örgüttür, yarışmalar da olmuştur ama hep birbiriyle barışık kalmıştır. Ne zaman ki bu kişi, gençlik kolları başkanı olarak Bilecik’e gelmiştir, biliyorsunuz ki kendisi de Bilecikli değildir. Bunu söylerken de yerel milliyetçilik falan da yapıyor değilim. Nasıl geldi bilmiyorum. O dönemde de rahatsızlığımdan dolayı uzaklaşmıştım çalışmalardan. Fakat onun gelişiyle beraber, 2011’deki son genel seçimler ve onun sonrasında Bilecik’te Cumhuriyet Halk Partililer birbirlerine düşman oldular sanki, paramparça oldular. Öyle söylemler edildi ki örgüt içerisinde hiç kabul edilecek şeyler değildir bu. Bu partiyi ister beğenin, ister beğenmeyin, Belediye Başkanlığı yapmış, daha sonra ilçe başkanlığı, il başkanlığı yapmış, 2 dönem milletvekilliği yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde divan katip üyeliği yapmış bir insan.

“Buna karşı da tepki konulduğunda mevcut il yönetimi sahip çıkmış”

 Yine söylüyorum ister beğenin, ister beğenmeyin ama Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin yüzünü kızartacak hiç bir şey yapmamış bir arkadaşımıza edilmedik laf kalmadı. Buna karşı da tepki konulduğunda mevcut il yönetimi sahip çıkmış, gerçekten örgüt içerisinde de bir huzursuzluk almış başını gitmiş. Merkez ilçenin istifasına kadar gitmiş bu olaylar.

 “Tayfur Ün, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve bu memleketin bir çocuğudur”

Genel merkez nezdinde mesele olmuş bu olaylar. Örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcısına kadar gitmiş olaylar. Bütün bunlara sebep olan bir kişinin nasıl önerildiği, nasıl kotarıldığı belli olmaz bir şekilde parti meclisine girmesine kabul edemiyorum. Parti meclisinin dışında kalanlara bakıyorum da ömrünü Cumhuriyet Halk Partisi’ne vermiş, bilgili, eğitimli yığınla insanlarımız parti meclisi dışında kalıyor. Parti meclisine bu kız giriyor, bunu da benim hiç kabul edesim gelmiyor. Bilecik içinde bir gururdur ve bir şereftir tezini de kesinlikle kabul etmiyorum. Tayfur Ün’den sonra benim diyor. Tayfur Ün, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve bu memleketin bir çocuğudur. Etiyle tırnağıyla yıllarca mücadele etmiştir. Milletvekili de olmuştur, parti meclisine de girmiştir, bizim gururumuzdur. Hiç problem yok. Fakat bu durumda bir problem var, başka da söyleyecek bir şeyim yok.”

Erhan Toka:“Kavgalı eve kız, kavgalı partiye de oy verilmez diye bir laf var. CHP tepeden örgütlere kadar kavgalı görüntüsü veriyor. Son kurultaydan sonra yeni bir sol partiye gebe kalınır mı, yeni bir sol parti kurulur mu?”

Cumhuriyet Halk Partisi’ni bırakıp başka yerlere gidip yeni oluşumlar aramak bizlerin işi değil”

Erdoğan Tüfenkçi:“Ben buna ihtimal vermiyorum. Muhalefet içerisinde yer alan ve muhalefetin yapısını iyi bilen bir insan olarak kesinlikle böyle bir şey olmaz. Cumhuriyet Halk Partisi kimsenin babasının malı değil. Bu Cumhuriyet Halk Partisi bizim partimiz. Ömrümüz, tüm siyasi şeklimiz Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde olmuştur. Daha dün partiye gelenler bu partiyi teslim edecek halleri yok. Onun için Cumhuriyet Halk Partisi’ni bırakıp başka yerlere gidip yeni oluşumlar aramak bizlerin işi değil. Ben kesinlikle partimi terk etmem. Onun dışında da oluşacak hiçbir partide yer almam. Bu parti benim partim.

Bugün hiç istemediğimiz bir takım güçler partimize egemen olmuştur. Bu güçler sürekli bir şekilde orada kalacak diye bir şey söz konusu değildir. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi yeniden kendi mecrasına oturacaktır. Kendi evlatlarının sahipliğine kavuşacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

“Ben bu partide değişim istiyorum bu partide diyenlerin sesidir”

Delegeler yapılan bu olağanüstü kurultayda bir avans daha verdiler. 415 oy tabandaki delegenin değişimden yana olduğunun işaretidir. Geriye kalan 415’in üzerine çıkacak olan sayı seçilmiş milletvekilleridir. Onlar mevcuttan yana tavır koymuşlardır. Mevcut disiplin kuruludur seçilmiş olanlar, MYK’dır. Kadın ve gençlik kolları kotalarıdır. Bütün bunları topladığınız zaman bu şekilde bu kurultaydan başarılı çıkılmıştır. Fakat tüm örgütlerin tabanları değişimden yana olduklarını göstermişlerdir. Ne yazık ki dediğim örgütlerin delegelerinden dolayı bu sonuç alınmıştır. Bu çok önemli. 415 oy tabanın sesi olması açısından çok önemlidir. Muharrem İnce’nin veya başka birsinin değildir bu oy. Ben bu partide değişim istiyorum bu partide diyenlerin sesidir. Genel başkan da bu mesajı iyi değerlendirmelidir. Önümüzde 2015 seçimleri var. Tarihi bir seçim var. Bunun vebalinde herkes kalır. Fakat iş işten geçtikten sonra bir kıymeti kalmıyor. Benim ülkem gittikten sonra bir kıymeti yok. İnşallah önümüzdeki günler iyi olur.”

