1. Haberler
  2. Manşet
  3. VALİ ELBAN İLK KEZ MECLİSTE

VALİ ELBAN İLK KEZ MECLİSTE

featured

Bilecik Valisi Süleyman Elban ilk kez İl Genel Meclisi üyelerini ziyaret etti.

1

Vali Elban:”İçmesuyu ve Yol Ağı konumuyla Türkiye Ortalamasının üzerindeyiz”

Ağustos Ayı toplantılarının 4. Birleşiminde Meclisi ziyaret eden Vali Elban yaptığı konuşmasında önemli mesajlar verdi. Kendisinin de yerel yönetimlerin içinden geldiğini belirten Elban aldığı brifingle Özel İdare faaliyetlerine vakıf olduğunu kaydetti. Yaptığı incelemeler sonucunda Bilecik İl Özel İdaresinin kendi yarattığı kaynaklarla başarılı çalışmalar gerçekleştirdiğini anlatan Vali Süleyman Elban;”İçmesuyu ve Yol Ağı konumuyla Türkiye Ortalamasının üzerindeyiz” ifadelerini kullandı. Personel bakımından yeterli personele sahip olduklarını söyleyen Vali Elban, bu güne kadar emekleri geçen Valilere, Meclis üyelerine ve personele teşekkür etti.

2

Bilecik’e daha çok hizmet etmek için hep birlikte özverili bir şekilde çalışacaklarını aktaran Elban, 15 Temmuz gecesi yaşanan terör olaylarına da değindi. Meclis Başkanı Oğuz Sertler ziyaretlerinden dolayı Vali Süleyman Elban’a teşekkür ederek; “Ayaklarınıza sağlık, bizleri onurlandırdınız, her zaman kapımız açık, her zaman bekleriz” dedi. Günün anısına toplu fotoğraf çekinilmesinin ardından Vali Elban Meclis üyeleriyle tek tek vedalaşarak Özel İdare yerleşkesinden ayrıldı.

3

Bilecik Valisi Süleyman Elban’ın İl Genel Meclisi Üyelerine hitaben yaptığı konuşması:

“İl Genel Meclisimizin Genel Karar Organı çok değerli başkan ve İl Genel Meclisi üyelerimiz hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. Malumunuz 1 ayı aşkın bir zamandır ilinizde göreve başladım ve Özel İdare Kanunu gereği de Özel İdare ve tüzel kişiliğin başı üst yöneticisi sıfatıyla da hem de bizleri çeşitli defalarca  hem hoş geldin ziyaretleri hem de birçok konu vesilesiyle nezaket ziyaretlerinizden dolayı da ben de hem iadeyi ziyaret de bulanayım toplantınızı vesile kılarak hem de bir selamlamada bulunmak istedim. Bu vesileyle aranıza geldim tekrar herkese merhabalar diliyorum.

BENİM İÇİN ASLINDA İLGİNÇ VE HEYECANLI BİR AN

Nedeni de şu; 13 yıllık bir süre zarfında mali idarelerin teorik alanında çalışmış birisiyim yani diğer mali idare kanunları ve mevzuatı gibi Özel İdare Kanunu ve mevzuatının da hazırlanmasında onlarla ilgili görüşlerin oluşturulmasında yine belgelerin hazırlanmasında 2.mevzuatın çalışmalarında bulunmuş birisi olarak şimdi de alanda bunu uygulayıcısı olarak yer alıyorum ve dolayısıyla da bu benim açımdan 13 yıllık teorinin sonunda da uygulama yönüyle de ilginç de bir deneyim oluyor. Dolayısıyla hem buradaki işleyişi gözlemliyorum hem de daha önceki dönemde yaptığımız hazırladığımız ya da çıkmış olan kanunlarla ilgili vermiş olduğumuz görüşlerle ilgili de tekrar değerlendirme fırsatı da buluyorum. O anlamda dediğim gibi benim için çok ilginç ilginç olduğu kadar da değerli bir süreç devam ediyor.

“MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZ 15 TEMMUZ’DAN ÖNCEKİ TARİHE GÖRE DAHA GÜÇLENDİ”

Biliyorsunuz çeşitli oturumlarda çeşitli platformlarda dile getirdik. Ama olay çok taze olduğu için ve etraftaki şanlı bayrağı bayraklarımızı da asmışsınız onu da görünce zaten unutmak mümkün değil. Yaklaşık 20 gün önce çok menfur bir olayla ülkemiz karşı karşıya kaldı. Bunun sonucunda da 237 canımız şehit oldu ve binlerce insanımız da gazi oldu, bir kısmını hala ciddi sıkıntılar var. Hastanelerde tedavi süreci yaşıyorlar. Bu lanet ve menfur darbe girişimi neticesinde canlar kaybettik onlara Allah’tan rahmet diliyorum, gazilerimize Allah’tan şifa diliyorum. Ama o kaybettiklerimizin yanı sıra çok ciddi şeyler de kazandık. O kazandıklarımızdan birisi de milli birlik ve beraberliğimiz 15 Temmuzdan önceki tarihe göre daha güçlendi. Birbirimize olan güvenimiz, birbirimize olan muhabbetimiz, yakınlığımız daha fazla arttı ve dayanışma, el ele verme, omuz omuza verme  arzumuzun daha da fazla arttığını hep birlikte gördük.

