Türkiye İşçi Partisi (TİP) Bilecik Kadın Kurulu tarafından yapılan açıklamada kadın cinayetlerine tepki gösterildi. TİP Bilecik Kadın Kurulu Üyesi Neşe Kovalak, “Bu düzen, kadınların yaşam haklarını gasp eden erkek şiddetine göz yummaya devam ediyor” dedi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Bilecik Kadın Kurulu tarafından yapılan açıklamada kadın cinayetlerine tepki gösterildi. Geçtiğimiz haftalarda Bilecik’te hayatını kaybeden Elif Nur Tüfekçi ve Sibel Güneş’e atıf yapan kurul üyesi Neşe Kovalak, şunları ifade etti:
“Geçtiğimiz hafta Bilecik’te yaşanan kadın cinayetleri, bir kez daha bizlere bu ülkede kadın olmanın ne denli büyük bir bedeli olduğunu acı bir şekilde hatırlattı. Elif Nur Tüfekçi ve Sibel Güneş, en yakını tarafından, toplumun gözleri önünde hayattan koparıldılar. Bu düzen, kadınların yaşam haklarını gasp eden erkek şiddetine göz yummaya devam ediyor. Biz Türkiye İşçi Partili Kadınlar olarak buradayız! Katledilen hiçbir kadının hikayesi yarım kalmasın diye ses veriyoruz.
“Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok”
Bugün burada, yalnızca kaybettiğimiz kadınları anmak için değil, onların ardında bıraktığı mücadeleyi sürdürmek için toplandık. Çünkü biliyoruz ki bu cinayetler münferit değil; devletin, yargının, kolluk kuvvetlerinin ve iktidarın sorumluluğu büyüktür. Kadını korumayan yasalar, uygulanmayan koruma kararları, hafifletici sebeplerle ceza indirimleri, bu katliamların suç ortaklarıdır. İstanbul Sözleşmesi’ni fesheden zihniyet, kadınların yaşam hakkını yok saymaktadır. Kadınların haklarını değil, fail erkekleri koruyan sistem her geçen gün yeni bir cana mal oluyor. Ama biz buradayız! Sesimizi yükseltiyoruz, çünkü biliyoruz bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok.
Her biri birer yaşam, birer umut olan kadınların hayatları erkek egemen sistemin hoyrat ellerine bırakılamaz. Sokakta, evde, iş yerinde güvende yaşamak bizim hakkımız! Şiddetin, baskının, cinayetlerin sıradanlaştırıldığı bu düzeni kabul etmiyoruz! Buradan bir kez daha haykırıyoruz: Katiller yargılansın, hak ettikleri cezayı alsın. Koruma kararları derhal ve etkin şekilde uygulansın. İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe girsin. Kadınlar için gerçek adalet, eşitlik ve özgürlük sağlansın.”
