Bilecik Valiliği tarafından kızların da futbol oynamalarına imkan sağlamak amacıyla 2016 yılında proje kapsamında Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde kurulan futbola yoğun ilgi gören kızlar, haftanın 6 günü antrenman yapıyor, gelecekte büyük takımlarda oynamak ve milli takıma girmek için aralıksız hazırlanıyor.
Kentte kızların da futbol oynamalarına imkan sağlamak amacıyla 2016 yılında başlatılan ve son dönemde daha fazla rağbet gören kurslarda çok sayıda genç kız hünerlerini sergiliyor. 2018 yılında profesyonel takım kurulan ve Bilecik Kolej Spor Kulübünün bünyesinde süren kurslarda başarılı olanlar, çeşitli yaş gruplarında antrenman yapıyor.
130’dan fazla kızın katıldığı antrenmanlarda Spor Eğitim Uzmanı Ozan Çağrı Gül yönetiminde koşu, kondisyon ve vücut gelişimi çalışmalarını sürdürüyor. Sevgi Evlerinde kalan kızların da futbol oynamalarına imkan sağlayan projede, minik, yıldız ve genç takımın sporcuları, haftanın 6 günü antrenmana katılıyor. Velilerinde destek verdiği antrenmanda kızlar, milli takıma girmek, Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe gibi büyük takımlarda oynamak için kıyasıya mücadele ediyor.
Spor Eğitim Uzmanı ve teknik direktör Ozan Çağrı Gül, kadın futbol takımını 8 yıl önce proje kapsamında 8 kız çocuğu ile başlattıklarını, mahallelerde antrenman yaptıkça katılımların da arttığını anlatarak, sayının kısa sürede 50-60 olurken şuan 130 kız çocuğunun antrenmanlara katıldığını söyledi.
Milli takıma sporcu kazandırmanın yanında 2. Lig, 1. Lig hatta Süper Lige sporcu gönderdiklerini, daha iyi olmak için resmi müsabakalara katıldıklarını anlatan Gül, “2 yıl boyunca A takımında mücadele ettik. 3. Ligde şampiyon olduk. Şimdi tamamen o çocuklarımızın il dışına transferini sağladık. Şuan U13, U15 ve U17 kategorilerinde Türkiye Şampiyonaları’nda ilimizi temsil ediyoruz. Bu süre zarfında 4 milli takım sporcusu çıkardık ve 23 sporcumuzu da üst liglere gönderme imkanı sağladık.” dedi.
Gül, Bilecik gibi küçük bir şehirde 130 sporcu sayısına ulaşmanın kendisini ve velileri mutlu ettiğini aktardı. Sporcuların ufkunu genişletecek projelere imza atarak, daha üst liglere katılımlarını sağladıklarını dile getiren Gül, şöyle konuştu:
“6-8 yaşlarda temel eğitim ile başlıyoruz. 8 ila 17 yaş gruplarımız var. Yeni başlayanlar, yarışmacı gruplar gibi kategorilere ayırarak antrenmanlarını sağlıyoruz. Türkiye İşitme Engelliler Kadın Milli Futbol Takımı’nın oyuncusu Özlem Aktaş’ı 1. Lig ekiplerinden Denizli Horozkentspor Kadın Futbol takımına, Cansu Şahin, Zehra Hava, İrem Durmuş ve Zeynep Özel’de 1. Lig takımlarından Sakaryaspor Kadın Futbol Kulübüne transfer oldu. 2. lig takımlarından Çanakkale Dardanel’e İlayda Pınar kızımız var. Kerime Kezetkü kızımız da 2. Lig takımlarından Uşak 64 Belediye Gençlik Spor Kadın Futbol takımı ile anlaştı. Genelde 1. Lig, 2. Lig ve 3. Ligde çocuklarımıza iyi imkanlar sunmaya çalışıyoruz. Geleceklerini iyi bir şekilde sürdürmeleri için iyi takımlarla anlaşmalarına yardımcı oluyoruz. Biz burada alt yapıya önem verilmesinin bir örneğini gösteriyoruz. Biz kızlarla bunu yapabiliyorsak, erkeklerle de yapılabilir. Biz kızların sadece antrenmanlarını değil onların okul devamsızlıklarını, sınav başarılarını, özel yaşantılarını da takip ediyoruz. Çünkü bu çocuklar büyüdüğünde anne olacaklar ve bu topluma insan yetiştirecekler. Biz olaya bu şekilde bakıyoruz. Sahadaki başarının bizim için hiç önemi yok, saha dışındaki başarıları önemli. En büyük başarı sevgidir mantığı ile yaklaşıyoruz. Kızlarımızın antrenmana gelmesi, devam etmesi zaten bir başarıdır, büyük bir cesarettir.”
