Bilecik, köklü tarihi ve zengin kültürel mirasıyla bir kez daha ekranlarda yankı buldu. Osmanlı Devleti’nin manevi mirasını taşıyan bu özel şehir, Ramazan ayının ruhunu yansıtan gelenekleri ve lezzetleriyle TRT 1’de izleyicilerle buluştu. “Alişan ile Hayata Gülümse” programının 11 Mart tarihli bölümünde, “Bilecik ve Osmanlı’da Ramazan” teması işlendi.
Bu özel programda, Osmanlı İmparatorluğu döneminden günümüze taşınan 500 yıllık Ramazan adetleri detaylı bir şekilde ele alındı. Geleneksel mutfaktan örnekler sunulurken, Bilecik’in unutulmaya yüz tutmuş lezzetleri yeniden canlandırıldı. Şehrin zengin kültürel dokusunu yansıtan bu bölüm, izleyicilere hem nostaljik anlar yaşattı hem de tarihî bir yolculuğa çıkardı.
Tasavvuf Musikisi ve Nesiller Arası Köprü
Programın en etkileyici anlarından biri, Şeyh Edebali Tasavvuf Musikisi Grubu’nun seslendirdiği ilahiler oldu. Grup üyeleri arasında yer alan Sabri Turhan (Şadan Turhan’ın oğlu) ve Cengiz Çelik ile oğulları Halis ve Furkan Çelik, “dededen toruna” aktarılan kültürel mirasın yaşayan temsilcileri olarak izleyicilerin karşısına çıktı.
Tasavvuf musikisinin eşsiz ezgileri eşliğinde izleyiciler, Osmanlı’dan miras kalan manevi atmosferi hissetme fırsatı buldu. Program boyunca, genç kuşağın geleneksel sanata olan bağlılığı ve bu mirası yaşatma azmi, büyük beğeni topladı. Nesiller arasındaki bu güçlü bağ, sanatın ve kültürel değerlerin geleceğe taşınmasında önemli bir köprü görevi gördü.
Lezzetin Tarihle Dansı
Osmanlı saray mutfağından izler taşıyan Bilecik yemekleri de programda geniş yer buldu. Geleneksel mutfağın en nadide tatları, aşçılar tarafından izleyicilere tanıtıldı.
Öne çıkan lezzetler arasında “Kömbe” (tahinli geleneksel kurabiye), “Büzme” (cevizli yöresel hamur işi) ve “Yaprak Sarması” gibi Ramazan sofralarının vazgeçilmezleri yer aldı. Şefler, bu tatların sadece birer yemek olmadığını, aynı zamanda “Anadolu’nun hafızası” niteliği taşıdığını vurguladı. Yemeklerin tarifleri ve hazırlanış aşamaları paylaşılırken, Bilecik’in mutfak kültürünün ne denli köklü olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.
Bu bölüm sayesinde Bilecik’in tarihî ve kültürel zenginlikleri Türkiye ve dünya genelinde geniş kitlelere ulaşmış oldu. TRT 1 ekranlarında sergilenen bu özel içerik, izleyicilere Osmanlı mirasını daha yakından tanıma ve hissetme fırsatı sundu. Ramazan ayının manevi atmosferine uygun olarak hazırlanan program, kültürel mirasımızı geleceğe taşımak adına önemli bir adım niteliği taşıyor.
Bilecik, sadece tarihî geçmişiyle değil, aynı zamanda yaşatmaya devam ettiği gelenekleriyle de dikkat çekmeye devam ediyor. Bu program, Osmanlı mirasına sahip çıkan Bilecik’in, Ramazan ruhunu nasıl koruduğunu ve yaşattığını gözler önüne sererek izleyicilere unutulmaz bir deneyim sundu.