Bilecik’te çiftçiler TMO’nun açıkladığı alım fiyatlarına tepki göstermek amacıyla Traktör Konvoyu düzenlendi.
Cumhuriyet Halk Partisi Bilecik İl Başkanlığı öncülüğünde Şehir Mezarlığı ve 1. Organize Sanayi Bölgesi önünde toplanan çiftçiler, traktörleriyle kent merkezinde kornalar eşliğinde geçiş yaptı.
CHP Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı ve Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün ve İl Başkanı Ali Özdemir’in de traktörüyle katıldığı konvoyun ardından, Atatürk Parkı önünde basın açıklaması düzenlendi.
Milletvekili Yaşar Tüzün, Türkiye’nin 2023 yılında 12 milyon ton buğday ithal ettiğini, dünyada 186 ülke içerisinde buğday ithal eden birinci ülke konumunda olduğunu söyledi.
Çiftçinin girdi maaliyetlerine dikkat çeken Tüzün, Mazota bir yılda %105, gübreye %40 ve zirai ilaçlara ise %50 zam yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Emekliden ve işçiden sonra şimdi de çiftçide tasarruf devri başladı. Mazota bir yılda %105 geldi. Gübreye bir yılda %40 zam geldi ve zirai ilaçlara bir yılda %50 zam geldi. Bu zamlar yapılırken ve bu zamlar gelirken Türk köylüsünün ve çiftçisinin ürettiği buğdaya maalesef %12 oranında zam yapıldı, Arpaya da %3 zam yapıldı. Oysa Türk çiftçisinin ürettiği sadece buğday maliyeti 11.5 lirayken, bugünkü bu tek adam iktidarı buğday fiyatını 9.250 olarak açıkladı.”
Üreticinin külliyen zararla karşı karşıya kaldığını belirten Milletvekili Tüzün, “Bu iktidar döneminde ‘Siz yeter ki ekin, arazileri boş bırakmayın’ diyen anlayış bugün ekilen biçilen ve üretilen maliyeti ortaya koyarak hiçbir şeyi dikkate almamıştır. Açık ve net olarak söylemek istiyorum, eğer buğdayı ve arpayı dolu vursaydı, doğal afet olsaydı inanın bu kadar zarar etmezdiniz. En azından tarım sigortasında bir kısmını karşılardınız. Şimdi ise külliyen bir zararla karşı karşıyasınız.” dedi.
Çiftçinin cebindeki paranın 20 yıllık AK Parti iktidarı döneminde buharlaştığını söyleyen Tüzün, şöyle konuştu:
“CEBİNİZDEKİ PARA BUHARLAŞMIŞ DURUMDA”
“Bu iktidardan önceki iktidar yani 2002 yılındaki rahmetli Ecevit iktidarında sizler bir ton buğday sattığınızda tam 20 adet küçük altın alıyordunuz. Şimdi geldiğimiz noktada bir ton buğday sattığınızda iki adet küçük altın alıyorsunuz. Yani bu iktidar yirmi yılda sizin cebinizden on sekiz tane küçük altını çalmış durumda. Ha cebinizden para çalmış ha sizin değerinizi vermemiş ve cebinizden böylece parayı buharlaştırmış durumda. Bunun hesabını yapın lütfen. Türk çiftçisinin geldiği nokta maalesef böyle.
“25 MİLYON DEKAR AZALDI”
Bu iktidarın yarattığı travmanın en önemlisi 2002 – 2024 yılları arasında Türkiye’de yıllık ortalama 20 milyon ton buğday üretiliyor. AKP döneminden önce Türkiye’de 93 milyon hektar buğday ekiliyordu ama 20 yılda maalesef bu AKP’nin yarattığı Türkiye’de bu yıl 68 milyon hektar buğday ekildi. Yani 25 milyon dekar azaldı. Eğer Türk çiftçisi ektiği üründen, arpadan para kazansaydı 63 milyona düşmezdi.
