Türk Eğitim-Sen Genel Sekreteri Haydar Urfalı, Bilecik’teki eğitimcilerle bir araya geldi.
Sendika çalışmaları kapsamında Bilecik’e gelen Urfalı, Bilecik Şube Başkanı Veli Şahan ve şube yönetim kurulu üyeleri ile birlikte, Bozüyük Meliha Ercan Ortaokulu, Necip Fazıl Kısakürek ilkokulu, Kumral Abdal Anadolu Lisesi ile merkezde bulunan Yavuz Selim Merkez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Cumhuriyet İlkokulu ve Kozabirlik İlkokulu’nda öğretmen ve eğitim çalışanlarıyla bir araya gelerek eğitim gündemindeki konuları istişare etti.
Urfalı, daha sonra Bozüyük İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde eğitim çalışanlarıyla bir araya gelerek, eğitim gündemindeki konuları değerlendirdi.
“DÖRT YILDIR GÜNDEMDE TUTUYORUZ”
Genel Sekreter Urfalı, ziyaretlerde Öğretmenlik Meslek Kanunu ve kariyer basamakları sınavı ile ilgili açıklamalar yaptı.
Konuyu 4 yıldır gündemde tuttuklarını, yargıya taşıdıklarını, her türlü eylem ve etkinliğe imza attıklarını ve TBMM nezdinde görüşmelerde bulunduklarını aktaran Urfalı, ziyaretlerinde yaptığı açıklamada, bundan sonra yapılması gerekenin öğretmenlerin talep ve beklentilerine uygun olarak kanunun içeriğinin doldurulması olduğunu söyledi.
Sınava karşı olduklarını savunan Urfalı, öğretmenliğin zaten bir ihtisas mesleği olduğunu, uzmanlığın kamudaki kariyer uzmanlığıyla karıştırılmaması gerektiğini öne sürdü.
Urfalı, “Talebimiz sınavın iptal edilmesidir. Hiçbir şarta, sınava bağlı kalmadan 10 yılını dolduran her öğretmenin uzman, 20 yılını dolduran her öğretmenin başöğretmen olmasıdır” dedi.
TBMM’ye çağrıda da bulunan Urfalı, “Eğitimin paydaşları ile, sendikalarla bir araya gelerek kanunun içeriğini birlikte dolduralım. Cumhuriyet tarihinde ilk kez çıkarılan bu kanunun öğretmenlerin itibarını artırıcı, motivasyonunu yükseltici, hak ve menfaatlerini geliştirici hususlar barındırmasını sağlayalım” ifadesini kullandı.
Urfalı, konuyla ilgili açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Çalışanların ödüllendirilmesinin bile yandaşlık anlayışı ve sendikal bağnazlıkla yapıldığı gün gibi ortadayken, bunun eğitime verdiği zararın faturasını kim, nasıl ödeyecektir? Ödüllerin dağıtılmasında adaletsizlikler yaşanmaktadır. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan yaptığı bir konuşmada dile getirdiği ‘18 yılda her alanda tarihi eserlere ve hizmetlere imza attığımızı ama eğitim ve öğretimde arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum’ diyerek aslında eğitimde bir durum tespiti yaptı. İstenen başarının neden sağlanamadığını mercek altına aldığımızda bunun en önemli nedenlerinden birisinin yandaş kayırmacılığının geldiğini görüyoruz. Özellikle yönetici atamalarında, ödül dağıtımlarında yaşanan kayırmacılık, eğitim hayatımıza doğrudan sirayet etmektedir. Çalışanların ödüllendirilmesinin bile yandaşlık anlayışı ve sendikal bağnazlıkla yapıldığı gün gibi ortadayken, bunun eğitime verdiği zararın faturasını kim, nasıl ödeyecektir? Taşra teşkilatındaki paralel yönetimlerin MEB’i yıpratmasına daha ne kadar göz yumulacaktır? Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı 2022 yılı içinde yapılmalıdır. Üniversite personeline yönelik yapılacak olan görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarına ilişkin üniversitelerin farklı ve keyfi uygulamalar yapıyor. Keyfi uygulamaların engellenmesini, 2022 yılı içinde merkezi yazılı sınav yapılmasını ve sınavın takvime bağlanmasını istiyoruz.”
“İDARİ PERSONELİN SORUNLARI MASAYA YATIRILACAK”
Türk Eğitim-Sen’in, 11-13 Kasım 2022 tarihleri arasında “Yükseköğretim Kurumları İdari Personel Sorunları” konulu çalıştay yapacağını bildiren Urfalı, çalıştay sonucunda çıkacak tespitlerin ve çözüm önerilerinin başta YÖK olmak üzere paydaşlarla paylaşılacağını kaydetti.
Urfalı ayrıca idari personelin özlük, sosyal ve sendikal haklarının hem yasalar hem yönetmelikler ekseninde gözden geçirilerek, acil çözüm bekleyen sorunlar üzerinde çalışılması gerektiğine vurgu yaptı.