Gül, 8 yıldır devam eden çocukların bulunduğunu belirterek, bıkmadan, usanmadan telefonları tabletleri bırakarak sahaya gelmelerinin başlıca bir başarı olduğunu ifade etti.
Sahada alın teri döktüklerini ve emek verdiklerini belirten Gül, “Bizim derdimiz Bilecik gibi bir ilde çocuklarımızın büyük takımlara transfer olabileceğini, üstüne emek verirsek, sevgimizi de katarsak birçok şeyin başarılabildiğinin bir örneği olduğunu düşünüyorum. Beşiktaş U15 ile bir hazırlık maçı gerçekleştirdik. Milli sporcumuz Benay Adıyaman olmak üzere 3 sporcumuzla alakalı teklif aldık. Kalecilerimizin hepsini istiyorlar. Florya Metin Oktay Tesisleri’nde Galatasaray’ın davetlisi olarak Galatasaray U15 yaş grubuyla müsabaka gerçekleştireceğiz. Bu oluşum kadın futbol liglerine oyuncu kazandıran büyük bir sporcu havuzu konumuna geldi. Hem sayı hem de sağladığımız başarılar doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Projeye devam ettik ve inandık, sonuna kadar gittik.” diye konuştu.
Milli takım oyuncusu 14 yaşındaki Benay Adıyaman da orta saha mevkiinde oynadığını ve futbolu çok sevdiğini anlattı.
Babası ve dayıları ile birlikte maç izleye izleye futbola merak sardığı bilgisini veren Adıyaman, “Daha sonra Ozan hocamla tanıştım. 8 yıldır futbol oynuyorum. Beşiktaş’tan bir teklif geldi. İnşallah orada güzel bir şekilde devam edeceğim. Ben Beşiktaşlıyım hedefim de Beşiktaştı. Milli takımda oynamak hayalimdi. U15 Milli Takımında oynama fırsatı buldum. Şimdi daha büyük hedeflerde yol alıyorum. U15 Milli Takımı’na ilk girdiğimde çok heyecanlandım. Bu kadar beklemiyordum öncelikle hobi olarak yaptım çok eğleniyordum sonra bunu mesleğim haline getirebileceğimi fark ettim. Ondan sonra kendimi daha çok geliştirdim. Antrenmanları hiç kaçırmadım. Kendimi geliştirdim milli takıma girdiğim anda da çok gururlandım. Barcelona’ da oynayan Alexia Putellas’ı kendime örnek alıyorum. Bu seneki Dünya Kupası Kadın maçlarını izledim. Ben olsaydım neler yapardım düşündüm. Kendimi oraya odakladım.” dedi.
Kaleci 13 yaşındaki Eslem Selöz de 1,5 yıl önce futbola başladığını ve hayallerini gerçekleştirmek için mücadeleye devam ettiğini belirterek, “İlkokul 3. sınıftayken kaleye geçtim, arkadaşlarım şut çekmeye başladı. Sonra okuldaki turnuvalara katılmaya başladım. Sonra Ozan hoca okulda keşfetti. Sonra projeye dahil oldum. Dışarıdan kız çocuğunun futbol oynamasına farklı bakıyorlar ama bir kız olarak futbol oynamak çok iyi bir şey. Beşiktaş takımından teklif geldiği ve antrenmanlara gideceğim. Hedefim Beşiktaş’ın kadrosunda olmak. Futbolda kız erkek ayrımı yapılması bence yanlış. Futbol oynamayı çok seviyorum. Kalede gol yediğim zamanlarda üzülüyorum ama tuttuğum zamanlarda da çok seviniyorum.” ifadesinde bulundu.
8 yaşındaki Beyza Çetinkaya’nın babası Hakkı Çetinkaya da antrenmanları aksatmadan takip ettiğini ve maçlarına gitmeye çalıştığını aktararak, futbolun günümüzde erkek ego manyasında olduğunu ancak kızların bunu kıracağına inandığını, voleybolda olduğu gibi futbolda kızların da olduğunu göstereceğini dile getirdi.