Erhan Toka:“Milletvekilliği seçimlerinde aday olacak muhtemel 11 kişiyi köşemde yazmıştım. Hiç kimse de beni neden yazdın, ben öyle bir şey düşünmüyorum demedi. Bu 11’in içerisinde siz de varsınız. Siz ne düşünüyorsunuz?”

Erdoğan Tüfenkçi:“Bir kişiyi milletvekilliği gibi bir yerde değerlendirmek çok hoş bir şey. Kimsenin reddedemeyeceği gurur verici bir olaydır. Dolayısıyla buna kimsenin itiraz etmesi söz konusu değildir. Ben de itiraz etmem. Eğer ortam bu şekilde oluşursa hiç kimse bunu reddedemez. Fakat siyasette peşin laf etmemek gibi bir durum var. Daha neyin ne olacağı belli değil. Kestirip atmak olmaz. Şartlar öyle bir değişiyor ki siyasette, bugün peşin hüküm veriyorsunuz ama ertesi gün şartlar değişiyor. O verdiğiniz karar boş oluyor.

“Cumhuriyet Halk Partisi’ne herkes milletvekili olmak ister, bu çok şerefli ve gururlu bir iştir”

Geleceğe ait belirli hükümcül kararlar vermek siyasette pek sağlıklı değil. Arkadaşlar da o çerçevede değerlendiriyorlardır zannediyorum. Ama Cumhuriyet Halk Partisi’ne herkes milletvekili olmak ister. Bu çok şerefli ve gururlu bir iştir. Önemli olan benim memleketimden bir milletvekili çıkması. Kim olursa olsun Cumhuriyet Halk Partisi’ni en iyi şekilde temsil edecektir. Hepimiz de onun etrafında kenetleniriz.”

Erhan Toka:“Aday olacak mısınız?”

Erdoğan Tüfenkçi: “Şartlar bu şekilde devam eder de ön seçim olayları gündeme gelirse.Parti içerisinde bir derlenme  veya toparlanma olmazsa, bir kaynaşmamız olmazsa, bir kucaklaşmamız olmazsa aday olmam. Fakat parti içerisinde bayram havası coşar da hepimiz kucaklaşırsak ve ön seçim de olacaksa olur. Ön seçimi engellemek kimsenin hakkı değil. Ön seçim kesinlikle olmalı.

“Ön seçim de olsa yetmez, bu kopukluk içerisinde aday olmam”

Tüzüğümüzün ve anayasanın emri de bu şekilde. Ön seçim de yetmez. Partide barış olmalı. Yoksa bu dağınıklık içerisinde ön seçim de olsa yetmez, bu kopukluk içerisinde aday olmam.

Erhan Toka:“Son bir değerlendirme alabilir miyiz?”

Erdoğan Tüfenkçi:“Bir kez Cumhuriyet Halk Partililer şunu bilsin, Cumhuriyet Halk Partisi büyük bir partidir. Cumhuriyet Halk Partisi Cumhuriyeti kurmuş, demokrasiyi getirmiş, bu ülkenin olmazsa olmazı bir partidir. Eğer ülkemiz bir kaos içerisindeyse, bir bunalım içerisindeyse, olmazlara doğru götürülüyorsa bunu engelleyecek parti Cumhuriyet Halk Partisidir. Cumhuriyet Halk Partisi bunu başaracaktır, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bunun için tüm partili arkadaşlarım, kardeşlerim hiç karamsarlığa düşmesinler. Yönetim bazında eksiklikler olur, gediklikler olur, aksamalar olur. Yönetimler gelir geçer ama Cumhuriyet Halk Partisi dimdik hep ayakta durur. Kimse umudunu yitirmemelidir Cumhuriyet Halk Partisi’nden. Olumsuzluklara karşı dimdik birbiriyle kenetlenmek zorundadır. Parti içinde olumsuzluk varsa buna karşı partililer mutlaka kenetlenmek zorunda. Bu olumsuzlukları alt etmenin, olumlu bir duruma getirmenin yolu bundan geçer. Kimse nemelazımcılık yapmamalı. Partisine sahip çıkmalı. Parti ilkelerine sahip çıkmalı. Ahbap – çavuş ilişkileriyle yürümemeli.

“Kafa-Kol ilişkileriyle, Ahbap – Çavuş ilişkileriyle siyaset dönemi bitmiştir”

Siyasette başarı hele ki Cumhuriyet Halk Partisi’nde başarı ideolojik bir başarı sonucunda olacaktır. İdeolojik bazda olmalıdır. Kafa-kol ilişkileriyle, ahbap – çavuş ilişkileriyle siyaset dönemi bitmiştir. Herkes bunu öğrenecek. Cumhuriyet Halk Partisi’nin her ferdi çok önemlidir. Hele Bilecikliler, Bilecikli Cumhuriyet Halk Partililer çok önemlidir. Onun için partimize sahip çıkalım. Partimizden umudumu kesmeyelim. Önümüz; mutlaka aynı devrimcilik ilkemizde olduğu gibi pırıl pırıldır. Işığa doğru yürüyoruz. Aydınlığa doğru yürüyoruz, yürümeye de devam edeceğiz. Değişim gazetesi olarak bana bu fırsatı tanıdığınız için sizlere de ayrıca çok çok teşekkür ediyorum.”

CANER ALKAN