Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Bilecik Şubesi üyeleri, Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ne yönelik politikalarına tepki gösterdi.
Şerifpaşa Camisi bahçesinde toplanan ve ellerinde dövizler taşıyan grup, açıklama yapıp dua ettikten sonra Çin yönetimi aleyhine slogan attı.
Burada grup adına konuşan AGD Bilecik Şubesi Liseler Başkanı Halil İbrahim Karaarslan, Doğu Türkistan’da yaşanan zulümlere karşı olduklarını göstermek için toplandıklarını söyledi.
Başta Türkiye olmak üzere tüm İslam ülkelerini Doğu Türkistan’da yaşanan zulme karşı birlikte hareket ederek her platformda bu konuyu dile getirmeleri noktasında çağrıda bulunan Karaarslan, “Katil Komünist Çin Hükümetinin gerçekleştirdiği; Zulme, sömürüye, insanlık dışı faaliyetlere karşı tek yumruk olmak, Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin seslerine ses vermek ve somut bir şekilde destek olmak mecburiyetindeyiz. Ayrıca bilinmelidir ki sadece üzüntümüzü belirtmek, sadece miting ve açıklama yapmak artık tek başına yeterli değildir. Zulmü durdurmak ve mazlum kardeşlerimize yardımcı olmak için eylem gerekmektedir.” dedi.
Çin’in Müslüman Doğu Türkistan halkını terör ve şiddetle ilişkilendirdiğini ve bunu kabul etmediklerini ifade eden Karaarslan, “Katil Çin Devleti, yıllardır işgal ettiği Doğu Türkistan’da; her türlü yöntemi kullanarak, sistematik katliamlar gerçekleştirmektedir. 2016 yılından bu yana 3 milyonu aşkın kardeşimiz, toplama kamplarıyla hürriyetlerinden yoksun bırakıldı asimilasyon programlarına tabi tutuldu. Son dönemlerde, ayrıca hastalık ve salgın bahane edilerek Uygur Türkü soydaşlarımız Çin yönetimi tarafından evlerinde zorla ölüme terk edilmektedir. Geçtiğimiz günlerde ise Uygur Türk’ü kardeşlerimizin yaşadığı binada çıkan yangına müdahale edilmeyerek, arasında çocukların da yer aldığı birçok kardeşimiz şehit oldular. Doğu Türkistan’da yaşayan kardeşlerimizin; birçok temel haktan mahrum bırakıldığına, inanç ve düşünce özgürlüklerinin kısıtlandığına, toplama kamplarında tecrit edilmiş bir yaşama zorlandığına, psikolojik ve fiziksel işkencelere maruz kaldıklarına, dair acı gerçekler, hepimizi derinden yaralamaktadır.” ifadelerine yer verdi.
Dünyada bir insanın haksızlığa uğramamasının, tüm yeryüzünde adil bir düzenin kurulması ile mümkün olacağını vurgulayan Karaarslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çağrımız bütün ümmete ve insanlığadır. Yüce Allah, mazlum, mağdur ve esaret zincirleriyle çevrelenmiş insanlığın, kurtuluşuna bizleri vesile kılsın. Allah hak ve adaletin tesisi için atılan adımları boşa çıkarmayacaktır, Bilinmelidir ki bizler Anadolu gençliği olarak, Doğu Türkistan Başta olmak üzere çektiğimiz içimizde sızı ve yara olan tüm zulümlerin ve bu zulümlere dolaylı ya da doğrudan destek veren kirli işbirlikçilerinin karşısındayız. Eğer İslam dünyası müslüman arıyorsa Doğu Türkistan Müslümandır. Eğer Türk Dünyası Türk arıyorsa Doğu Türkistan Türk’tür. Eğer insanlık insan arıyorsa, Doğu Türkistan’da katledilen insanlıktır. Susmak, zulme rıza göstermektir, zulme rıza ise zulmün ta kendisidir.”
Açıklamanın ardından Doğu Türkistan için dualar edildi, sloganlar atıldı ve grup daha sonra dağıldı.