İşten çıkarılmaların ardından Kristal-İş, cam, çimento, seramik ve toprak sanayi işçileri sendikası 1 Ekim Çarşamba günü saat 17.00 sularında eylem gerçekleştirdi. İşten çıkartılan arkadaşlarına destek olmak amacıyla toplanmaya başlayan Şişecam işçileri Bursa ve Eskişehir'deki Şişecam fabrikalarından gelen meslektaşlarıyla birlikte fabrikaya doğru yürüyüşe geçtiler. İşçiler fabrika önüne kadar slogan atarak gelirken, fabrika önünde Kristal-İş Bursa Şube Başkanı Ali Şıracı tarafından basın bildirisi okundu.
“Şişecam'da sendikal nedenle işten çıkarmalara son verilsin”
Şıracı tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"Şişecam' a ait Camiş Madencilik A.Ş.'ye bağlı Bilecik Fabrikası'nda, sendikamıza üye olan işçilerden sekizi sendikal nedenle işten çıkarıldı. Camiş Madencilik İşçileri Eylül ayının ortasından itibaren anayasal haklarını kullanarak Kristal-İş Sendikası'na üye olmaya başladılar. Camiş Madencilik işvereni 24 Eylül 2014 tarihinde dört üyemizi ve 30 Eylül 2014 tarihinde de dört üyemizi olmak üzere toplam sekiz üyemizi anayasayı,hukuku ve yasaları hiçe sayarak işten çıkarmış bulunuyor.
Üyelerimizin işten çıkarılma gerekçesi olarak kadro fazlalığı bahanesi ileri sürülmüş olsa da, sendikal örgütlenmeyi takiben ve sendikal örgütlenmeye öncülük eden üyelerimizin işten çıkarılması işverenin amacının sendikalaşmayı engellemek olduğunu göstermektedir.
Kristal-İş Sendikası 50 yıldır Şişecam'a bağlı işyerlerinde örgütlüdür.Şu anda Şişecam'a bağlı tüm cam fabrikalarında Kristal-İş Sendikası örgütlü ve yetkilidir. Daha birkaç hafta önce Şişecam ile 10 fabrikayı ve 5800 işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesini bağıtladık.Böylesi bir tabloda sendikalaşma hakkını kullanan ve sendikamıza üye olan Şişecam işçilerinin çıkarılması gibi bir keyfilik asla kabul edilemez.
Cam iş Madencilik yönetimi bu tutumuyla Şişecam'daki çalışma barışını zedelemektedir ve endüstri ilişkilerine büyük bir darbe vurmaktadır. Sendika olarak Şişecam yönetiminden bir an önce Cam İş Madencilik yönetiminin bu keyfi tutumuna son vermesini ve sendikal haklara saygıyı tesis etmesini ve atılan üyelerimizin geri alınmasını talep ediyoruz.
Cam İş Madencilik yönetimine bağlı olduğu Şişecam'a yaptıklarının yasa ihlali olduğunu, suç olduğunu ve buna sessiz kalmayacağımızı hatırlatmak istiyoruz. Sendikaya üye olmak anayasal bir haktır ve hiç kimsenin bir anayasal hakkı çiğnemeye ve kendini hukuktan üstün görmeye hakkı yoktur. Anayasaya göre işçiler önceden izin almaksızın,hiç kimseye sormaksızın,serbestçe, istedikleri sendikaya, istedikleri zaman üye olabilirler.Hiçbir işveren buna müdahale edemez. Sendikal nedenle işçilerin işten çıkarılması ve sendikal faaliyetin engellenmesi hem 6356 sayılı Sendikal ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası hem de Türk Ceza Yasası'na göre suç oluşturan bir eylemdir. böyle bir eylemde bulunan işerenler için ceza yasası hapis cezası öngörmektedir."
Sendikal nedenle işten atılan üyelerimiz derhal işe geri alınmalı ve sendikalaşmaya yönelik baskılara ve tehditlere son verilmelidir. Camiş Madencilik yöneticilerine yaptıklarının bireysel açıdan hapis cezasını gerektiren suç olduğunu bir kez daha hatırlatıyor ve u tutumlarına son vermedikleri taktirde haklarında Cumhuriyet Savcılığına başvuracağımızı ihtar ediyoruz.
Sendika üyeliği nedeniyle işten çıkarma Şişecam'da bugüne kadar eşine rastlanmayan keyfi bir uygulamadır. Bu uygulamanın bir an önce ortadan kaldırılmasını talep ediyoruz.Üyelerimiz geri alınmadığı takdirde ceza davası da dahil olmak üzere bütün hukuk yollarını kullanacağımızı ve ayrıca sendika olarak demokratik ve fiili tepkimizi göstermekten geri durmayacağımızı, diğer fabrikalardaki üyelerimizin de Camiş Madencilik işçilerinin yanında olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz.
Şişecam'a bağlı diğer işyerlerinde olduğu gibi Camiş Madencilikte de amacımız çalışanların sendikalı olması ve çalışma barışı içinde hukuka uygun bir şekilde çalışmalarıdır. İşvereni bu haklı ve yasal talebimizi tanımaya ve çalışma barışına saygı duymaya çağırıyoruz." Kristal-İş Sendikası Genel Merkez Yönetim Kurulu
Eyleme katılan işçiler basın bildirisinin okunmasının ardından "Camiş şaşırma sabrımızı taşırma, ya hep beraber ya hiçbirimiz, iş ekmek yoksa barış da yok" gibi sloganlar atarak olaysız bir şekilde eylemi sonlandırdılar.