“ACI TABLOYLA KARŞI KARŞIYAYIZ”
En önemlisi 2023 yılında yani bir yıl önce bu iktidar 12 milyon ton buğday ithal etti. Yani Türkiye’nin bir yılında ürettiği buğdayın %50’sini AKP hükümeti yurt dışından ithal etti. İthalata önem verdi ama üretime önem vermedi ve maalesef AKP iktidarı altını çizerek ifade etmek istiyorum Cumhuriyet döneminde ithalat rekoru kırdı. Türkiye 186 ülke içerisinde dünyada buğday ithalatı yapan birinci ülke durumuna düşürdü. 186 ülkenin içerisinde en fazla buğday ithalatı yapan Türkiye oldu. Ürettiğimiz buğdayın %50’sini ithal eder duruma geldik. İşte böyle bir acı tabloyla karşı karşıyayız.”
“YAZIKLAR OLSUN”
TMO’nun açıkladığı fiyatların maliyetleri kurtarmadığını kaydeden İl Başkanı Ali Özdemir ise Bilecik Ziraat Odası Başkanı Ahmet Sevinen’e yüklendi.
Bilecik Ziraat Odası’nın yapılan eyleme destek vermediğini belirten Özdemir, “İşçilerin sendikaları var, Emeklilerin sendikaları var, Çiftçimizin sendikası yok. Ne var, Ziraat odası var. Nerede? Bizim aidat yatırdığımız Ziraat Odası Başkanı destek vermeyeceğini açıklıyor, Nerede? Yazıklar olsun.” dedi.
“HANİ ÇİFTÇİYİ MAĞDUR ETMEYECEKTİNİZ NE OLDU?”
CHP İl Başkanı Ali Özdemir, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir yıl evvel 2023 hasadını yapmadan evvel Sayın Cumhurbaşkanımız ne dedi? Ekilmedik bir karış toprak bırakmayın, her tarafı ekin biz alacağız demediler mi, Aynen böyle söylemedi mi? Çiftçilerimize böyle demedi mi, Peki ne oldu? Fiyat açıklandı. Açıklandı fiyat da dedi ki buğday sekiz bin iki yüz elli lira dedi. Sekiz bin iki yüz elli liraya buğday satan var mı? Sekiz bin iki yüz elli liradan buğday satamadık. Toprak mahsuller ofisi, buğdayımızı yedi buçuk liradan aldı. Bununla mı kaldı, hayır… Toprak Mahsulleri Ofisi dedi ki ÇKS belgesinde ne varsa onu alırım. Hani hepsini alacaktınız? Hani çiftçiyi mağdur etmeyecektiniz, ne oldu? Yirmi ton, otuz ton, kırk ton, yüz ton teslim etmesi gereken çiftçi on ton teslim edebildi. Peki, bir lira da destek vereceğim dedi. Bir lira da desteği ne zaman aldık?
“3 AY SONRA ALDIĞIMIZ PARA SAKIZ PARASI OLDU”
Üç ay sonra aldık. Üç ay sonra enflasyonun bu kadar hızlı olduğu bir dönemde üç ay sonra aldığımız para sakız parası oldu. Yeter dedik, yeter artık. Bu dönem belki son şansımız olacak dedik. Bu döneme de geldik durum ortada. Mazot 2023’de yirmi üç lirayken, bu akşam yine bir otuz beş lira zam geliyor. Giderken traktörlerinizi doldurun. Şimdi kırk üç liraya mazot alacağız. Gübre fiyatları yüzde üç yüz arttı. Bu kadar gübre fiyatlarını arttırdılar diye bizim buğdayımızın fiyatı ne oldu? Dokuz bin iki yüz elli lira açıklandı.Buğdayın bir kilosunun maliyeti on lira seksen kuruş. Bugün on lira seksen kuruşa mal ettiğimiz buğdayı Devlet bizden dokuz bin iki yüz elli lira alacağım diyor. İnanın dokuz bin iki yüz elli lira yapmayacak. Sekiz buçuk liradan bir kuruş fazla para vermeyecek. Bin yedi yüz elli liraya kadar destek vereceğim diyor. Bu destekte de indirim yapacak. Peki hal böyleyken Ukrayna’dan niye buğday ithal ediyoruz arkadaşlar. Bu çiftçinin, emek veren bu kadar emeğinin teri, bu kadar basit harcanabilir mi?
