Bilecik’teki atölyesinde Avcılık Atıcılık İhtisas Kulübü Dernek Başkanlığı yaptığı dönemlerde ağırlıklı av bıçakları üreten Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı kılıç ustası Sezer Sargıl, küçük yaştan itibaren tarihe olan ilgisinden dolayı son 10 yıldır eski Türk devletleri ve Osmanlı döneminde savaşlarda kullanılan kılıçların yanı sıra Hazreti Ali’nin iki başlı orijinal ”Zülfikar” kılıcını yaptı.
Kılıç ustası Sezer Sargıl, evinin altındaki atölyesinde geçmiş yıllarda avcılığa merakın dolayı av bıçakları yaptı. Son 10 yılda avcılığın ardından tarihe olan ilgisinden kılıç yapmaya karar veren Sargıl, Osmanlı, Selçuklu ve eski Türk devletlerinin savaşlarda kullandığı savaş silahlarından olan kılıç üreterek satışını yapıyor.
Özellikle tarihi kılıçlara yönelen Sargıl, atölyesinde yaptığı tarihi kılıçları Bilecik Müzesinde ”Kahraman Türk Büyükleri Savaş Aletleri Sanat Sergisi”nde sergiledi. Yaklaşık 6 bin kat çelik olan kılıçların birisini yaklaşık 4 ayda yapan Sargıl, Halk Eğitim Merkezi’nde açılacak kursta, vatandaşlara ve öğrencilere hem kılıç yapımını hem de kılıcın ne anlama geldiğini anlatacak.
Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı kılıç ustası Sargıl, kendisinin iklimlendirme uzmanı olduğunu ancak babadan gelen av merakıyla bir dönem Bilecik Avcılık Atıcılık İhtisas Kulübü Dernek Başkanlığı görevini yürüttüğünü, bu süre zarfında av bıçakları yapmaya başladığını aktararak, bıçak yapma hevesini üzerinden attığını ve küçük obadan gelip sonra beylik olup büyüyüp beylikten devlet olmaya devletten imparatorluğa giden sürecin kılıçlarla olmasından dolayı kılıç yapmaya karar verdiğini ifade etti.
– ”ORİJİNALLERİNİN AYNISINI BİREBİR YAPIYORUM”
Sargıl, atalarının kullandığı ve üç kıtaya hükmettiği silahları yapmak için birçok tarih hocası ile irtibat kurduğunu ve araştırmalar yaptığını anlattı.
Kılıçları yaparken atalarının o dönemde çektiği cefalardan dolayı teknolojiyi kullanarak değil de kendisinin o cefayı çekerek yapmaya karar verdiğini dile getiren Sargıl, şöyle konuştu:
”Kılıçların orijinallerini birebir yapmaya çalıştım. Kendi tasarımımız yok. Bu zamana kadar kullanılan padişahların, sultanların, Alplerin kullanmış olduğu silahlar üzerine yapmak istedim. Ocak’ta Kahraman Türk Büyükleri Savaş Aletleri Sanat Sergisi sonrası Kültür ve Turizm Bakanlığınca Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı kılıç ustası sanatçılık belgesi aldım. Sanatçılık belgesi aldıktan sonra daha fazla şevkli yapmaya başladım. Çünkü devletimizin bize vermiş olduğu bir onurdu. Tarihe aşırı derecede merakım vardı. Tarihe merakım olmasa zaten bunlar çıkmaz. Tarihe merakım sayesinde eserler ortaya çıktı. En sevdiğim şey tarihi araştırıp, doğrusunu bulup yapmak. Çünkü yanlış yaptığınız her şey geleceğe tarihi yanlış öğretmek demektir. Hatalı tarihte evladımın torunu da yanlış öğrenmesi demektir. Bu da bizim hatamız olur. O yüzden doğruyu öğretip, doğruyu bildirmemiz gerekiyor insanlara. Topkapı Sarayı Müzesindeki ”Silah koleksiyonu” arşivinden kilo, büyüklüğü ve ölçülerine bakarak, birebir uyguluyorum. Kitapta olmayanları da tarih hocalarımızın anlattığı şekilde uygulamaya geçtim ama doğrusuyla.”
