HASAN GÜNER
Velilerin her fırsatta eleştirdiği fakat çözümü bulunamayan performans ödevleri konusunda “Toptancı bir mantıkla ödev vermemeliyiz” diyen Milli Eğitim Müdürü Can, “Biz toplantılarımızda öğretmenlere şunu söylüyoruz: Vermiş olduğunuz ödevler, mutlaka öğrencinin seviyesine uygun olarak verilmeli ve öğrencinin imkânları da göz önüne alınmalı” dedi.
Can, konuyla alakalı açıklamasında şu cümleleri kullandı:
“Bu konu ölçme ve değerlendirme konusudur ve bu konsept önceki yıllara kıyasla tamamen değişti. Eskiden sözlü notu verilirdi ve bu sözlü için bir ders saati ayrılırdı. Artık böyle bir şey yok. Sözlü notu, öğrencinin ders içindeki durumu, derse katılımı, ödevlerin takibi, sosyal aktiviteler ve performans gibi başlıkların birleşimi olarak ortaya çıkıyor. Performans ödevleri bir yönetmelik hükmü. Öğrenciyi öğretmeye teşvik etmek için verilir. Geçmiş yıllarda çocuklara çeşitli şeyler öğretilmeye çalışılmış ama şu andaki konsept çocuklarımıza öğrenmeyi öğretmektir. Bugün eğitimin temel hedefi bana göre çocuklara öğrenmeyi öğretmektir. Bunu bir atasözüne bağlarlar “Bir insana balık verirsen bir kere karnını doyurur. Ama balık tutmayı öğretirsen devamlı karnını doyurur” Bu sözden yola çıkarak performans ödevleri veriliyor.
Ben velilere okulla sıkı bir diyalog öneriyorum. Şunu çok net olarak söyleyeyim. Veli ilgi ve alakasının olduğu öğrencinin çok kolay fark edildiğini görüyorsunuz. Hem sosyal çevrede hem de okul içerisinde… Hayat boyu öğrenmenin temeli anne baba eğitimidir. Anne babayı eğitirsek çocukların eğitimi konusunda birkaç adım önde başlarız.
Biz zaten öğretmen arkadaşlarımızı performans konusunda uyarıyoruz. Verilen ödevlerin çocuğun seviyesine uygun olmasını söylüyoruz. Sınıflarımızdaki çocuklar homojen değil heterojen. Algıları başta olmak üzere her şeyleri farklı. Yani sınıfın tümüne hitaben değil, çocukların kişisel özelliklerini göz önüne alarak performans ödevi verilmeli.”
Kaynak: Haber Merkezi