Açılış konuşmaları ile başlayan sempozyuma, Bilecik Şeyh Edebali Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan, Bilecik Vali Yardımcısı Süleyman Deniz, Bilecik 2'nci Jandarma Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Halis Zafer Koç, Bilecik İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Topçu ve ilgili kişiler katıldı
Saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda konuşan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan, Türkmen coğrafyasında 100 yıldır bir sürünme dönemi yaşandığına ve bu sürünmenin nihayete erebilmesi için de bilim, kültür, inanç, irade, irfan temelli yeni bir kalkınmaya ihtiyaç olduğunu belirtti.
“ Küresel güçler, 100 yıl önce kardeşi kardeşten ayırdı”
Özcan konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“ 2014 yılındayız, bizim ayrılışımızın üzerinden 100 sene geçmiş. Bu 100 sene başkaları için kısa bir süre olabilir ama Türk milleti için baya uzun bir dönem. 100 yıl önce bu kardeşler birbirlerinden kavga ederek ayrılmadılar, savaşarak ayrılmadılar. Küresel güçler kendi ihtirasları için bir dizayn yaptılar ve kardeşi kardeşten ayırdılar.
Türkmen coğrafyasının kalkınması için gerekli olan unsurların önemli sacayağından bir tanesi de üniversite gibi bilim yuvaları. Bizler, Türk milletinin hemen her meselesine olduğu gibi, bu meseleye de önem veren bir üniversiteyiz. Bilecik, sadece kuruluşun ve kurtuluşun değil artık şahlanışın da beşiği olmalı diye düşünüyoruz. Zira Miletleri büyük yapan onların hep zirvede olmaları değil, düştükleri zaman tekrar ayağa kalkabilme kabiliyetlerini muhafaza etmeleridir. Bizim için de bu ilim, irfan, irade temelli olmak durumundadır.”
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı ve Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Abdulhalik Bakır, da Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nin kuruluşundan bu güne kadar gerçekleştirmiş olduğu konferansların bir yenisi ve bir o kadar da önemlisi olan bir etkinliği gerçekleştirdiklerini belirtti.
Bakır, 2 yıl önce gerçekleştirilen ‘ Irak coğrafyasında Türk Kültürü varlığı’ konulu bir konferans düzenlediklerini ve bu konferansta 25’in üzerinde bir sayıda bilimsel çalışmadan meydana gelen sempozyum bildirilerini kitap halinde yakın zamanda okuyucularla da buluşturulacağını getirileceğini de ifade etti. Bakır, aynı zamanda kitabın basılmasında maddi ve manevi katkılarından dolayı da Bilecik belediyesine teşekkür etti.
“ Türkmenler, Türk kökenli devletlerin desteklerini bekliyor”
Konuşmasının devamında Ortadoğu’da yaşanan sorunlara ve bu sorunların giderilmesi için birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Bakır, sözlerine devam ederken şu ifadeleri kullandı:
“ Ortadoğu’da öyle bir manzara var ki, biz burada şu anda konuşurken Irak’ta insanlar bombalarla heder oluyor, Suriye’de de aynı durum var. Bugün çok ağır şartlarda yaşamaya çalışan ve yarınını nasıl ve ne şekilde geçeceğini kestiremeyen Ortadoğu Türkmenleri bin yıldan beri dünyanın en hassa ve kritik coğrafyasında şanlı ve şerefli tarihimizin en aziz ve en uygar parçası olarak ölüm kalım mücadelesi vermektedir. Bin yıldan beri Ortadoğu’da kurulan küçüklü büyüklü tüm Türk-İslam devletlerinde en aktif ve tehlikeli görevleri severek üstlenen ve hayatı pahasına hizmet etmiş Türkmenler, sıkı tarihsel ve akrabalık bağlarından dolayı bugün sayısı yediyi bulan bağımsız Türk kökenli devletlerimiz elbette ki ilgisini, sevgisini ve bütün boyutlarıyla siyasi, iktisadi, sosyal, kültürel ve hatta psikolojik yarım ve desteğini beklemektedir. Bu onların aynı soydan gelen kardeşlerinden talep ettikleri en doğal haklarıdır. "