– ”ÜÇ KILICI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A HEDİYE ETTİM”
Sargıl, ‘Zülfikar’ kılıcının orijinalini yapmaya karar verdiğinde Ankara Üniversitesi Prof. Dr. Nuray Bilgili ve Dr. Ahmet Akçaycı ile irtibat kurduğunu 2 aylık araştırma süreci yaşadığını söyledi.
İslami ve Arap tarihinin araştırıldığını, Osmanlı Sancaklarındaki kılıcın ‘Zülfikar’ kılıç olduğunun netleşmesinin ardından araştırmayla birlikte 6-6,5 ay gibi bir sürede ‘Zülfikar’ı yaptığını belirten Sargıl, şunları ifade etti:
”Zülfikar’ın orijinal kılıcını ilk defa ben yaptım. Üzerine Nisa suresinin 58. ayeti yani ‘Emaneti ehline veriniz’ ayetini, Allah’ın ismini işledik. Altın işlemelerle gerçek olanını yaptık. İlk defa yapılmasının sebebi geleneksel olarak çatal şeklinde olanı bilindiği için bununla da savaşılmadığı için bunu yaptık. Hem savunacaksınız hem de savaşacaksınız, ikisini bir arada yapabilmeniz için kılıcınız olması gerekmektedir. ‘Zülfikar’ hem savunma hem de savaşma sanatı olacak bir kılıç modeli değil. Yalnız İngiltere’de bunun aynısı var. ‘İngiliz Zülfikar’ diye hitap edilmiş. Bunun bir üstünü de Halid Bin Velid’in ‘Seyfullah kılıcı’dır. Bunun bir üstü. 1600 yıllardan önce yapılan kılıçlar daha kolay oluyor. Ama 1400’lü yıllardan sonrakiler işimizi zorlaştırıyor. Bir kılıç 3,5 ila 4 ay arasında değişiyor yapılması. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a. Osman Gazi’nin, Yavuz Sultan Selim’in ve Fatih Sultan Mehmet’in kullandığı kılıcı hediye ettim. ‘Zülfikar’ı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye hediye edeceğim. Başbakan Binali Yıldırım’a Ertuğrul Gazi’nin ve bakanlara da farklı kılıçlar hediye ettim. Daha çok sipariş üzerine yapıyorum.”
– ”KILIÇ, SADECE SAVAŞ ALETİ DEĞİL BİR GÜÇ GÖSTERİSİDİR”
Sargıl, Halk Eğitim Merkezi’nde atalarının kullandığı kılıçların nasıl yapıldığını ve ne anlama geldiğini açacakları kursta öğreteceklerini bildirdi.
Unutulmaya yüz tutulmuş bir mesleği tekrar canlandırmak istediğini aktaran Sargıl, ”Herkes bir kılıç yapabilir. Ne anlama geldiğini ne işe yaradığını sadece öldürme değil bir güç gösterisi, bir şehrin fetihte kullanıldığı kılıç olduğunu uygulamalı olarak anlatacağız. Bunu sadece kılıç olarak bilinmemesi gerekir, kılıcın ağır olduğunu kimse düşünmesin. Ben bunu merakla öğrendim, yap olmadı yap olmadı ben bu şekilde öğrendim. İyi ki de öğrenmişim, iyi ki de ata mesleğini yapmışım. Üzerindeki işlemeler organik altından. 24 ayar altındır, yaldız boya değildir. Hattatları kendim yazıyorum, kabartma şeklinde işlemedir. Orijinali ney ise o şekilde yapılır, üzerindeki süreler, birebirdir.” diye konuştu.
