Bilecik ilinin Gölpazarı ilçesine bağlı Türkmen köyünde yaşayan kadınlar lokum, baklava, yufka, salça, makarna, kuskus, ekmek ve tarhana gibi yöresel ürünleri üreterek geniş kitlelere ulaştırıyor.
Türkmen köyünde yaşayan kadınlar, yıllardır kendi ihtiyaçları için imece usulüyle hazırladıkları kışlık ürünleri satarak hem ev ekonomisine katkı sağlıyor hem de geleneksel lezzetleri yaşatıyor. Yaptıkları yöresel ürünleri satan kadınlar böylelikle ürünlerini daha geniş kitlelere ulaştırıyor.
Türkmen köyünün üretken kadınları, başlangıçta sadece kendi ihtiyaçları için hazırladıkları kışlık ürünleri zamanla çevreden gelen talepler üzerine satışa sunmaya başladıklarını belirtti. Misafirlerin beğenileriyle şekillenen bu girişim, kısa sürede düğünlerde baklava ve lokum siparişlerine, ardından da yazın yetiştirilen domateslerden elde edilen konservelere kadar uzanarak bu üretim serüvenini başlattı.
Köyde yetiştirilen doğal ürünlerin lezzeti ve katkısız içeriği tüketicilerin ilgisini çekerken, üretici kadınlar da gelen bu taleplerden memnun olduklarını ifade etti. “Yapım aşaması zahmetli ama insanlar beğendikçe yapmak daha da keyifli hale geliyor” diyen üretici kadınlar, yaptıkları işe duydukları sevgiyi ve dayanışmanın gücünü her adımda hissettiklerini belirtti.
“Güvenle yiyebileceğiniz doğallığından şüphe etmeden tüketebileceğiniz kışlıklarınız bizden.”
Türkmenli üretici kadınlar üretim serüvenine başlama hikayelerini “İlk başta herkes gibi kendi kışlıklarımızı yapardık ama sonrasında gelen misafirler tatlarını lezzetlerini beğendikçe düğünlere baklava ve lokum yapmamızı istediler. Tepsi tepsi yaptıkça beğenilerimiz arttı. İnsanlar beğendikçe bizim daha çok hoşumuza gitti ve kış boyunca bu kadar çok tüketilen ürünler de yapabiliriz diye düşündük. Yetiştirdiğimiz domateslerin tazeliği lezzeti bu işi yapmak için uygun bir alan olunca bu fikir tam bizim içindi. Zaten her kış hep beraber toplanıp yapıyoruz bu sefer farklı olsun başkaları içinde yapalım dedik. Yemesi ne kadar lezzetli olsa da yapım aşaması bir o kadar zahmetli fakat bu kadar talep olduğunda yapmak da çok zevkli bir hal alıyor. Bizim hikayemiz böyle başladı. Bu zamanda faydalı ne yapılabilirdik diye düşündük. Bu en iyi yaptığımız şeyi yaparken keyif aldığımız bir iş olmalıydı. Sizler için kışlıklarınızı hazırlıyoruz. Güvenle yiyebileceğiniz doğallığından şüphe etmeden tüketebileceğiniz kışlıklarınız bizden.” ifadeleriyle aktardı.
Sevinç Yüksel, Çiğdem Özcan ve Fatma Şafak Tosun’un öncülüğünde sürdürülen bu üretim süreci, köyde kadın dayanışmasının güçlü bir örneğini oluşturuyor. Kadınlar, hem üretim sürecindeki zorlukları birlikte aşarken hem de geleneksel el emeğiyle ortaya çıkan ürünleri satışa sunarak ev ekonomilerine katkıda bulunuyor.
Gölpazarı İpek Festivali’nde Tezgâh Açacaklar
Bu yıl 19-20-21 Eylül tarihlerinde düzenlenecek olan Gölpazarı İpek Festivali’nde Türkmenli üretici kadınlar da tezgâh açarak ürünlerini vatandaşlara tanıtacak. Üretici kadınlar, Festival süresince ürünlerini tanıtırken el emeğiyle hazırladıkları doğal lezzetleri satışa sunarak gelirlerine katkı sağlayacak.
Türkmen köyünde başlayan bu girişim, köydeki kadınların üretim gücünü ortaya koyarken aynı zamanda da yerel kalkınmanın güzel bir örneğini sunuyor.
