Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu son günlerde ilke çapında yaşanan orman yangınlarına ilişkin yazılı basın açıklaması gerçekleştirdi.
Başta Bilecik olmak üzere ülkemizin birçok noktasında yaşanan orman yangınları nedeniyle büyük felaketler yaşandı.
Yaşanan yangınlara ilişkin Birleşik Metal İş Sendikası tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Haziran ayının son günlerinde Bilecik, İzmir, Hatay ve Türkiye’nin dört bir yanında, önceki yıllarda da yaşadığımız gibi ciğerlerimizi yakan orman yangınları yaşıyoruz, derin bir üzüntü ve öfke içerisindeyiz. Yangınlarda kaybettiğimiz orman varlığımız, sadece bugünün değil, geleceğimizin de yok oluşudur. Bu felaketler karşısında duyduğumuz acı, maalesef ki yetersiz önlemler ve ihmaller nedeniyle katlanarak artmaktadır.
Yıllardır her yaz yaşadığımız bu felaketlerin önlenebilir olduğunu, alınacak basit tedbirlerle önüne geçilebileceğini defalarca dile getirmemize rağmen, iktidarın vurdumduymazlığı ve günübirlik politikaları sonucunda bugün bu yangınlarla boğuşmak zorunda kalıyoruz. Önceki yıllardan biliyoruz ki Türk Hava Kurumu’nun (THK) geçmişte başarıyla yürüttüğü yangın söndürme uçağı organizasyonu ve bakım hizmetleri sonlandırılmıştı. Son olarak mayıs ayında Türk Hava Kurumu’nun elindeki 8 adet yangın söndürme uçağını satışa çıkarmasıyla elverişli bir imkânın ısrarla değerlendirilmediğini gözlemliyoruz.
Orman Genel Müdürlüğü’nün ise bu sene açtığı uçak kiralama ihalelerinde 2025-2027 yılları arasında kiralamak istediği uçaklar arasında THK’nın elindeki uçak tipleri de sayılmaktadır. Halen kiralama ihalesinin nasıl sonuçlandığına dair bir bilgilendirme yapılmamıştır. Bu açıkça bir yönetim zafiyetidir. THK’nın elindeki uçaklar devletçe satın alınmış ve yetkinliğini uluslararası düzeyde kanıtlamış, ülkemizdeki uçak sanayisinin güzide kuruluşu TUSAŞ’ta modernize edilmiş olsaydı hızlı ve maliyet etkin bir çözüm geliştirilmiş olabilirdi. Ülke güvenliği açısından yaşamsal bir mesele, gerçek beka meselesi böylece yok sayılmıştır. Havadan müdahale araçlarının yetersizliği, ormanlarımızın adeta kaderine terk edildiği gerçeğini acı bir şekilde yüzümüze vurmuştur.
Bu yangınlara dair en kaygı verici boyutlardan biri de, 2B uygulamasıyla orman vasfını yitirdiği gerekçesiyle orman arazilerinin satışa açılmasıdır. Ormanlık alanları yok eden bu uygulama, kimi zaman yangınlardan hemen sonra devreye alınarak yeni yapılaşma alanlarına zemin hazırlanmakta, ormanların ticari ranta kurban edilmesine de kapı aralamaktadır. Bu durum, doğal felaketlerin ardından doğanın ve kamu yararının değil, sermayenin lehine kararlar alındığını açıkça ortaya koymaktadır.
Yangınların başlamasına neden olan ihmallerin ve olası kasıtların yanı sıra, yangınlara müdahaledeki yetersizlikler de kabul edilemez boyutlardadır.
Koordinasyonsuzluk, ekipman eksikliği ve ne yazık ki en önemlisi, yangınla mücadele konusunda uzmanlaşmış kadroların nitel ve nicel açıdan yetersizliği, yangınların kontrol altına alınmasını güçleştirmekte ve felaketin boyutlarını büyütmektedir.
Unutulmamalıdır ki, ormanlar sadece ağaçlardan ibaret değildir; onlar aynı zamanda yüzlerce canlı türüne ev sahipliği yapan, havamızı temizleyen, suyumuzu dengeleyen ve ekolojik dengenin vazgeçilmez bir parçasıdır. Ormanların göz göre göre yok olmasına seyirci kalmak, gelecek nesillere karşı işlenmiş bir suçtur.
Birleşik Metal-İş Sendikası olarak;
Orman yangınlarının önlenmesi ve söndürülmesi konusunda derhal kapsamlı ve kalıcı çözümler üretilmesini talep ediyoruz.
Geçmişte başarılı bir şekilde kullanılan Türk Hava Kurumu uçaklarının kamulaştırılıp modernize edilerek Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde yeniden aktif hale getirilmesini ve yangın söndürme filosunun güçlendirilmesini acilen bekliyoruz.
Yangın bölgelerinde gerekli altyapı ve ekipman eksikliklerinin giderilmesini, yangınla mücadele ekiplerinin sayılarının artırılmasını ve eğitimlerinin güçlendirilmesini zorunlu görüyoruz.
2B uygulaması derhal durdurulmalı, yanan alanların yeniden ormanlaştırılması yasal güvence altına alınmalı, orman politikaları rant değil kamu yararı esas alınarak yeniden düzenlenmelidir.
Yangınlara neden olan ihmallerin ve kusurların eksiksiz bir şekilde soruşturulmasını ve sorumluların hesap vermesini istiyoruz.
Yangın bölgelerinde evi, ekili tarlası, bahçesi yanan, beslediği hayvanları kaybedip maddi-manevi zarara uğrayan yurttaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz, mağduriyetlerinin giderilmesi için gerekli tüm adımların atılmasını talep ediyoruz.
Doğayı, ormanları ve tüm canlıları korumak, sadece iktidarın değil, hepimizin ortak sorumluluğudur. Birleşik Metal-İş Sendikası olarak, bu acı tablo karşısında sessiz kalmayacak, ormanlarımızın ve geleceğimizin korunması için mücadelemizi sürdüreceğiz.”