Güneş doğuyor ve sabahın ilk ışıkları tüm şehri ısıtıyor. Halk yavaş yavaş meydanlara iniyor ve günün başlamasıyla ritme uyum sağlıyor. Kahvaltıyı uzatmamak gerek çünkü gün uzun ve yapılacak çok şey var. Şehrin merkezi olan foruma giriş yapıyoruz, her şey burada! Açık hava pazarları, mağazalar, toplanma yerleri, sergiler aklınıza gelebilecek her şey var. Her türden insanı forumda görebiliriz. Suçlular, dolandırıcılar, fahişeler, varlıklılar, fakirler…
Forumlar sayesinde bir arada bulunan halk, etkileşimde bulunuyor ve şehirde birlik duygusu somut bir şekilde hissediliyor. Siyasi faaliyetlere de ev sahipliği yapan forumlar birlik duygusunu güçlendirmenin yanı sıra hiyerarşik ilişkileri de güçlendiriyordu. Şehir merkezleri olan forumlar; temel siyasi, törensel ve kamusal merkezlerdir. Küçük alanlar olmalarına rağmen Roma Forumu, şehir ve imparatorluğun kimliği ve işlevleri için son derece önemli bir rol oynadı. Forum sayesinde çeşitli sosyal-ekonomik gruplar bir araya gelebiliyor ve grubun birliğine yönelik ritüeller yapılıyordu. Antik devletlerde bu tür araçlarla hem bir toplumsal aidiyet hissiyatı yaratmak ve bunu devam ettirmek hem de var olan toplumsal hiyerarşileri sürdürmek son derece önemliydi. Antik Roma’da işler böyle yürüyordu, peki güzide şehrimiz Bilecik’te işler nasıl yürüyor?
Bu sorunun cevabı belli sanırım tıpkı Roma’daki forumları andıran biricik Atatürk Parkımız. Gerek halkın bir şeyler içip çarşıdaki gezintisine mola verebileceği kafeler gerek yeşillikler içinde oturup dinlenebileceği banklar ve çocukların eğlenebileceği oyun alanlarıyla her kesime hitap eden bir yer. Gençlerin teras kafelerde vakit geçirdiği, erkeklerin kahveleri doldurup kadınların ise kendine yer bulamadığı ilimizde Atatürk Parkı bu üç kesimi de bir araya getirerek yeni bir sosyal yapı yaratıyor. Gençler ve yaşlılar aynı mekan içinde bulunup önceden var olan sınırları aşıyor ve daha rahat bir ortam haline geliyor. Ayrıca siyasetin de aktif olarak yapıldığı parkta halkın siyaseti yakından takip edip süreçte aktif rol oynamasına imkan sağlıyor.
Güneş batıyor ve gece lambaları yavaş yavaş yanmaya başlıyor. Artık günün yorgunluğunu atıp dinlenme vakti. Halk yavaş yavaş meydana iniyor ve akşam başlıyor. Kafeler doluyor, banklarda yer kalmıyor ve parkı dolduran insan sesleri yavaş yavaş yükseliyor. Forum tıka basa dolu.
Zaman geçiyor, etraf sessizleşiyor. Ertesi günün telaşı alıyor ve Romalı pardon Bilecikli yurttaşlar evlerinin yolunu alıyor…