“ANKARA’DA ÖZGÜR ÖZEL VAR, BİLECİK’TE DE ALİ ÖZDEMİR VAR”
Ama şunu bilin, bundan sonra Ankara’da Özgür Özel var. Emeklinin, işçinin, asgari ücretlinin, bütün hepsinin yanında olan. Ankara’da Özgür Özel var, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı. Bilecik’te de Ali Özdemir var. Bugüne kadar olmayanı yapıyoruz,bugüne kadar olmayanı başarıyoruz. Bundan sonra bu eylemlerimiz devam edecek, fazlasıyla devam edecek. Kimseye bu meydanları bırakmayacağız. Bu meydanlar emekçinin meydanı olacak.
“ZİRAAT ODASI NEREDE, NEREDE?”
Bu meydanlar çiftçinin meydanı olacak. İşçilerin sendikaları var, Emeklilerin sendikaları var, Çiftçimizin sendikası yok. Ne var, Ziraat odası var. Nerede, Nerede? Bizim aidat yatırdığımız Ziraat Odası Başkanı destek vermeyeceğini açıklıyor,Nerede? Yazıklar olsun…
“DIŞARIDAN İTHAL EDERKEN ÖPÜCÜK MÜ VERİYOR?”
Arkadaşlar artık birlik beraberlik zamanı. Biz köylü, çiftçi, milletin efendisiyiz ama efendilik de bir yere kadar. Sayın Cumhurbaşkanı müjdeler açıkladı. Niye çiftçiye geldiğinde Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü kendi başına açıklamak durumunda kaldı? Çünkü verdiğiniz bu fiyatlardan utanıyorsunuz değil mi? Mehmet Şimşek ne dedi? Gerekirse dışarıdan ithal ederiz, dedi. Dışarıdan ithal ederken öpücük mü veriyor? Para veriyor, Dolar veriyor.
“VALİ VE EMNİYET MÜDÜRÜNE TEŞEKKÜR”
Bu faaliyet için bize müsaade eden, bize yardımcı olan başta Sayın Vali izin verdi. Eylemimizin kendisine sayın Valiye, belediye başkanımız Hanımefendiye, İl Emniyet Müdürümüze, Burada emeği geçen tüm güvenlik görevli arkadaşlarımıza, Zabıtasından, Polisinden, Trafik Polisinden ve siz hepinize çok çok teşekkür ediyorum. Buradan bir şey daha söyleyeceğim.
“NEDEN HEP MAĞDUR OLAN ÇİFTÇİ OLUYOR?”
Çaltı beldemizde beş bin beş yüz dönüm sera var. Bu seralarda, domateslerde yüzde elli, yüzde altmış kayıp var, kimseden Ses yok. Bir dönüm seranın maliyeti yetmiş beş, seksen bin lira. Adam on dönüm seraya, yedi yüz elli, sekiz yüz bin lira para veriyor. Peki seradaki fideler, bozukmuş. Fideler arızalıymış. Niye Sağlık Bakanı bunları kontrol etmiyorsun? Bütün bunlar sertifikalı fide değil mi? Bu adamlar her fideye otuz lira para ödediler. Niye arabadan inmeden bunları kontrol etmiyorsunuz? Neden bunların gereğini yapmıyorsunuz? Neden hep mağdur olan çiftçi oluyor? Buradan Çaltı’lı seracı dostlarımı selamlıyorum. Bugün aramızda olamayan Medetli’deki karpuz üreticilerini selamlıyorum. Yalnız değilsiniz. Sizin sorunuz da benim sorunum.”