Ülkemizde kiraların ve ev fiyatlarının yüksekliği uzun süredir tartışma konusu.
“Kötü ev sahibi, kiracıyı ev sahibi yapar” da diyemiyoruz artık… Ne kiracı bütçesine göre ev bulabiliyor, nede vatandaş ev sahibi olabiliyor.
Fahiş kira bedelleri yüzünden ev sahibi ile kiracı kavgaları büyüyor, insanlar ev bulmakta zorlandığı gibi arada ekmek yiyen fırsatçılar da vatandaşı canından bezdiriyor.
Bugün bir ilan sitesinde, Bilecik’teki kiralık daire ilanlarına bakarken içim sızladı. Büyük şehirlerde görmeye alıştığımız durumun, Bilecik’te de farklı olmadığını fark ettim.
“2+1 lüks kiralık daire”, “3+1 sıfır daire” gibi başlıklarla 10 bin liradan, 15 bin liraya ilana çıkılan, 30 bin liraya kadar depozito istenen ilanlar var Bilecik’te!..
Asgari ücretli kiracısının kirasını 3 bin liradan, 10 bin liralara çıkartan ev sahipleri de var Bilecik’te…
Biraz sermaye, ufak bir ofis ve irtibat numarasıyla emlakçılık yapan, arada para yiyen vicdan sahibi(!) emlakçılar da var Bilecik’te…
Kiracılar halen, kira fiyatını kabul etmemesi halinde sözleşmesi bittiğinde evini, dükkanını kaybetme korkusuyla faiş fiyatı kabul etmek zorunda kalıyor.
Kime sorsan herkes haklı(!) 3 milyona aldığı evi 15 bine kiraya veren de haklı, asgari ücretle çalışıp o kiraları ödeyemeyeceğini söyleyen de…
Tabii yanlış yürütülen sosyal ve ekonomik politikaların da etkisi var ancak toplumun birçok düzeni özellikle de “vicdan” anlayışı alt üst olmuş durumda..
Herkesin tek derdi kısa yoldan köşeyi dönmek, karnım doysun, kesem dolsun oldu… Vicdanımızı kaybettik Ağalar!…
Hükümetin bu noktada “Kiralara yüzde 25 artış sınırı” gibi yasal düzenlemeler hazırlayıp, yeni çözüm önerilerini sunması da çözüm olmadı. Çünkü, iş uygulamaya kalınca kanunda, vicdanımız da devre dışı kaldı…
70 bin lira maaş alan “milletin vekilleri”nin asgari ücretliye geçim aklı verip, vicdan tavsiye ettiği günümüzde, “vicdan sahibi insan” sayısının daha çok olması ümidiyle..
Kalın sağlıcakla…
