Kış mevsiminin gelmesi ve soğukların kendini göstermeye başlamasıyla, sosyal medya da soğuk algınlığına karşı antioksidan görevi gören ve bağışıklık sistemini güçlendiren takviyeler yayılmaya başladı. Tabiri caizse her kafadan ayrı bir ses çıkıyor.  Özellikle sıcacık yudumlamaktan hem keyif aldığımız hem de vücudumuzun direncini artıran bitki çayları ise tam bir çıkmaza sürüklenmiş durumda. Kimisi bir bitki çayı için ‘mucize’ derken derken, diğeri ‘bağışıklık için iyi ama size başka hastalıklar getirebilir’ diyor.

Bilecik.com olarak, içtikçe sizi rahatlatacak ve kış aylarında ‘tartışmasız iyi gelecek’ bitki çaylarını sizler için araştırdık:

Soğuk algınlığından (nezleden) korunmak için, bitkisel ürünler içerisinde en iyi korumayı sağlayan ekinezyadır. Ekinezya içerdiği glukoproteinler sayesinde, bağışıklık sistemini koruyan elemanlrın üretimini sağlamaktadır. Bu yüzden hasta olmadan önce ekinezya kullanımı çok daha önemlidir.

Ekinezyanın, bağışıklık sistemini koruyucu etkisi tüketime başladıktan 2-3 hafta sonra başlamaktadır. Soğuk algınlığı başladığında değil başlamadan önce kullanılması çok daha doğrudur. 2 aydan daha uzun süre kullanılmaması gerekmektedir.

Papatyaya alerjisi olan bireylerin kullanması önerilmemektedir. Ekinezyanın greyfurt suyu ya da meyvesi ile tüketilmesi çeşitli etkileşimler yapabileceğinden, greyfurt suyu ile içilmesi önerilmemektedir.

Soğuk algınlığının en önemli şikayetleri arasında yer alan öksürük, yüksek ateş ve kırgınlık gibi şikayetleri ortadan kaldırmak için ilk düşünülen çözüm ıhlamur çayıdır. Ihlamur, içerdiği müsilaj sayesinde boğazın tahrişini önler. Ayrıca içerdiği flavanoitler sayesinde, tahriş olan boğazın onarılmasını sağlamaktadır.

Soğuk algınlığından korunma için ayrıca antioksidan vitaminler yönünden zengin besinler tüketmek gerekir. Özellikle yeşil çay tüketmenin, soğuk algınlığı riskini azalttığı yapılan araştırmalar tarafından onaylanmaktadır.

Önemli antioksidanlardan biri olan C vitamini, vücuttan zararlı maddelerin atılmasında ve savunma sisteminin güçlendirilmesinde önemli bir role sahiptir. Bu vitamin; yeşil biber, maydanoz, tere, roka, karnabahar, ıspanak, portakal, limon, mandalina, kuşburnu gibi besinlerde bol miktarda bulunmaktadır. Özellikle kuşburnu meyvesinin soğuk algınlığından korumada ve iyileşmesinde içerdiği C vitamini sayesinde olduğu bilinmektedir.

Günde 10-12 bardak su içmeli, daha yüksek sıvı kayıplarında (ateş, ishal gibi) bu kayıplar karşılanarak, sıvı dengesi sağlanmalıdır. Sebze ve meyve suları, bitkisel çaylar ve çorbalar sıvı ihtiyacı için bu dönemde oldukça önemlidir.

Kuşburnu, Tarçın ve Ekinezya Çayı: Kaynamış 80 derece suya ekinezya, tarçın ve kuşburnunu atarak demliyoruz. 10 adet fındıkla beraber tüketiyoruz.
C Vitamin Deposu Çay: 1 tırnak kadar zencefil, 1 adet portakal, yarım demet kuzu kulağı, 1 adet limon, 1 tutam nane, yarım demet semizotunu katı meyve sıkacağından geçirip içiniz. Yanlız C vitamini uçucu olacağından hızlıca tüketilmesi gerekmektedir.
Boğazınıza Şifa Olacak Çay: Ayva kabukları, limon, elma kabuğu, ıhlamur  hepsini kaynamış su ile demleyebilirsiniz.
Öksürük İçin Tüketilecek Çay: Zencefil, limon, tane karabiber, hepsini kaynamış su ile demleyebilirsiniz.
Kış Kompostosu: 6 su bardağı suda 7-8 adet kuru kayısı, 10 adet kuşburnunu 1 çay bardağı kuru üzümü haşlayın. Daha sonra altını kapatıp içine ıhlamur, 1 adet çubuk tarçın, 3 adet karafil ve 1 tutam ıhlamur ekleyerek kapağını kapatıp dinlendirin. Soğuyan kompostoyu, içindeki ıhlamuru çıkarak servis edebilirsiniz.