“HER ZAMANKİNDEN DAHA FAZLA ÇABA SARF ETMEMİZ GEREKİYOR”

İlimizde siz kendi aranızda görüyorsunuz hem de biz hep beraber yine medyadan ya da diğer illerden görüştüğümüz insanlarla da aynı şeyin oralarda da olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bu acı hatırayı unutmak gibi bir düşüncemiz yok ama bu işi organize eden başta üst akılları olmak üzere herkese doğru cevap vermek ve bu birlikteliğimizi daha güçlü tutabilmek için elimizden geldiğince hem kendi işimizi hem de bize verilen diğer işleri hakkıyla yapmak zorundayız. Bunlardan bir tanesi de kendi sorumlu olduğumuz burada ben bu kurumun başı ve üst yöneticisi olarak sorumlu olduğum bu idarede sizler de genel karar organı olarak yönlendiricisi ve kara mercisi olduğunuz bu yapıda bize tebliğ edilen görevlerin ve emanet edilen parayı ve diğer kaynakları, imkanları, ilimizin özelde ama genelde de ülkemizin insanımızın yararına kullanmak için her zamankinden daha fazla çaba sarf etmemiz gerekiyor ve her zamankinden daha fazla itina göstermemiz dikkatli olmamız gerekiyor.

“KAHRAMAN MİLLETİMİZİN YÜKLEDİĞİ AĞIR BİR SORUMLULUK VAR”

Daha önce bu karaları alırken bu harcamaları yaparken bir defa iki defa düşünüyorsak şimdi üç defa beş defa düşünerek değerlendirmek zorundayız. Çünkü zor bir süreç yaşadık. Ama bu zor süreçle ilgili önümüzdeki dönemin de hamdolsun darbe anlamında bir sıkıntı olmaz diye bir beklentimiz var. Esas bizim için zor tarafı da bize o kahraman milletimizin yüklediği ağır bir sorumluluk var. Dolayısıyla onlara daha fazla layık olmak daha iyi hizmet edebilmek için; daha fazla mesai sarf etmemiz gerekiyor, daha dikkatli davranmamız gerekiyor ve onlara layık olmak için de mevcut kaynaklarımız daha etkili, verimli ve ekonomik kullanma mecburiyeti ortaya çıkıyor. Bu sorumluluk bilinciyle yapacağımız çalışmalarda da hareket etmemiz gerekiyor. Bunu söylerken en baştı kendime söylüyorum tabi ki. Yani bu bilinçle ben hareket etmem gerektiğini düşünüyorum ve sizlerin de o bilinçte olduğunu zaten biliyorum. Kullandığımız kaynak, hükmettiğimiz bütçe ya da diğer imkanları başka yerlerde kullanılan imkan ve bütçelerle kıyasladığınızda belki size az gelebilir, belli ödenekler belki sembolik gelebilir ama bunları hiç küçümsemeyin çünkü bu ilde de başka illerde de bir çok küçük kıvılcımlarla konulan bir tuğlayla vurulan bir kazmayla da o ilin kalkınmasıyla ilgili, insanların hayatını kolaylaştırmayla ilgili çok güzel eserler ortaya çıkmış. Dolayısıyla biz de her yaptığımız işte, her vurduğumuz kazmada, her koyduğumuz tuğlada da tıpkı o örnek güzel işler, güzel eserlerin ortaya çıkacağını düşünerek o şekilde itina göstermemiz gerekiyor ve o aşkla o şevkle hareket etmemiz gerekiyor.

“BİZLERE BU GÖREVİ TEBLİĞ EDENLER BİZLERDEN BU GÖREVİ NE ZAMAN ALIRSA…”

