Nasrettin Hoca ile oğlu kasabaya gidecek. Hoca eşeğe biniyor, oğlu da yürüyor. Yolda bir adama rastlıyorlar, adam “Utanmıyor musun, Hoca,” diyor, “kendin eşeğe binmişsin, küçücük çocuğu yürütüyorsun.”
Hoca, “Doğru yahu” diyor ve kendisi eşekten inerek oğlunu eşeğe bindiriyor. Bir süre sonra yine bir adama rastlıyorlar, o adam da oğlanı azarlıyor, “Yaşlı başlı baban yürürken sen eşeğe binmeye utanmıyor musun?” diye.
Bu kez ikisi birlikte eşeğe biniyorlar ve yine bir adama rastlıyorlar. Adam, “Sizde hiç insaf yok mu yahu, ikinizi birden zavallı hayvancık nasıl taşısın?” diyor. Bunun üzerine ikisi de eşekten iniyor ve yürümeye başlıyorlar ve yine bir adama rastlıyorlar, adam, “Sizde hiç akıl yok mu, eşeğe binsenize,” deyince, Hoca oğluna, “Gel,” diyor, “tut şu eşeği”. İkisi birlikte eşeği sırtlarına alıp kasabanın yolunu tutuyorlar.
Hikayeden de anlaşılacağı üzere herkesi memnun etmek mümkün değildir.
Diğer taraftan etkinlikte konuşan Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz “Bileciklilerin güzel bir lafı vardır: “Komşusunu yeren kendisini yerer.” Ben kendimi Bilecikli görüyorum” demiştir.
Gerçekleşen organizasyonun İstanbul’da yapılmış olması polemik konusu olsa da “Bileciklilerin coşkusu Bilecik sınırlarını aştı” veya “bir avuç Bilecikli kendi çalıp kendi oynamak yerine, Bilecik’i İstanbul’a tanıttı” şeklinde de yorumlanabilir. Nihayetinde Bileciklilerin gününü Kartal Belediyesi’ne kutlattırabilmek de bir başarıdır ve bunu başaranlar da Bileciklidir.HASAN GÜNER