Tabi gündemin bu anlamda ağır ve yoğun oluşu dolayısıyla sizlerle hasbıhalimiz ve buraya iadeyi ziyarete gelmem dolayısıyla yaptığım konuşmaya da mecburen bu duygu ve düşünceler yansıyor. Tabi buraya geldiğimizde belki konumuz üç aşağı beş yukarı yine böyle olabilirdi ama muhtemelen bu duygu yoğunluğu içerisinde belki olmayabilirdik. Belki başka konuları da konuşabilirdik ama henüz olay çok taze olduğu için mecburen bu duygu yoğunluğu içerisinde bu hatırların daha tazeliğini koruduğu zaman dilimi içersinde bu minval üzere konuşmak durumundayız. Dediğim gibi hep oraya takılmak diye de bir şeyimiz yok arkadaşlar. Önümüzdeki sizin yaklaşık üç yıla yakın bir döneminiz var. Mahalli idareler genel seçimine kadar. Dolayısıyla Allah ömür verirse bu süre zarfında sizler bu görevi ifa etmeye ve tabi kendiniz isterseniz devam etmeye çalışacaksınız. Ama bizler ise kamu görevlisiyiz. Bizlere bu görevi tebliğ edenler bizlerden bu görevi ne zaman alırsa biz bu görevi sonlandırıyoruz. Dolayısıyla sizinle ilgili takvim belli bu takvim dönemi içerisinde mutlaka sizlerin de temsil ettiğiniz ilçelerle ilgili belirli hedefleriniz, hayata geçirilmesini düşündüğünüz belirli projeleriniz ya da size iletilen bir kısım sorunlar var. Bu sorunların çözülmesini bu projelerin hayata geçirilmesini bu hedefe ulaşılmasını arzu edeceksiniz, etmeniz de çok normal.

“HEPİMİZ BU İNSANLARIN HAYATININ KOLAYLAŞMASINI İSTİYORUZ”                             

Hem bir hizmet aşkı var hem de size seçmenin yüklediği bir sorumluluk var. Biz ise kamu görevlisi olarak sadece bir ilçe üzerinde değil tüm il genelinde hatta mümküne bu yaptığımız yatırımların ülkemiz geneline de etkisi olacak şekilde planlanmasında ve bu kaynakların buna göre kullanılmasında bir sorumluluğumuz var. Bu sorumluluğumuz hem özelde tüm Bilecik insanına karşı hem ülkemiz insanına karşı hem de bize güvenip bu görevi tebliğ edenlere karşı bir sorumluluğumuz var. Dolayısıyla her birimiz yani sizler meclis üyeleri sıfatıyla ben de kamu görevlisi ve İl Özel İdaresi’nin üst yöneticisi ve başı sıfatıyla bu sorumluluğun bilincindeyiz. Maksadımız aslında bir. Hepimiz aslında aynı şeyleri istiyoruz. Ama aynı şeyleri isterken farklı şekilde istiyor olabiliriz. Aynı şeyi istediğimize göre aslında çok esaslı bir sorun yok demektir. Dolayısıyla istediğimiz bu aynı şeylerle ilgili. Yani hepimiz bu işin iyiliğini istiyoruz, bu insanların hayatının kolaylaşmasını istiyoruz, hepimiz bu ilde yaşayan insanların refah seviyesini hayat standartlarının artmasını istiyoruz ve bu yapacağımız işlerin de aynı zamanda ülkemiz ekonomisine de katkısı olmasını istiyoruz ve ülkemizdeki bu anlamdaki refahın artmasındaki bu hayat standartlarının yükselmesine biz de katkıda bulunmak istiyoruz.

“ASIL OLAN O HEDEFE EN UCUZ, EN EKONOMİK VE EN VERİMLİ NASIL GİDERİZ?, DERDİMİZ BU”

Dolayısıyla da bu amaç doğrultusunda da Meclisi, Valisi ya da Özel İdare çalışanları tamamıyla birlikte bir bütün olarak hedef belli net. O hedefle ilgili yöntemler teferruat. Asıl olan o hedefe en ucuz, en ekonomik ve en verimli nasıl gideriz. Derdimiz bu. Bu anlayış içerisinde olduğumuz sürece de Özel idare de herkes bir. Yani meclisi, Başkanı, personeli, şusu, busu diye bir şey yok, hepsi bir. Özel İdare de burada bana göre ayrı bir ilde bir yapı değil bu da ildeki diğer birimlerin gerek merkezi idareden gerek de diğer Mali İdare birimlerinin aslında aynı hedefe yani bu insanlara hizmet etmek için kurgulanmış ve ona göre teşkilatlanmış diğer yapılardan o anlamda da bir farkı yok. Dolayısıyla herkesin hedefi aslında bir.

“ÇALIŞMA AZMİMİZİN HER GEÇEN GÜN DAHA ÇOK ARTMASINI TEMENNİ EDİYORUM”

Ben Meclis çalışmasında sizleri selamlamak istedim ve bu bir her ne kadar adı iadeyi ziyaret olsa da hepimiz bir arada olup bir hasbıhal etmek istedik. Temel arzum da buydu. Ben bugün ki çalışmalarınızın, bundan sonra yapacağınız çalışmaların da başarılı olacağını cani gönülden diliyorum ve yapacağınız çalışmaların başta ilimiz insanına ama genelde ülkemize hayırlar getirmesini ve çok hayırlı katkılar getirmesini de temenni ediyorum. Bu çalışma azmimizin de her geçen gün